Gümüşhane Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü (GÜDAK) üyesi sporcular, Şiran ilçesinde bulunan ve bölgede ‘40 gözeler’ diye bilinen Tomara Şelalesine yürüyüş düzenledi.
Gümüşhane’nin turizm açısından bilinirliği en yüksek yerlerinden olan Tomara Şelalesi yürüyüşüne Gümüşhane, Kelkit, Şiran ve Kürtün’den toplam 33 sporcu katılırken, Sarıca köyü yol ayrımından yürümeye başlayan sporcular 3,5 saatlik süre içerisinde yaklaşık 12 kilometre yürüyerek Tomara Şelalesine ulaştı.
Kulüp Başkanı Mustafa Akbulut, Sarıca köyü yol ayrımında araçlardan indikten sonra dağların zirvesinden Seydibaba köyüne doğru çiçeklerle bezeli coğrafyadan yürüdüklerini, Seydibaba köyünde bulunan Seydibaba Türbesini ziyaret edip bir müddet dinlendikten sonra Tomara Şelalesine ulaştıklarını söyledi.
Geçtiğimiz yıl yapılan düzenlemelerle ziyaretçiler için daha da elverişli hale getirilen Tomara Şelalesinin Gümüşhane’nin en önemli turizm değerlerinden birisi olduğunu ifade eden Akbulut, yörede ‘40 Gözeler’ olarak bilinen şelalenin 40 ayrı yerden çıktığını, süt beyazı ve köpük halinde çıkan suyun yaklaşık 35 metre genişlikte 15-25 metre yükseklikten dere yatağına düştüğünü belirtti.
Grup içerisinde şelaleye ilk kez gidenlerin olduğunu ve doğa harikası bölgeye hayran kaldıklarını dile getiren Akbulut, ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan şelalenin hikayesinin de oldukça ilginç olduğunu kaydetti.
Akbulut, Tomara şelalesinin hikayesini şöyle anlattı: “Seydibaba Köyü çobanı kendi kendine sürüyü otlatıyormuş. Öğlen saatlerinde sürüyü götürüp ıssız yerde yatırıp abdestini alır namazını kılarmış. Köylü çobanı sürüyü susuz bırakıyor diye dava etmiş. Bir gün çobanı takip etmişler. Tam öğle zamanı çoban yine sürüyü aynı ıssız yere indirmiş. Elindeki değneğini toprağa vurmuş. Çıkan sudan kendisi abdest alıp namazını kılmış sürü de suyunu içmiş. Çoban namazını kıldıktan sonra bakmış ki köylü kendini seyrediyor. Buna çok kızan çoban kavalını bir tarafa bıçağının kılıfını bir tarafa savurmuş. Biri düşmüş Tomara Şelalesi’ne diğeri de Çamoluk İlçesi'nin Mindaval Köyü‘ne. Kaval ile bıçağın kınının düştüğü yerden sular fışkırmış. Kırk ayrı yerden su çıkan Tomara Şelalesi'nin diğer bir adı da Kırk Gözeler olarak günümüze kadar gelmiş.”
Şelalede bol bol fotoğraf çektikten sonra dönüş yolunda Çakıykaya köyünde bulunan kayaların oyulması ile yapılan Çakırkaya Manastırında da incelemelerde bulunan sporcular, Şiran ilçe merkezindeki Bayraktepe Evliya Çelebi Seyrangahında çay içip horon oynadıktan sonra geri döndü.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz