İstanbul -(AA) Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türkiye'nin Lübnan'daki BM Barış Gücü'ne asker göndermesinin henüz değerlendirme aşamasında olduğunu belirterek "Değerlendirmemizin neticesinde buraya (BM Barış Gücü) katkı yapmak durumunda olursak, bunların insani amaçla olacağını başından söylemek isterim" dedi.
Bakan Gül, İsrail'e hareketinden öncesinde Atatürk Havalimanı VIP Salonu'nda düzenlediği basın toplantısında, görüşmelerinde BM'nin ateşkes kararına uygun hareket edilmesinin önemini vurgulayacağını, ayrıca Lübnan'da olduğu gibi Filistin'de de sükunetin sağlanmasının Orta Doğu'daki tüm sorunların temelinde bulunan İsrail-Filistin ihtilafının çözümüne yönelik yol haritasının canlandırılmasının aciliyet kazandığına işaret edeceğini kaydetti.
Gül, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'a da İsrail yetkililerine yapacağı benzeri telkinlerde bulunacağını söyledi. "Çokuluslu Barış Gücü'nün gerektiğinde güç kullanabileceği yolunda bir görüş bulunduğunu" hatırlatması üzerine de Gül, BM Barış Gücü'nün 1978 yılından beri Lübnan'da bulunduğunu, şimdi bu gücün sayısının 15 bine çıkarılacağını belirterek, gücün görevinin herhangi bir grupla karşı karşıya gelmek olmadığını ifade etti. Bakan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dolayısıyla gidenler sadece barışı korumak için, her iki ülke arasında yeniden çatışmalar çıkmaması için bir güç olacaktır. Ayrıca hiçbir ülke de böyle bir niyet içerisinde değildir. Oraya gidecek güçlerin, Hizbullah ile ki, Hizbullah da Lübnan'ın bir parçasıdır, hükümette temsil edilmektedir, onlarla veya başka gruplarla karşı karşıya gelmek gibi bir görevi yoktur. Bunlarla ilgili zaten çok tartışmalar olmuştur. BM kararının bu kadar gecikmesinin altındaki sebeplere bakarsanız bunları hep göreceksiniz. BM Gücü Lübnan'a girmeye başlamıştır ve orada yerleşecektir."
Bir gazetecinin "Türkiye'nin bölgedeki gelişmeler üzerine Arap ülkelerinden önce rol üstlendiği" yönündeki eleştirilere ilişkin görüşlerini sorması üzerine Gül, şunları söyledi:
"Komşusunda olup bitenlere, kendi coğrafyasında olup bitenlere Türkiye'nin ilgisiz kalmasını hiç kimsenin isteme hakkı yoktur. Başka bir ülkeye göre de Türkiye, kendi dış politikasını belirleyecek değildir. Bizim çabamız, ulusal menfaatlerimizi korumak, bölgedeki istikrarın ve huzurun tesisi yönündedir. Burada bizim de çıkarımız vardır. Aynı şekilde bölgede huzur ve istikrar olursa, barış sağlanırsa komşularımıza da bu şekilde büyük bir katkıda bulunmuş oluruz. Şüphesiz, çok dikkat edilecek hususlar vardır. Ve bütün bu değerlendirme o çerçeve içerisindedir. Onun için de henüz bir karar almış değiliz."
Bakan Gül, "bazı İran uçaklarının Türkiye semalarından geçerken indirilip arandığı" yönünde medyada çıkan haberlerin hatırlatılması üzerine de, "Uçakların aranması da daha önce açıkladığımız gibi rutindir. Anlaşmalar çerçevesindedir ve her tarafın bilgisi dahilindedir" dedi.