KADIN

Güney Kore'nin İncisi: Seul

Seul'a gitmek için harika sebepler var!

Güney Kore'nin İncisi: Seul

Bence bu dünyadaki en güzel şeylerden biri turist olmak. Başka bir ülkenin sokaklarında etrafı dikkatle süzerek dolaşmak, farklı havayı solumak, başka lezzetlerin tadına bakmak, başka bir dili duymak... Benim yurt dışı serüvenim Güney Kore ile başladı. Hayatında en fazla 1 saatlik uçuş yapmış biri olarak ilk yurt dışı seyahatim için 10 saatlik bir uçuş gerçekleştirdim ve neticesinde dünyanın en güzel ülkelerinden birine vardım. İlk kez yurt dışına çıkmanın büyüsü müdür, yoksa Güney Kore'nin farklı atmosferinin büyüsü müdür bilemem ama ben Güney Kore'ye hayran kaldım.

Asya kıtasını tepeden izleyerek geçen 10 saatlik keyifli bir uçuşun ardından sanki denize çakılıyormuşsunuz hissi veren bir havalimanına iniş yaptık. Başkent Seul'e son derece yakın başka bir şehirde bulunan bu havalimanından ortalama 1 saat süren bir tren yolculuğu ile Seul'e geçmek mümkün. Tren yolculuğumuz esnasında ülke ile ilgili ilk kararımı vermiştim: yemyeşil. Edindiğim bu ilk izlenim seyahatimin geri kalan kısmında da devam etti. Güney Kore yemyeşil ve tertemiz bir ülke. İnsana ve doğaya saygının hüküm sürdüğü uzak doğu topraklarında zaten başka türlüsünü beklemek olmazdı...

Seul'de Gezilecek Yerler

Modern şehir hayatının tarihle ve geleneksel değerlerle birleştiği bir görünüme sahip Seul. Yüksek binaların arasında gezerken her an karşınıza tarihi bir yapı çıkabilir. Eskiden de yönetim merkezi olarak kullanılan Seul'de pek çok hanedanlık yaşamış. Haliyle pek çok saray var. Saray anlayışları bizdeki Topkapı Sarayı'na benzer şekilde; geniş bir alana yayılmış, hepsinin farklı işlevi olan dağınık binalar halinde inşa edilmiş.

Kore'ye giderseniz, hepsi birbirinden güzel bu saraylardan birkaçını mutlaka gezmelisiniz. Özellikle gizli bahçesi ile ünlü **Changdeokgung Sarayını

gezmenizi tavsiye ederim. Eskiden, sadece saray mensuplarının girmesine izin verildiği için "gizli bahçe"** denilen bu bahçe özel rehber eşliğinde gezilebiliyor. Gizli bahçe, hayatımda gördüğüm en güzel bahçelerden biri olmasının yanı sıra çok da huzurluydu. Göletlerin kenarındaki uzak doğu tipi çardaklarda oturarak bahçenin sakin havasının tadını çıkardık.

Kore'nin eski geleneksel köy hayatına tanık olmak için

Namsangol Hanok Köyü'nü gezdik. Bu yapay köyde her şey orijinal boyutlarına göre yapılmış. Evlerin içine göz atarak gezerken kendimizi gerçekten eski bir Kore köyünde hissettik. Biz aynı gün buraya çok yakın olan Seul Kulesi'ne de çıktık. Namsan Dağı'ndaki doğal parkın içinde bulunan bu kuleden muhteşem manzarayı izlemek mümkün. Dağa ulaşmak içinse teleferik var. Birkaç dakika süren oldukça keyifli bir yolculuk. Kulenin de içinde bulunduğu parkta bir de gösteri alanı var.

Seul, nehirle ikiye bölünmüş şehirlerden. Şehrin ortasından geçen Han Nehri'ni gezimiz boyunca sıkça gördük. Şehrin tarihi kapılarından biri olan Namdaemun gezimizde Han Nehri'nin kıyısına kadar indik. Burada oturmak için alanlar var ve ayakkabılarınızı çıkartarak ayaklarınızı nehre daldırabiliyorsunuz. Nehrin çeşitli yerlerindeki gece ışıklandırmaları ve su gösterileri ise görülmeye değer. Şehrin bir diğer kapısı ise Dongdaemun. Burada alışveriş yapılabilecek pek çok alan mevcut.

Seul'un en lüks semti Gangnam. Özellikle geceleri hareketli olan bu semtte geniş caddeler, çeşitli dükkanlar, cafeler ve barlar var. Seul genelinde yabancı markaları görebileceğiniz nadir yerlerden biri burası. Koreliler, ülkelerinde üretilen malları ve yerli markaları tercih ettiğinden bildiğimiz markaları görmek çok zor. Kendi üretimleri olan mallar ise oldukça kaliteli. Güzelliğe ve dış görünüme oldukça önem verilen bu ülkede özellikle kozmetik sektörü oldukça gelişmiş.

Itaewon semti, Amerikan kültürünün baskın olduğu, çok fazla yabancının yaşadığı, konsolosluk binalarının bulunduğu çok uluslu bir semt. Burada çeşitli barlar, cafeler ve dükkanlar var. Euljuro caddesi ise Seul'un en hareketli yerlerinden. Pek çok dükkan ve yemek yeme alanının bulunduğu bu caddede öylesine dolanıp insanları seyretmek bile oldukça keyifli. Biz maalesef gidememiş olsak da el yapımı eşyaların ve çay evlerinin bulunduğu Insadong semti de görülmesi gereken yerlerden.

Budizm inancının yaygın olduğu ülkede görkemli tapınaklardan birini görmeden olmazdı. Gittiğimiz ilk gün otelimizin yakınlarında bulunan Bonguensa Tapınağı'nı ziyaret ettik. Şehrin en büyük tapınağı olma özelliğini gösteren bu tapınak için sadeliğin görkemi diyebiliriz. Tapınağa gittiğimizde, tapınak bölmelerinden birinde bir cenaze töreni yapılmaktaydı. Böylece yerel kültüre ait bir seremoniye tanıklık etmiş olduk. Bu tapınağa gidecek olanlar için tavsiyem, tapınağın karşısındaki Coex alışveriş merkezine de uğramaları. Çok farklı Kore lezzetleri tadabileceğiniz bu alışveriş merkezinin içindeki devasa akvaryum ve Kimçi müzesi gezilebilecek yerlerden.

Güney Kore Yemekleri

Damak zevki birazcık da olsa geniş olan herkesin tadabileceği ve sevebileceği bir şeyler var burada.

Ramyon ve kimçi haricinde yediğim hiçbir şeyin adını hatırlamasam da hepsi çok güzeldi. Ramyon Türkiye'de de yediğim, Japonların ramen dediği sulu noodle çeşidi. Kimchi ise Korelilerin her yemekte tükettiği acı ve sarımsaklı bir turşu çeşidi.

Kore'de sokakta yemek yeme kültürü son derece yaygın. Her köşede küçük bir seyyar tezgah ve önüne atılmış birkaç sandalyeye rastlayabilirsiniz. Sokak satıcılarından alıp tadına baktığım her şey çok lezzetliydi. Lezzet konusunda açık biriyseniz, Kore'ye gittiğinizde bulduğunuz her şeyi deneyin derim. Eğer lezzet konusunda sınırlarınız varsa dünyaca ünlü fast food zincirlerini burada da bulabilirsiniz. Etrafta sıkça rastladığımız fırın-pastane tipi yerlerde ise çok güzel tatlı ve tuzlu çeşitleri vardı.

Güney Kore'de Ulaşım

Güney Kore'de muhteşem bir metro ağı var. Yer yer 3 katlı olan bu metro ağı ile şehrin her köşesine, her bucağına gitmek mümkün. Metro yolculuklarının en keyifli yanı metronun yüzeye çıktığı anlar. Metro, Han Nehri'nin üzerinden geçerken şehri ve nehri izlemek çok keyifli. Şehir içi ulaşım da otobüs de bir alternatif fakat metro son derece pratik olduğundan hiç kullanmadık. Vasıtalara, içine dilediğiniz kadar para yükleyebileceğiniz, depozitolu ulaşım kartları ile biniliyor. Taksi de diğer ulaşım alternatiflerden biri ve fiyatı oldukça uygun.

Merve Mumcu

mermiit.wordpress.com

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler