BERN (İHA) - İsviçre Zürih Astronomi Enstitüsü'nden bilim adamları, Grönland'da bulunan buz kütleleri üzerinde yaptıkları araştırmalara dayanarak, son yüzyılda ısınan dünyaya bağlı olarak güneş sistemindeki kara lekelerin sayısının çoğaldığını tespit etti.
Güneşteki patlamalar sırasında ortaya çıkan kara lekeler, teleskopun bulunmasından kısa süre sonra, 1610'dan itibaren, gözlemlenmeye başlandı.
Bu alandaki kayıtların, güneşteki değişimlere dair başlıca veri kaynağı olduğu kaydedildi.
Uzmanlar, şimdi kara lekelerin sayısındaki değişimle dünyadaki bazı iklim olayları arasında benzerlikler olduğuna dikkat çekiyor. Örneğin, 1645-1715 yılları arasında kara lekeler, sayıca çok azdı.
Aynı dönem, dünyada 'küçük buzul çağı' olarak adlandırılan soğuk hava dönemiyle örtüşüyor.
Gökbilimciler, burada bir bağlantı olduğuna inanıyor ancak mekanizmanın nasıl işlediğini tam olarak açıklayamıyor.
Zürih Üniversitesi'nden uzmanlar, bu amaçla Grönland'daki buz kütlelerinin derinliklerine indi ve buzda berilyum elementinin bir izotopunun ne kadar yoğunlukta olduğuna baktı.
Bu izotop, kozmik ışınların ürünü. Bu ışınların dünyaya ne kadar erişebildiğini ise güneş rüzgarları belirliyor.
Güneş rüzgarlarının şiddeti de, kara lekelerin ortaya çıktığı döngüleri takip ediyor. Bu nedenle berilyum miktarındaki değişimler, güneş yüzeyindeki leke sayısı konusunda da tahmin imkanı veriyor.
Bu hesaplamalara göre son 60 yılda güneşteki patlamalar, bin 150 yıldır olmadığı kadar yoğun.
Aynı dönemde yeryüzündeki ısının da artış gösterdiğini vurgulayan uzmanlar, bunu güneşteki değişimlerin dünya iklimini etkilediği yolunda bir bağlantı olarak yorumluyor.
"O zaman, son 20 yılda güneşteki kara lekelerin sayısı sabitken dünyada ortalama ısı neden arttı?" sorusuna ise uzmanlar, fosil yakıtların kullanılmasının, bu etkiyi körüklediği şeklinde cevap veriyor.
Bazı bilim çevreleri ise, güneşteki patlamaların küresel ısınma sürecine sadece ek katkı yaptığını, ancak bu iki olayın birleşmesinin yine de insanlık için ciddi sonuçları olabileceğini belirtiyor.