Gülmen ve Özakça'ya destek için düzenlenen gösterilere polis müdahalesi

Ankara'da polis, açlık grevindeki eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın evlerine yapılan baskınla gözaltına alınmalarını protesto edenlere müdahale ediyor.

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen ve bunu protesto etmek için iki ayı aşkın süredir açlık grevi eylemi yapan eğitimciler Pazar gecesi gözaltına alınmıştı.

Gülmen ve Özakça'nın avukatı: Gözaltıların gerekçesi ölüm orucu ve Gezi eylemleri korkusuGülmen ve Özakça'ya 'Kadere teslim olun, devlete güvenin' çağrısıAçlık grevi vücudu nasıl etkiliyor?Polis,erken saatlerde, gözaltı işlemini protesto etmek için haftalarda açlık grevi eyleminin yapıldığı Yüksel Caddesi'nde toplanan gruba müdahale etti.

Grup müdahalenin ardından tekrar toplandı.

Caddede, eylem merkezi olan İnsan Hakları da demir bariyerlerle çevrildi.

CHP milletvekilleri Veli Ağbaba, Ali Haydar Hakverdi, Eren Erdem, Mustafa Balbay ile HDP milletvekili Mithat Sancar da gün içinde anıt önüne alana gelerek gösteriye destek verdi.

Protestolar ilerleyen saatlerde de devam etti.

Polis, biber gazı, plastik mermi ve tazyikli suyla protestolara müdahale ediyor.

Gün içinde en az 12 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında Özakça'nın annesi ve eşi de bulunuyor.

Gülmen ve Özakça'nın avukatı: Gözaltının gerekçesi ölüm orucu ve Gezi eylemleri korkusuGülmen ve Özakça'nın avukatı Selçuk Kozağaçlı, polisin müvekkillerini, 'eylemin ölüm orucuna dönmesi ve Gezi benzeri eylemlere sebep olmasından korktuğu için gözaltına aldığını' söyledi.

Reuters haber ajansına konuşan Kozağaçlı, "Uzun bir süredir avukatlık yapıyorum ve bir gözaltı için hiçbir zaman böyle bir gerekçe görmedim" dedi.

Gülmen ve Özakça'nın, işlerini geri alma talebiyle eylemleri Ankara'da İnsan Hakları Anıtı önünde 195 gün önce başlamıştı.

Açlık grevleri de bugün 75'inci gününe girdi.

Açlık greviyle ilgili geçen hafta BBC Türkçe'ye konuşan TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi AKP milletvekili Nurettin Yaşar, "Komisyonda gündeme geldiğinde görüşeceğiz, fakat bu konuyla ilgili alınmış kolektif bir karar yok" demişti.