YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Güneş, Gözleri De Yakıyor

Mersin Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Veli Çam, güneşin cilt gibi gözleri de...

Güneş, Gözleri De Yakıyor

Mersin Devlet Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Veli Çam, güneşin cilt gibi gözleri de yaktığını belirterek, gözler ultraviyole ışınlarından korunmadığı takdirde körlüğe kadar gidebilen göz hastalıkları ile karşı karşıya kalınabileceği uyarısında bulundu.

Güneşin gözlere etkisi ve korunma yolları konusunda İHA muhabirine açıklama yapan Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Veli Çam, mevsim itibariyle çok yoğun ve uzun saatler güneşe ve sıcağa maruz kalındığını söyledi. Güneşin, cilt gibi gözleri de yaktığına dikkat çeken Çam, güneşin yakıcı etkilerinde ağırlıklı rolü ultraviyole ışınlarının oynadığını kaydetti. Ultraviyole ışınlarının hemen ortaya çıkan ve uzun dönemde oluşan etkileri olduğuna işaret eden Çam, “Hemen ortaya çıkan etkileri, cildin yanması gibi gözün ön tabakalarının hatta arka tabakalarına kadar yanabilmesi. Bunun farkına varmak çok önemli. Bir de uzun vadede insanın yaşlanması sonucunda görülen, körlükle sonuçlanan bir takım göz hastalıklarına yol açmakta güneşin ultraviyole etkileri. Bunlardan korunmak şart” dedi.

Gözün yanmasına kar körlüğü ve kaynak almasını örnek gösteren Op. Dr. Çam, halk arasında kar körlüğü ya da kaynak alması diye bilinen, birçok insanın yaşadığı bir takım rahatsızlıklar olduğuna işaret etti. Bunlarda rol oynayan etkenin de ultraviyole ışınları olduğunu ifade eden Çam, kar kayağı ya da dağcılık yapan insanlarda ultraviyole ışınlarına maruz kalma oranının çok yüksek olduğunu vurguladı. Toprak ve doğadaki diğer elemanların ultraviyole ışınlarını yansıttığını, en yüksek ultraviyole yansıtıcısına sahip olan yüzeyin ise kar olduğunu aktaran Çam, “Dünyaya gelen ultraviyolenin yüzde 88 gibi bir oranını kar yansıtmaktadır. Buna bağlı olarak gözün ön tabakalarında kar yanığı meydana gelmekte, hatta arkada sarı noktayı da etkileyebilmektedir. Bunun sonucunda gelişen gözün ön ve arka tabakalarındaki yanığın bir benzeri de güneş yanığı olarak andığımız etkinin sonucunda oluşuyor. Aynı etki. Körlüğe kadar gidebilen bir durumla karşı karşıya kalınabilir. Güneşin kısa sürede meydana gelen yanıklarında, kaynak yanıkları ya da kar körlüğü dediğimiz benzer tablolar oluşmakta. Uzun dönemdeki etkilerinde ise gözde katarakt, et oluşması, sarı nokta hastalığının daha sık görülmesi, göz kapaklarında kapak tümörlerinin sıklığının artması gibi olumsuzluklar ortaya çıkmakta. Bu, milyonları ilgilendiren bir halk sağlığı problemine dönüşmekte” diye konuştu.

“GÖZLERİMİZİ AŞIRI ULTRAVİYOLE IŞINLARINA KARŞI KORUYALIM”

Gözde olumsuz bir tabloyla karşılaşmamak için güneş ışınlarından korunmanın şart olduğunu vurgulayan Op. Dr. Çam, korunabilmek için de en basit yöntemin, güneşin çok yoğun ve dik geldiği saatlerde imkan varsa dışarı çıkmamak olduğunun altını çizdi. Söz konusu saatlerde dışarıda bulunması gerekenlerin ise kenarlı şapkalarla ve güneş gözlüğüyle gözlerini korumaları gerektiğini, güneş gözlüklerinde imkanı olmayanlar için plastikten imal edilmiş, sokakta satılan gözlüklerin bile belli bir yere kadar koruyucu olabileceklerini belirten Çam, “Ancak, tercih edilmesi gereken; uygun malzemeden üretilmiş, ultraviyole koruyuculuğu en yüksek, gözü çepeçevre her yönden saran, göze olabildiğince az ultraviyole ışığının girmesine izin veren büyük çerçeveli gözlüklerdir” ifadesini kullandı.

“KLİMALI ORTAMLAR GÖZ KURULUĞUNU TETİKLİYOR”

Mersin ve bölgesinde aşırı güneş ve ultraviyoleye maruz kalma sonucunda gözde et yürümesinin çok sık görüldüğü bilgisini de veren Çam, güneş ışınlarının gözde yol açtığı diğer olumsuzlukları da şöyle anlattı:

“Aşırı sıcak ve ışık, gözyaşı buharlaşmasını arttırarak göz kuruluğu ve gözyaşı azalması şikayetlerini de arttırıyor. Gözyaşının azalması, gözde batma, yanma, kızarıklık, güneşe ve ışığa karşı hassasiyetin artması, hatta görme bulanıklığına kadar yol açabilir. Kaldı ki, sıcak mevsimlerde klimalı ortamlarda bulunuyor olmamız, ortamdaki nem oranı düştüğü için gözyaşının buharlaşma hızını arttırmakta. Yani klimalı ortamlar da maalesef göz kuruluğunu tetiklemekte. Nasıl ıslak çamaşırlar rüzgarda kurur, rüzgarlı ortamda gözler de kurur. Bunlara karşı da klimalı ortamlarda çalışmak durumunda olan, rahatsızlık hisseden kişilerin gözyaşı ile takviye edilmeleri ihtiyacı olabilir. Bu tür rahatsızlıkları olanların göz hekimine başvurmalarında fayda var. Ayrıca, aşırı sıcaklar bir takım göz rahatsızlığı olan kişilerin rahatsızlıklarını daha da artırabilmekte, göz kamaşmaları, göz alerjileri gibi şikayetleri daha da tetikleyebilmektedir. Sonuç olarak, aşırı ultraviyole ışınlarına karşı gözlerimizi koruyalım lütfen.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler