YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Günümüzdeki ‘evlilik Ve Aile’

Uzman Psikolog Abdülaziz Yılmaz, zinaya yaklaşıldığı zaman hem dini olarak hem bilimsel olarak zinanın kaçınılmaz...

Günümüzdeki ‘evlilik Ve Aile’

Uzman Psikolog Abdülaziz Yılmaz, zinaya yaklaşıldığı zaman hem dini olarak hem bilimsel olarak zinanın kaçınılmaz olduğunu, bu nedenle erkek ve kızların aynı ortamda bulunmamaları gerektiğini ifade etti.Uzman Psikolog Abdülaziz Yılmaz, Radyo Huzur’da Mehmet Zeyrek’in konuğu olarak ‘evlilik ve aile’ konusu hakkında bilgiler verdi.Öğrenci evleri ile ilgili de konuşan Uzman Psikolog Yılmaz, zinaya yaklaşıldığı zaman hem dini olarak, hem bilimsel olarak zinanın kaçınılmaz olduğunu, bu nedenle erkek ve kızların aynı ortamda bulunmamaları gerektiğini ifade ederek şunları kaydetti:“Kur’an-ı Kerim’de diyor ki “Zinaya yaklaşmayın”. Zina yapmayın demiyor, yaklaştığın zaman Allah muhafaza yapmama şansın yok çünkü. Bu bilimsel olarak da çok açık ve nettir. Yaklaştığın an o işe bulaşırsın. Şimdi kızların ve erkeklerin aynı evde kalmasını “biz kardeşane bir şekilde yaşıyoruz” demesi, birinci gün yaşayabilirler, ikinci gün yaşayabilirler, üçüncü, dördüncü günden sonra yaşamaları mümkün değildir. Bırakın evleri, aynı ortamda çalışan insanlarda bile bir yumuşama oluyor. Birçok kız ve erkek öğrenci yanıma gelerek, bazı hatalar yaptıklarını, bu nedenle psikolojik problemler yaşadıklarını, ailelerinin kabul etmeyeceği süreçler yaşadıkları konusunda sıkıntılarını anlatmışlardır. Dedikleri şey şu: Biz abi-kardeş gibiydik. Sonra dersler çalışmaya başladık, ders çalışırken işte kalem alırken, elim değdi veya bir konuyu beraber çalışmamız gerekiyordu yan yana oturduk, ondan sonra içimizde bir şeyler olmaya başladı, sonra da baktık ki biz karı-koca hayatı yaşıyoruz. Bakınız bu Allah muhafaza kardeşi arasında bile olabiliyor. Allah’ın normalde içinden o nefsi arzuyu sökmüş olmasına rağmen, temaslar yaklaşınca ve İslami hassasiyetler olmayınca kardeşler arasında böyle şeyler oluyor. Batı’da bu çok daha yaygındır. Maalesef bu Batı yavaş yavaş bize gelmeye başlamıştır. Kardeşler arasında bile bu tür vakalar olur hale gelmiştir”Değişen dünyada gençlerin evliliği kendilerine zorlaştırdığını ileri süren Yılmaz, kapitalist ruh ile gençlerin ekonomik özgürlüklerini sağladıktan sonra evlenmeyi düşündüklerini ifade etti.“Kapitalizmin ruhuyla hareket eden gençliğimiz öncelikle diyor ki, işini bulacaksın, sağlam bir iş sahibi olacaksın, ev sahibi olacaksın, araba sahibi olacaksın, o da yetmez her şeyini tamamladığın zaman, kimseye muhtaç olmadığın zaman, bir eş alacaksın, ondan da bir ya da iki çocuk yapacaksın. Yani sadece zürriyetinin devam etmesi için. Yani Peygamber Efendimizin (s.a.v) “Evlenin, çoğalın. Ben ümmetimin çokluğuyla övüneceğim” hadis-i şerif’inin bir gereği değil de sadece zürriyet bitmesin diye. İşte ülkenin geleceği devam etsin şeklinde bir bakış açısıyla gidiliyor” diyen Yılmaz, “Eş seçiminde dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında da görüşlerini anlattı. Yılmaz, gençlerin aşk hayatı ve “flört” ile evlilik planlamaları yerine tamamen İslami şartlara göre ve görücü usulü ile evlenmelerini tavsiye ederek, şu önerilerde bulundu:“Gençler sokakta kimi görürse, işte “ona aşık olmam lazım, belli bir süre onunla flört hayatı yaşamam lazım, ondan sonra onu tanıyıp evlenmem lazım” diyorlar. Her insan dışarıda bir maske ile gezinir. Bir insan dışarı çıkarken, eksiklerini, zaaflarını göstermez, göstermediği için de bu bire bir ilişkilerde ortaya çıkmaz, ta ki evlendikten bir ay sonrasında cicim ayları bitince kavga ile artık hiç anlaşamayacakları, birbirleriyle uyuşamayacakları bir eş oldukları anlaşılır. Oysa bizim kültürümüzde görücü usulü çok mühimdir. Buradaki avantajlar nelerdir? Aileler birbirini tanımaktadırlar. Diyelim ki bir genç birini bir şekilde gördü, birileri aracılıyla onunla evlenmek istedi. Evlenmek istese bile mutlaka ailesini devreye sokarak o eşler arasında denge olup olmayacağını ailelerin gözüyle dışarıdan bir bakış açısıyla hesap edecek birilerinin varlığıyla bu evliliğin sürdürülmesi gerekir”Türkiye’de aileye yönelik çıkarılan yasaların bazılarının aileleri yıkmada önemli faktör oynadığı görüşünü ileri süren Yılmaz, özellikle bayanların para ile özgürleştirildiğini, bu nedenle ailelerin dağıldığını iddia etti.Yılmaz, “Şuan Türkiye’deki yasa, erkeği hiç dinlemeden kadını direkt elinden alıyor. Elinden aldığı gibi hiç ulaşamayacağı uzak bir yere götürüyor. Bizim de bir akrabamız maalesef bununla yüz yüze gelmiştir. Eşiyle bir tartışması sonucu -kavga, dövme vs. hiçbir şey yok- eşinden alınıp İstanbul’dan İzmir’e götürüyorlar. İzmir’de olduğunu 5 ay sonra kadının aramasıyla öğreniyorlar. Halbuki olayın başında hiçbir sorun yok. Sadece ufak bir tartışma var. İşte maalesef bu yasalarla devlet eşleri hemen alıyor, maaş bağlıyor ve kocaya hiç muhtaç olmayacak şekilde onun yaşamasını sağlıyor. Böylelikle aileler dağılıyor” iddialarını öne sürdü.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler