Güzel: Hedeflerimiz İçin Güçlü Bir Hükumet Şart

Ak Parti İstanbul 2.Bölge Milletvekili Aday Adayı Salih Güzel, Başkanlık sisteminin Türkiye’nin hedefleri açısından çok büyük önem taşıdığını söyledi.Ak Parti İstanbul 2.Bölge Milletvekili Aday Adayı ve Türk Dili ve Edebiyat Derneği Genel Koordinatörü Salih Güzel, Cumhurbaşkanlığı makamının, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile icra makamı işlevine kavuştuğunu söyledi. Bir program çekimi öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Güzel, Türkiye’nin vizyon belgesi olarak açıklanan temel hedef 2023 vizyonunun yanı sıra, 2053 misyonu ve 2071 ufkunun Türkiye’nin en büyük şansı olduğunu belirtirken, Yeni Türkiye vurgusunun özünde; “demokratik bir siyaset, müreffeh bir toplum ve öncü bir Türkiye yatıyor” dedi. Bu hedefe ulaşmak için de Cumhurbaşkanlığı makamının dinamik bir makam olması gerektiğini iddia eden Salih Güzel, Türkiye’nin ufkunun gelişmesi ve bu amaç hedeflere ulaşılmasında aktif bir misyon üstlenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 12 yıldır Başbakan olarak ve hükumet olarak verdiği hizmetlerin, daha büyük hedeflerle devam ettiğini söyledi.AK Parti İstanbul 2. Bölge Milletvekili Aday Adayı Salih Güzel şu şekilde konuştu: “Zaten Tayyip Erdoğan gibi dinamik, siyasetin kodlarını bilen ve halkla bu kadar güçlü bir bağı olan bir Cumhurbaşkanının, bu zamana görev yapan diğer Cumhurbaşkanlarımızdan çok daha aktif olması beklenmekteydi. Sürekli hareket halinde olan, ilerleyen, kalkınan, geleceğe hedefler koyabilen bir yönetim anlayışımız var. Bu hedeflerin koalisyon hükümetleriyle gerçekleşmesi mümkün değil, tecrübeyle sabit. Türkiye’nin kaybedecek zamanı yok. Halkın yönetenlerden beklentisi çok yükseldi. Hem içerdeki dinamizmini koruyan, gelişen, ilerleyen, halkın beklentilerine cevap veren bir devlet sistemi kurmak isterken, bir yandan etrafınızdaki karmaşa ortamında kendi iç istikrarınızı sağlayarak uluslararası alanda barış ve düzen inşa eden bir iradeyi ortaya koyacaksanız, sistemin hızlı kararlar alabilen bir sisteme ihtiyacınız vardır. İşte acilen Bakanlık Sistemine geçmemiz gerekliliğinin en önemli nedeni budur. İç kutuplaşmayla, parçalanmış siyasetle, korsan hükümetlerle bunların hiçbirini yapamazsınız. Tarihin size getirmiş olduğu bu fırsatları değerlendiremezsiniz."