Gürsel Tekin'den çarpıcı iddia

ANKARA(ANKA) - CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, 11 Aralık 2012'de AK Partili bir şahsın 17 Aralık'ta ismi geçen şahıslarla ilgili olarak "Sizin şahsınızın ve partimizin yıpratılmasına karşılık olarak kullanılabileceği düşüncesindeyim, acilen bunu önleyin" diye detaylı bir mektup yazdığını söyleyerek, "Bu mektubu sadece Başbakan'a değil, devletin çeşitli kurumlarına yazıyor. Bu kurumların tamamına baktığınızda 17 ve 25 Aralık'ın ötesinde yani kamuoyuna yansıyan o fotoğrafların çok çok ötesinde rakamların olduğunu görüyorsunuz, para trafiklerinin, bankalara gelen paraların haddi hesabı yok" dedi.

CHP Genel Sekreteri Tekin, Samanyolu Haber'de yayınlanan bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Her seçim döneminde propaganda sürecinin orantısızlaşmaya başladığını kaydeden Tekin, 81 ilin bütün reklam mecralarında Başbakan Erdoğan'ın fotoğraflarının görülebileceğini söyledi. Geçmiş seçimlerde YSK'nın bu duruma müdahale ettiğini, belli bir süreçten sonra bu reklam mecralarında orantının olması gerektiğini kaydeden Tekin, "Bu kez YSK da buna itiraz etmedi. Nereye gitseniz, Başbakan'ın fotoğraflarını görüyorsunuz. Sadece reklam mecraların da değil, kamu binaları dahil olmak üzere Gazetelerin, televizyonları onları anlatmama gerek yok zaten. Kendilerinin oluşturmuş oldukları havuz medyada Başbakan dışındaki iki tane adayın, o günkü çalışmalarını görmek mümkün değildir" diye konuştu.

"ARINÇ'IN SÖYLEMİŞ OLDUĞU DA SÜRÇ-İ LİSAN OLARAK KABUL EDİLEBİLİR"

Her seçimde sorunlar çıktığını ve düzgün bir şekilde seçimlerin gerçekleştirilemediğini kaydeden Tekin, "CHP genel merkezinde bir kedimiz var Şero. Şero'yu görevlendirdik, ümit ediyorum bu dönem Şero 81 ildeki trafolara yakın olan kedilere müdahale edecek diye düşünüyoruz" diye konuştu.

49 farklı yerde elektrik kesilmesinin kabul edilemez olduğunu kaydeden Tekin, "Bütün bu olumsuzluklar bu seçimde olmaz diye düşünüyoruz" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın TRT yayınlarında Başbakan Erdoğan'a daha fazla yer verilmesine ilişkin olarak yaptığı açıklamada, "Eşitlik olabilir mi? Sen kimsin, o kim, bu kim?" sözlerini de değerlendiren Tekin, "Doğrusu ben AK Parti'de, kabinede Sayın Arınç'ı çok farklı bir yere koyuyordum. Zaman zaman vicdanlı cümleler kullanırdı. Son dönemlerde görüyorum ki "acaba bize başbakanlık şeyi gelebilir mi?' beklentisiyle o da ne diyeceğini çok iyi bilmiyor. Herhalde bu söylemiş olduğu da sürç-i lisan olarak kabul edilebilir" ifadelerini kullandı.

"SADECE CHP SEÇMENİ TRT'YE 4 MİLYAR DOLAR ÖDEDİ"

Sadece CHP seçmenlerinin TRT'ye ödediği paranın 10 yıl içerisinde 4 milyar dolar olduğunu söyleyen Tekin, "4 Milyar doları CHP'lilerin cebinden alacaksınız, ondan sonra da partinizin adına da "adalet' koyacaksınız, batsın bu adalet" değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Erdoğan'ın seçim döneminde kullandığı üslubu eleştiren Tekin, "Selahattin Bey'in bilmem ne olduğunu, Kemal Bey'in bilmem ne olduğunu Bunlar gerçekten Türkiye'de bütün bu siyasal ayrışımın karşısında toplumun sağduyulu olduğunu inancı içerisindeydim aksi takdirde Başbakan'ın bu kullanmış olduğu cümleler karşında milletin birbirine girmesi gerekiyordu" dedi.

"DEMEK Kİ DİN DERSİ YETMİYORMUŞ, DİN TERBİYESİ DE GEREKİYORMUŞ"

Başbakan Erdoğan'ın Gezi olayları sırasında söylediği, "Kabataş'ta başörtülü birine saldırıldı" ve "Camide içki içtiler" sözlerinin yalan çıktığını söyleyen Tekin, "Bu kadar kendilerine biz "imam hatipten mezun olduk, din dersi aldık.' Nasıl birdin dersi almışlar ben çok merak ediyorum. Ama sadece demek ki din dersi almak yetmiyor aynı zamanda din terbiyesi alması gerekiyor. Din terbiyesi alan bir insanın camideki o meseleyi sorumlu bir başbakan, olsa bile kaldı ki mümkün değildir. Olsa bile bunu paylaşmaması gerekiyordu. Bunları paylaşan insanların toplumu ayrıştırması bazen da son derece doğal geliyor bana" ifadelerini kullandı.

"AK PARTİLİ BİR ŞAHIS YOLSUZLUĞU İÇEREN BELGELERİ ERDOĞAN'A MEKTUPLA BİLDİRMİŞ"

17 ve 25 Aralık soruşturmasından önce yaşanmış bir hadiseyi anlatan Tekin şu ifadeleri kullandı:

"Sayın Genel Başkanımız önümüzdeki günlerde bunu daha derin bir çerçevede bunu kamuoyuyla paylaşacak. 11 Aralık 2012, 2 yıl önce bir vatandaş ismini vermeyeceğim, 17 Aralık'ta ismi geçen şahıslarla ilgili, firmaların isimleri de var, o şahısların isimleri de var. Belli ki Başbakan'a çok yakın, aynı zamanda kendisi AKP üyesi bir şahıs. "Sizin şahsınızın ve partimizin yıpratılmasına karşılık olarak kullanılabileceği düşüncesindeyim, acilen bunu önleyin' diye detaylı bir mektup yazıyor. Bu mektubu sadece Başbakan'a değil, devletin çeşitli kurumlarına yazıyor. Bu kurumların tamamına baktığınızda 17 ve 25 Aralık'ın ötesinde yani kamuoyuna yansıyan o fotoğrafların çok çok ötesinde rakamların olduğunu görüyorsunuz, para trafiklerinin, bankalara gelen paraların haddi hesabı yok. Bu nedir? Sizin partiliniz. Çok bilinen bir şahıs. Para hareketlerinin ve olup bitenlerin Başbakanlığa, Devlet Denetleme Kurulu'na, Savcılığa, MASAK, aklınıza gelebilecek her yere bu şahıs bildirmiş. 17 Aralık'ın çok çok ötesinde rakamlar var. Bunun üzerine belli ki MİT'te harekete geçmiş, MİT'te rapor göndermiş. Yani Başbakan'a bu olup bitenlerle ilgili bu raporlarda gitmiş."

"9 AYDIR NİYE SİZ KOMİSYONU ÇALIŞTIRMIYORSUNUZ?"

17 Aralık'taki iddiaların "kumpas ve komplo" olarak kabul edilmesi halinde bile aklanılması gerektiğini kaydeden Tekin, "Nerede aklanacaksınız? Siyasi irade ile aklanacaksınız. 17 Aralık'tan sonra ne olacaktı TBMM'de çoğunluğu olan sizsiniz. Komisyonda da sayısal olarak çoğunlukta olan sisiniz. Madem bu kumpaslar var, komisyonun kurulup, nerede bir sıkıntı varsa araştırılıp bu sıkıntının üzerine gitmesi gerekiyor. 9 aydır niye siz komisyonu çalıştırmıyorsunuz? Bırakın Türkiye'deki baskıyı, dünyadaki ve Avrupa'daki baskı karşında dayanılmayarak komisyon kuruldu. Komisyon kurulduğundan ertesi gün dosyalar iade edildi. İnanın 17 Aralık ve 25 Aralık'ta yansıyan yolsuzluğun sadece yüzde 2'si. İnşallah yüzde 98'inin bir gün hesabı sorulacaktır" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'a ve çeşitli kurumlara mektup göndererek yolsuzluk olduğunu anlatan şahsın ismini CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun önümüzdeki günlerde açıklayacağını söyleyen Tekin, "Merak edenler en kısa sürede öğrenecektir" dedi. (ANKA)