ANKARA (ANKA) – Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin bölücü teröre karşı sonuna kadar kararlılıkla mücadele edeceğini vurguladı. Diyarbakır'da yaşanan terör saldırısıyla, terörün çirkin yüzünün bir kez daha ortaya çıktığını ifade eden Gül, saldırıyı şiddetle telin ettiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Gül, TRT'de yayınlanan "Zirveden Bakış" programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 2007 yılına ilişkin genel bir değerlendirme yapan Gül, 2007 yılının çok dolu bir yıl olduğunu söyledi. Gül, "Ama onu geride bıraktık. Şimdi önümüze bakmamız gerekiyor. Bu vesile ile yeni yılı bir kez daha tebrik ediyorum, bütün vatandaşlarımın herkesin yeni yılını tebrik ediyorum. Yeni yılın hepimiz için hayırlar, iyilikler getirmesini temenni ediyorum" dedi.
Bugün akşam saatlerinde Diyarbakır'da meydana gelen bombalı saldırının üzücü olduğunu söyleyen Gül, saldırıya ilişkin şunları söyledi:
"Çok üzücü bir olay oldu. Çük menfur bir terör saldırısı söz konusu oldu Diyarbakır'da. Bazı vatandaşlarımız, bunların içerisinde öğrenci, çocuk denilecek yaşta olanlar var. Hayatlarını kaybettiler. Yaralı olan vatandaşlarımız var. Çok üzücü. Şiddetle telin ediyorum öncelikle bu terör olayını. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum, ailelerinin hepsine başsağlığı diliyorum. Yaralıların hepsine de acil şifalar diliyorum.
Terör kötü yüzünü bir kez daha gösterdi. Önemi şurdan geliyor: şehrin ortasında, hatta dersanelerin bulunduğu bir mıntıkada bu kadar çoluğun, çocuğun, kadının, kızın, herkesin bulunduğu bir ortamda böyle bir olayı yapmak onun çirkin yüzünü, aslında gerçek yüzünü de en iyi şekilde gösteriyor. Ümit ediyorum ki bütün dünya bu terör örgütünün bu çirkin yüzünü bu vesile ile bir kez daha görmüş olacak ve teröre karşı mücadelede iş birliği, teröre karşı müşterek hareket etme çok daha güçlü bir şekilde devam edecek."
Cumhurbaşkanı Gül, teröre karşı verilen mücadelede şehit sayısının fazla olmasının herkesi derinden üzdüğünü belirtirken, teröre karşı kararlı durmak ve mücadele etmenin de bir maliyeti olduğunu vurguladı. Gül, "Mücadele etmezseniz bu maliyeti ödemiyorsunuz ama sonunda topyekun teslim oluyorsunuz. Onun için sona kadar kararlılıkla mücadele edilecektir" diye konuştu. Gül, 2007'nin son günlerinde ise Türkiye'nin teröre karşı çok ciddi darbe vurduğunu başta terör örgütü olmak üzere herkesin gördüğünü söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin PKK sorunu ve ona kaynaklık ettiği öne sürülen Kürt sorununu çözme konusunda 2008 yılında neler yapacağına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bölücü terörün yeni ortaya çıkmadığını ifade eden Gül, Türkiye'nin bölücü terörle uzun süredir mücadele ettiğine dikkat çekti. Terörle mücadelenin çeşitli evreler geçirdiğini anlatan Gül, "Şu bir gerçek ki, bu tip terör olayları birden bitmiyor, bir gecede bitmiyor. Burada önemli olan şey; bir devletin, halkıyla, milletiyle ülkesiyle bir bütün olarak terörle sonuna kadar mücadele etmekteki kararlılığı ve hazırlığı. İkincisi, buna fırsat verecek, teröristlerin istismar edebileceği eğer ortamlar varsa bunları yok etmektir" dedi.
Terörü bitirmek için sonuna kadar çalışılacağını vurgulayan Abdullah Gül, "Ama ‘her şeye rağmen ben yine de silahımla mücadele etmeye devam edeceğim' diyenler olursa, bunlarla da silahlı mücadele kararlılıkla sonuna kadar devam edecektir" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şöyle devam etti:
"Böyle bir olaya karşı kapsamlı bir çalışma söz konusu olmalı. Onun için silahlı mücadele yapılırken, onun yanında ekonomik, sosyal, psikolojik diğer her türlü çalışmalar da yapmak gerekir. Neticede teröristleri iyice izole etmek gerekiyor, gücünü iyice minimize etmek gerekiyor. Bunun için her türlü çalışma yapılacak. Daha önce nasıl yapıldıysa, şimdi de yapılıyor.
Uzun bir süredir birçok ekonomik ve sosyal tedbirler alındı. Bu ekonomik ve sosyal tedbirler çok kararlılıkla uygulanıyor bölgede. Yeri geldiğinde yeni tedbirler de devreye sokuluyor. Bunların neticesini görmeye başladı Türkiye. Dikkat ederseniz, halkla teröristler arasında çok büyük mesafe konmaya başlandı. Eskiden olduğu gibi istismar edebilecek topluluklar azalmaya başladı. Halktan daha çok tecrit olmaya başladılar. Bütün bunlar aslında, bir anlık çalışmalar değil, sürekli çalışmalar. Ayrıca onların istismar ettiği bazı konularda vardı. Türkiye'nin demokratik standartları yükseldikçe o istismar ettikleri konular da ortadan tamamen kalkamaya başladı. O bakımdan bu devam edecek."
Cumhurbaşkanı Gül, terör örgütünün neler yapmak istediği ve neleri planladığına ilişkin çalışmaların devlet tarafından bilindiğini ve takip edildiğini söyledi. İstanbul başta olmak üzeri bazı kentlere de sıçrayan araç yakma eylemlerini hatırlatan Gül, bu tür eylemlerin de beklendiğini söyledi. Bu tür eylemelere yönelik ciddi tedbirler alındığını ileri süren Gül, Fransa'nın başkenti Paris'te yaşanan olayların çok daha büyük olduğunu söyledi. Paris polisini ise bu tür eylemler karşısında çok zor durumda kaldığını ifade eden Gül, şöyle devam etti:
"Türkiye'de çok hazırlıklı olunduğu için bunlara karşı çok fazla tedbirler alındı ve birden de bastırıldı aslında. Çok sayıda insan yakalandı çünkü hazırlıklıydı polis. Bunun karşısında bir şok yaşamadı. Tabi ki birden bire sıfıra indirilemiyor. Ama çok sayıda insan da yakalandı. Bununla ilgili zaten hükümet, İşçileri Bakanlığı, güvenlik birimleri hep açıklamalarda da bulundular. Bunların üstesinden gelinecek."
Diyarbakır'da yaşanan ilk defa olmadığını ifade eden Gül, birkaç ay önce de Ankara'nın Ulus semtinden buna benzer bir olayın yaşandığını kaydetti. Ankara'daki patlamanın failinin de bölücü terör örgütü olduğunu belirten Gül, "Biz bütün bunları dünyaya en iyi şekilde izah etmeye çalışıyoruz. Bazı turizm merkezlerimizde olaylar oldu. Birçok olaylar da güvenlik birimlerimizin aldığı tedbirler sayesinde önlendi, hatta duyurulmadan da bunlar hem cezaları verildi hem mahkemelere çıkarıldılar" dedi.
Bu tür saldırılara karşı hazırlıklı olunması gerektiğini vurgulayan Gül, güvenlik birimlerinin teyakkuzda olduğunu söyledi. Dünyanın başka yerlerinde de bu tür olayların yaşandığını söyledi. Gül, "Önemli olan bunlara karşı hazırlıklı olmak. Şok yaşamamak ve önceden de bunları önleyebilmek" dedi. (ANKA)