Güneydoğu'daki Barolardan Iç Güvenlik Paketi Yasasına Tepki

Arif ARSLAN- Serdar SUNAR- Ebubekir KARATOPRAK/ DİYARBAKIR, BATMAN,ŞIRNAK, Batman'da, Adıyaman, Ağrı, Bingöl, Batman, Bitlis, Diyarbakır, Erzincan, Gaziantep, Kars-Ardahan, Mardin, Hakkari, Muş, Siirt, Şırnak, Şanlıurfa, Tunceli ve Van Baroları'nın imzaladığı bildiri, Batman Baro Başkanı Ahmet Sevim tarafından okundu. Yaşam hakkı başta olmak üzere temel hak ve hürriyetlerin yeni tasarıyla tehdit altına alınacağını belirten Sevim, "Söz konusu tasarı ile hakim ve savcı kararı aranmaksızın, polisin arama yetkisi genişletilmekte, kolluğa gözaltına alma ve yakalama yetkisi tanınmakta, yine polise yargı denetimi olmadan telefon dinleme yetkisi verilmekte, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının meşru olup olmadığının nitelemesi ve dolayısıyla müdahale yetkisi polisin takdirine bırakılmaktadır. Toplumsal olaylarda araçlarını valilik emrine vermeyen belediyelerin araçları, polis marifetiyle alınabilecek. Tüm bunların yanı sıra polise tanınan oldukça geniş ve hiçbir objektif kriterle sınırlanmayan silah kullanma yetkisiyle kişilerin yaşam hakkı tehdit altına alınmaktadır" dedi.
"TASARI GERİ ÇEKİLMELİ"
Tasarının derhal Meclis'ten geri çekilmesi gerektiğini savunan Sevim, "Kamu düzeninin, polisiye tedbirlerle sağlanamayacağı konusunda yaşadığımız bunca acı tecrübeye rağmen, güvenlikçi yaklaşımlarla temel hak ve hürriyetleri sınırlamak, aksine toplum-devlet ilişkilerinde derin bir güvensizliğe sebebiyet verecektir. Kamu düzeni, tarafsız ve bağımsız bir yargı ile suç ve suçlu ile mücadelede demokratik ölçüler içinde, temel insan haklarına saygılı bir idari pratik ile sağlanabilir. Bildiride imzası bulunan Doğu ve Güneydoğu Bölge Baroları olarak iktidar partisine, gerek Mecliste bulunan tüm partilerin, gerekse de sivil toplum örgütlerinin itirazlarına ve muhalefetine kulak vermesini ve bu düzenlemeyi meclisten bir an önce geri çekmesi çağrısını yapıyoruz" diye konuştu.
"SIKIYÖNETİM MADDELERİ YASADAN ÇIKARILMALI"
Şırnak'ta Baro, İHD, KESK, Meya-Der, Kurdi-Der, Kömür Üretim Kooperatifi ve bazı siyasi partiler, iç güvenlik paketine tepki göstererek, sıkı yönetim maddelerinin yasadan çıkarılması talebinde bulundu. İHD Şırnak Şube Başkanı avukat Emirhan Uysal, tasarının toplumsal gösterilerde katılanların üzerinden 3 gün çıkmayacak biçimde boyalı su kullanabilmesine yolaçacağını belirterek, "Kısacası toplumda yaşayan bireylerin özgürlüklerine, diledikleri gibi müdahale etmelerine olanak tanıyacaktır. Kiralık araçların kayıt bilgilerinin anlık olarak emniyet sistemine entegre edilmesine, çipli nüfus kimlikleri ile vatandaşların tüm hareketlerinin izlenmesine, hem jandarmanın, hem de emniyetin üzerinden İçişleri Bakanlığından sual olmaz yetkilere kavuşmasına imkan verilecek ve inanılması güç ama, bunun adına demokratikleşme denilecektir. Savaş yetkileri getiren iç güvenlik yasa tasarısı derhal geri çekilmeli, ülkeyi sıkı yönetim döneminde yaşamaya zorlayan yasa maddeleri yasa metinden çıkarılmalıdır" diye konuştu.
"SAPAN KULANAN KİŞİYE KARŞI POLİSE SİLAH KULLANMA YETKİSİ"
İnsan Hakları Diyarbakır Şubesi de yaptığı açıklamada, iç güvenlik paketinin, 2559 Sayılı Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu ile daha birçok kanunda yapılacak olan değişikliklerle, yetkileri arttırılmak suretiyle kolluk birimlerine adeta hakim veya savcıların yetkileri devredilmek istendiği belirtildi.
Açıklamada, "İletişimin tespiti ve dinlenmesine ilişkin kararlar, Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Hakimliği'nce verilecektir. Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunun 16'ıncı maddesine ekleme yapılarak, TOMA'lar tarafından sıkılan tazyikli suların içerisine boya veya kimyasal madde karıştırılmak sureti ile göstericilere müdahale hakkı verilmektedir. Kolluk güçleri tarafından fiiliyatta uygulanan bu durum hukuka aykırı bir şekilde yasallaştırılmak istenmektedir. Yine 16. Maddenin 7'inci fıkrasına eklenen d bendi ile molotof, patlayıcı, yakıcı, yanıcı, boğucu vb. silahlarla, açık veya kapalı alanlarda yapılan saldırıları gerçekleştiren veya teşebbüs edenlere karşı, polisin etkisiz kılmak amacıyla silah kullanma yetkisi tanınmaktadır. Ayrıca araçlar arasındaki orantılılık ilkesi ihlal edilme tehlikesi ile karşı karşıya kalmakta, bu hüküm ile örneğin elinde sapan olan birine karşı polise silah kullanma yetkisi tanınmaktadır" ifadelerine yerverildi.