Şarkılara, romanlara, şiirlere konu edilen İstanbul’un nadide yerlerinden biri de Gülhane Parkı’dır. Kentin tarihine şahitlik yapmış olan Gülhane Parkı derin bir geçmişe sahiptir. Tarihinde birçok hikâye barındıran Gülhane Parkı’nda müzeler ve kütüphaneler de vardır. Ziyarete açıktır ve ulaşımı da son derece kolaydır.
Gülhane Parkı, yerli yabancı turistlerin ilgisini çeken ve her gün birçok ziyaretçiye kapılarını açan bir yerdir. Daha önce Bizans zamanında askeri depolara ve kışlalara da ev sahipliği yapmışlığı ile bilinir. İstanbul’un gözde ilçelerinden biri olan Fatih’teki Gülhane Parkı, Eminönü semtinde yer alır. Tam olarak Gülhane Parkı yol tarifine göre Topkapı Sarayı, Sarayburnu ve Alay Köşkü arasındadır.
Gülhane Parkı, 1912 yılında park haline getirilmiştir. Yıllar içinde hasar gördüğü ve eskidiği için bir restorasyondan geçirilmiştir. 2003 yılında yeniden ziyarete açılmış ve misafir kabul etmeye başlamıştır. Park içinde birçok müze ve etkinlik alanı bulunmaktadır. Festivallere de ev sahipliği yapan parka ulaşım için de birden fazla seçenek vardır. Bulunulan yere göre yürüyerek, özel araçla ya da toplu taşıma kullanılarak gidilebilir. Sirkeci’den beş on dakikalık bir yürüyüşle ulaşılabilen parka toplu taşıma ile gitmek için Marmaray ya da otobüs hatları kullanılabilir.
Gülhane Parkı’nın önüne kadar giden otobüslere binilerek parka ulaşılabilir. Ağırlıklı olarak toplu taşıma tercih edilen güzergâh için direkt olarak parkın önüne getiren otobüsler şunlardır:
Gülhane Parkı içinde yer alan birçok müze ve bir de kütüphane vardır. Bu müzeler şunlardır: İstanbul Arkeoloji Müzesi, Eski Şark Eserleri Müzesi, Çinili Köşk Müzesi, İslam Bilim ve Teknoloji Müzesi, Ahmet Hamdi Tanpınar Kütüphanesi. Doğal ve tarihi güzellikleriyle hem yerli turistlerin hem de yabancı turistlerin dikkatini çeken Gülhane Parkı’na giriş için hiçbir ücret talep edilmemektedir. Ancak park içindeki diğer binalarda yer alan müzeler için belli giriş ücretleri bulunur.