Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Fotoğrafçılık Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Güleda Cankel, geçen yıl 18 Kasım günü, kaldığı aparttaki odasında, eski erkek arkadaşı Zafer Pehlivan tarafından boğazı sıkılıp, kabloyla boğulduktan sonra kalbinden bıçaklanarak, öldürüldü. Cinayetin ardından teslim olan Zafer Pehlivan, tutuklandı. Isparta'da 20 Ağustos günü görülen 4'üncü duruşmasında Pehlivan, 'kasten öldürme' suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Isparta 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi, geçen cuma günü gerekçeli kararı da açıkladı. Zafer Pehlivanlı'nın yazdığı öğrenilen mektuba kararda yer verilmediğini iddia eden Güleda'nın ailesi, karara itiraz etmeye hazırlanıyor.
Güleda Cankel'in ailesinin Avukatı Alev Öztürk, önlerinde itiraz için 7 gün olduğunu söyleyerek, "Gerekçeli karar kısa bir sürede yazıldı. Zaten mahkemenin bittiği gün, duruşma sonrasında söylediğimiz gibi mahkeme ağırlaştırılmış müebbet cezasını hükmetmemişti. Mahkeme sadece kasten öldürme suçundan müebbet suçunu hükmetmişti. O gün söylemiştik, bugün de söylüyoruz; suçun cezası ağırlaştırılmış müebbet. Çünkü dosyada katilin el yazısıyla yazdığı, Güleda'yı öldüreceğine dair, onu tasarlamaya yönelik mektubu var. Hükümlü, mektubu gayet aklı başında yazdığını ifade etti, kendisinin cümleleri bu şekilde. Bu mektupta tasarlama çok net, belli. Mahkeme bunu tamamen göz ardı etmiş. Mektubun varlığını kabul etmiş ama bunu tasarlama yönünde yeterli görmemiş. Çünkü arada bir zaman dilimi var. Yaklaşık 17 saatlik bir mücadele var. O zamanlama ile ilgili bunu yeterli görmemiş" dedi.
Kararın üst mahkemeden döneceğine inandıklarını söyleyen Avukat Öztürk, şunları söyledi:
"Mahkeme kendince yorum yapmış ama mahkeme ya da yargı yorum yapmaz. Delillere bakar ve bunun üzerinden karar verir. O geceki darp olayı, vatandaşların şikayetleri üzerine polise gidilmesi, Güleda'nın ölümle tehdit edildiğini söylemesi üzerinde hiç durulmamış. Bunlar şu açıdan önemli; tehdit etmesi ve 2 defa boğazını sıkması. Bunu ilk karakol ifadesinde kendi ifade ediyor. 'Ben 2 kez boğazını sıktım, öldürmeye teşebbüs ettim' diyor zaten. Bunlar katilin ne kadar sebatla, kararlı bir şekilde, öldürmeye yönelik hareketleri olduğunu gösteriyor. Bunlar hiç dikkate alınmamış. Genel olarak değerlendirdiğimizde bizim için bir hukuk garabeti olduğunu düşünüyoruz. Şimdi 1 haftalık süremiz var. 1 haftalık süreç içerisinde bir üst mahkemeye başvuracağız, itiraz edeceğiz. Antalya Bölge Mahkemeleri’nde görülecek duruşma isteyeceğiz. Yerel mahkemenin dikkate almadığı konuları İstinaf Mahkemesi’nin değerlendirmesini talep edeceğiz. Ayrıca HTS kayıtlarını da tekrar talep edeceğiz. Bu karara itiraz edeceğiz. Bu yanlış kararın istinaf mahkemesinden döneceğini düşünüyoruz."
(DHA)