Gürseli Tekin: Sorumluların derhal istifa etmeleri gerekir

CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Manisa Soma'daki maden faciasıyla ilgili "Halen bu saate kadar kaç kişinin orada olup olmadığını, kaç canın hayatını kaybettiğini bilmiyorsak, bu ülkede sorumluların derhal istifa etmeleri gerekir" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'ı protesto eden bir vatandaşa Başbakanlık Müşavirinin tekme atmasıyla ilgili de Tekin, "Kaç kişinin öldüğünü bilmeyen bir hükümete, canlarımızın ailelerinin tepkisine senin danışmanın dayak atacak, senin polisin copla dövecek. İnsaf" dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında genel merkezde toplandı. Kılıçdaroğlu'nun MYK'da revizyon yapmasının ardından ilk toplantı gerçekleştirilirken, MYK açıklamasını ise Genel Sekreter Gürsel Tekin yaptı.

Tekin, Manisa Soma'daki maden faciasıyla ilgili Soma'da sadece Türkiye'yi değil, bütün dünyayı yasa boğan bir olayın yaşandığını ifade etti. Bölgeye giden Kılıçdaroğlu'nun da dünkü açıklamalarında, "Böyle büyük acının yaşandığı bir ortamda meselenin siyasallaştırılmaması" için kendilerini uyardığını belirten Tekin, ayrıca Kılıçdaroğlu'nun "Daha çok acıları paylaşalım. Toprağın altındaki canları kurtarmak için bütün imkanlarımızı seferber edelim" şeklinde talimat verdiğini kaydetti. Tekin, "Ama maalesef ona buna edep dersi verenler, dün edeplerini aşarak CHP'nin vermiş olduğu önergenin Soma'yı kapsamadığını söylüyor. Bunu Başbakanın kendisi siyasallaştırıyor" dedi.

"BAŞBAKANIN 1860'LARI REFERANS GÖSTERMESİ ŞAŞIRTICI"

Başbakan Erdoğan'ın Soma'daki açıklamalarını da eleştiren Tekin, "Başbakanın dün örnek olarak gösterdiği tarihler 1860 ve 1906 gibi Almanya, işte Hitler dönemi, ondan önceki dönemler... Öyle bir dönem ki insanların ekmeğe muhtaç olduğu dönemdi. Dünyanın bilimle teknolojiyle buluştuğu bir dönemde, bir ülkenin başbakanın, daha düne kadar "küresel ülke olduk' diyen bir başbakanın 1860'ları referans göstermesi doğrusu şaşırtıcı ve o kadar da düşündürücü" dedi.

"SORUMLULARIN DERHAL İSTİFA ETMELERİ GEREKİR"

"Aslında bütün dünyada benzer meseleler olduğunda ne yapılır?" sorusunu gündeme getiren Tekin, "Siyasetçilerin demokrasilerde olan istifa müessesesini işletmesidir. Hiçbir şey olmamış gibi bırakın olayın araştırılmasını, trafo mu başka gerekçe mi? Halen bu saate kadar kaç kişinin orada olup olmadığını, kaç canın hayatını kaybettiğini bilmiyorsak, bu ülkede sorumluların derhal istifa etmeleri gerekir" diye konuştu.

Dün ilgili bakanın söz konusu firmanın "ne kadar ciddiyet içinde olduğu" yönünde açıklama yaptığını da belirten Tekin, şunları kaydetti:

"Bir bakan, önümüzdeki günlerde araştırılması ve soruşturulması gereken bir meseleyle ilgili bir firmanın kusursuz olabildiğini tarif edebiliyorsa, yarın orada bu soruşturmaları yapacak bilirkişilerin nasıl bir davranış içinde olacağını sizin takdirinize bırakıyorum. Bu bakanın görevi değil, kaldı ki Sayın Milletvekillerimizin Nisan ayında verdiği önergeyi bu gerekçelerle reddetmişsiniz. Hatta bir milletvekili bu firmayla ilgili methiyeler dizdirmiş. İyi de bu bakanlar, o milletvekilleri bu yanan ocaklar için ne diyecekler, onu çok merak ediyorum. Ortalama insanlık duygusu taşıyan her siyasetçinin yapması gereken bir kaç şey var, benzer meseleler olduğunda derhal istifa müessesesini işletmektir."

"BAKANIN YANINDA OLDUĞU İÇİN BİR KADIN HAKLI TEPKİSİNİ GÖSTERDİ"

Kılıçdaroğlu'nun Soma'daki incelemeleri sırasında tepki gördüğü yönünde bazı gazetelerde haberler olduğun belirten Tekin, kendisinin de orada olduğunu anımsatarak, "Gerçekten merak ediyorum Sayın Kılıçdaroğlu'nu niye tepki gösterir insanlar? O 3 bin polisle gezmedi, bire bir oradaki yurttaşlarla temas kuran tek liderdir. O tepki, Enerji Bakanı yanında olduğu için bir kadıncağızın haklı tepkisiydi. Başbakanın markete sığınmasını birçok gazete yazmamış bile" dedi. Tekin, siyasilerin vatandaşların tepkisinden korkmaması gerektiğini de ifade etti.

7 SORU SORDU

Tekin "herkesin aklına gelmesi gereken" 7 soruyu kamuoyuyla paylaşmak istediğini belirtirken, sorularını şöyle sıraladı:

"1-300 civarında can kaybı olan Soma'da neden kimse istifayı düşünmez? Hiç kimsenin kusuru yok mu? Bu kadar kusursuz bir müessese mi? İstifa edin soruşturmalar selametle sonuçlansın, bizler de "bu hükümetin kusurlu olmadığını' takdir edelim. Ama her şeyi siz yönlendirecekseniz Oradaki basını da siz yönlendiriyorsunuz. İktidarın oradaki bütün organizasyonu da biliyoruz.

2-(Maden ocağında can verenler arasında 15 yaşında bir işçinin de olduğu iddiaları) Bakan itiraz etti, dedi ki '15 değil, 19'muş'. Sizin dediğinizi doğru olarak varsayıyorum, bu 19 yaşındaki kardeşimizi ne zaman eğittiniz de bu maden ocağının altına indirdiniz?

3-Niçin bu güne kadar muhalefetin, sivil toplum örgütlerinin, sendikaların taleplerini ciddiye almadınız? Çok mu çözülmeyecek, çok mu yapılmayacak taleplerdi? Hiç bir şey olmamış gibi, "kader' deyip bağlayacaksınız. Çok şükür hepimiz kadere inanırız. Ama ihmalinizi en kutsal değerlerimize, inançlarımıza havale etmeniz ne insanlığa, ne de inanca sığar. Bunu kabul etmeyiz."

AK PARTİLİ KADIN MİLLETVEKİLLERİNE: "HANGİ YÜZLE SOMA'YA GİTTİNİZ?"

"4- CHP araştırma önergesi verdiğinde hangi gerekçelerle reddettiniz? Hadi bırakın erkekleri, Soma'ya 20 AKP'li kadın milletvekili gitti. Siz annesiniz, merak ediyorum, nasıl ellerinizi kaldırdınız? Şu anda yaşamış olduğunuz manzara konusunda vicdanınız parçalanmıyor mu? Hangi yüzle Soma'ya gittiniz? Bunun içeriğini okumadan reddettiniz. Şimdi hiçbir şey olamamış gibi Soma'ya gidip caka satacaksınız.

5-Bakan, 9 ay önce inceleme gezisi yaptığı Soma'daki kömür ocağının "ne kadar güzel olduğunu, dünya kriterleri içinde önemli bir firma olduğunu' söyledi. Bunu hiçbir bakan söylemez. Bu senin işin değil. Sen sponsor değilsin, sen bakansın. Hangi gerekçelerle bunları söylüyorsun? Hadi söyledin, şimdi ne yapacaksın?

6-Biz iş cinayetlerinde niye Avrupa'da birinciyiz? Bu araştırılıp soruşturulmaz mı? Bunu da mı kadere bağlayacaksınız?

7-Zatı muhterem herhangi bir gazetenin başlığına ne zaman sinirlense ilk yaptığı iş, düğmeye basar, gazetenin patronunu tehdit eder. Tehditle de kalmaz, sıcağı sıcağına müfettiş gönderir. Başbakan, siz gazete patronlarına müfettiş göndermeyi akıl ediyorsunuz da, 7 bin 500 tane canın çalıştığı yere bir gün müfettiş göndermek aklınıza gelmez mi?"

"KRİZ MASASI OLUŞTURDUK"

Tekin, CHP olarak, başta Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve çalışma yaşamından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya başkanlığında genel merkezde ve Soma'da bir kriz masası oluşturduklarını kaydetti. Tekin, "Gün gün takip edilecek. Sadece ölülerimizi, canlarımızı defnetmek için değil aynı zamanda bu meselelerin sonuna kadar araştırılması, gerek hukuken, gerek idare olarak soruşturulması, araştırılması ne gerekiyorsa CHP bunu yakinen takip edecektir" dedi.

"İNSANLIĞIMIZI MI KAYBEDİYORUZ, NE OLUYOR"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tekin, Soma'da Başbakan Erdoğan'ı protesto eden bir vatandaşa Başbakanlık müşavirinin tekme atmasının ve Başbakan'ın bizzat kendisinin de yine bir vatandaşa yumruk attığı iddialarının anımsatılması üzerine şunları söyledi:

"Cemaat-hoca ilişkisi diye bir hikaye vardır hepiniz bilirsiniz. Bir ülkenin başbakanı vatandaşı dövüyorsa onun danışmanının öldürmesi lazım son derece doğaldır. Bizim bildik başbakan, ona buna edep dersi verir, ama edepsizliğin daniskasını da kendileri yaparlar. O acıyı... Biz dün oradaydık, 500-600 insandan bahsediyoruz, can bunlar. 600 insan toprağın altındayken yapılan çalışmada, o alilerin duygularını siz bir düşünün, bir empati yapın. Bunu bile hazmedemiyorsanız, siz insanlığınızı kaybetmişsiniz demektir. Bu kabul edilebilir mi? Hele kamu adına görev yapan polis kardeşlerim, siyasetçiler aymazca davranabilir, ama unutmayın siz kamu adına görev yapıyorsunuz. Elinizi vicdanınıza koyacaksınız, o ölen Mehmet'in, Ali'nin ödediği vergilerle maaşını alıyorsun. Nasıl helal edeceksin kendine onun kardeşini döverken orada? İnsanlığımızı mı kaybediyoruz, ne oluyor?"

Tekin, "Markete sığınmış... Sığınacak tabi. Ne yapacak vatandaş? Kime derdini anlatacak söyler misiniz? Kaç tane insanın öldüğünü bilmeyen bir hükümete kim ne diyecek? Kaç kişinin öldüğünü bilmeyen bir hükümete, canlarımızın ailelerinin tepkisine senin danışmanın dayak atacak, senin polisin copla dövecek. İnsaf" diye konuştu.

AYM'YE İŞ YASASI BAŞVURUSU ÇAĞRISI

"Meclis denetim yolları, bakanlar hakkında gensoru ve Meclis soruşturması düşünüyor musunuz? Bir de daha önce reddedilen önergeyi yenileme düşünceniz var mı?" sorusuna da Tekin, "Meseleler çok sıcak olduğu için çok çalışmalar var. İnşallah, umut ediyoruz şu anda toprak altında olan canlarımızı sağ kurtarabilirsek, onun mücadelesi içindeyiz. Tabi ki bütün bunlar önümüzdeki günlerde gerek parlamentoda, gerek parlamento dışında, gerekse sivil toplum örgütleriyle, sendikalarla bunlar müzakere edilecek" yanıtını verdi. CHP'nin, İş Yasasıyla ilgili Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) 9 ay önce başvuruda bulunduklarını hatırlatan Tekin, AYM'yi bu konuda ciddiyete davet ettiğini ifade etti. Tekin, "Belki AYM bu kararı önceden almış olsaydı bu meselelerin önemli bir kısmı yaşanmamış olabilirdi" dedi.

Milli mesele haline gelmiş bu olay konusunda televizyonların, gazetelerin hassasiyet içinde davranmasını isteyen Tekin, bütün Türkiye'nin "CHP ne diyecek?" diye merak ettiğini, eğer bu şekilde devam ederse, bundan sonra basın toplantılarına belki de ihtiyaç duymayacaklarını kaydetti. (ANKA)

ANKA