Pek çok kardiyolojik muayenede önem taşıyan pulmoner hipertansiyon (PAH) ya da (PH), hayati risk oluşturabilen bir hastalık olarak biliniyor. Her yaştan insanı etkileyebilecek bir hastalık olan pulmoner hipertansiyon, hastaların günlük aktivitelerini yerine getirememesine yol açıyor. Sık sık nefes darlığı, çarpıntı ve yorgunluk gibi şikayetlere yol açan bu hastalık, dikkatli bir yaşam ve düzenli takipler ile kontrol altına alınabiliyor.
Akciğer tansiyonu olan kişilerin Covid-19'a yakalandıklarında zorlu bir süreç yaşayabileceklerini söyleyen Prof. Dr. Tankut Akay, bu kişileri koronavirüse yakalanmamak için çok daha dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Akciğer tansiyonuna bağlı nefes darlığı çeken ve hastalığının ilerlemesi nedeniyle tekerlekli sandalyeyle hastaneye gelen Hülya Şahiner, gördüğü tedavinin ardından evine yürüyerek gitmenin ve torununa bakabilmenin mutluluğunu yaşıyor - Hülya Şahiner: - "Umudu kesmiştim. Yürüyemiyordum şimdi torun bakıyorum" - SBÜ Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nesrin Öcal: - "Basamaklı olarak ilaçları birleştirdiğimiz bir tedavi yöntemi uyguladık. Üç ay boyunca akciğer tansiyonunu düşüren bir ilaç tedavisi yanına bir ilaç daha ekledik"
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nesrin Öcal: - "Pulmoner hipertansiyon tedavi edilmediği taktirde ortalama 2,5-3 yıl içerisinde ölümle sonuçlanmaktadır. Bu süre pek çok kanser hastasındaki beklenen sağ kalımdan düşüktür" - "Bu durumun önüne geçilebilme konusundaki en önemli nokta erken tanı ve doğru tedavidir. Tanı alamayan bir hasta, ilerleyen dönemde ileri boyutta solunum ve kalp yetmezliğiyle kaybedilebilmektedir" - "Bazı toksinler ve madde kullanımları da doğrudan akciğer tansiyonuna neden olabilir. Bunlardan en çok bilinenleri amfetamin, kokain gibi narkotik maddeler ve son yıllarda bilinçsizce kullanımı artan zayıflama haplarıdır"
Halk arasında "akciğer tansiyonu" olarak da bilinen "kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon" rahatsızlığı ameliyat edilemeyecek durumda olan 80 yaşındaki Şaziye Çetinkaya, akciğer damarlarını genişletici ilaç tedavisi ile sağlığına kavuştu - Geçen yıl şiddetli nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayeti ile hastaneye kaldırıldığı dönemde oturmakta, yürümekte ve uyumakta zorlanan Çetinkaya, tedavi sonrası günlük aktivitelerini yerine getirmeye başladı - Şaziye Çetinkaya: - "Çok iyi hissediyorum. Nefes alıyorum, çocuklarımla her yere gidiyorum. Torunlarıma da oturduğum yerden örgü örüyorum" - Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nesrin Öcal: - "Sağ ana akciğer damarındaki dev bir pıhtı nedeniyle akciğerinin tamamına yakın bir alanı hiç kanlanmıyordu. İlaç tedavisi uyguladık, ilk zamanlara göre çok daha iyi durumda olduğunu görüyoruz"
Halk arasında "akciğer tansiyonu" olarak da bilinen "kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon" rahatsızlığı ameliyat edilemeyecek durumda olan 80 yaşındaki Şaziye Çetinkaya, akciğer damarlarını genişletici ilaç tedavisi ile sağlığına kavuştu - Geçen yıl şiddetli nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayeti ile hastaneye kaldırıldığı dönemde oturmakta, yürümekte ve uyumakta zorlanan Çetinkaya, tedavi sonrası günlük aktivitelerini yerine getirmeye başladı - Şaziye Çetinkaya: - "Çok iyi hissediyorum. Nefes alıyorum, çocuklarımla her yere gidiyorum. Torunlarıma da oturduğum yerden örgü örüyorum" - Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nesrin Öcal: - "Sağ ana akciğer damarındaki dev bir pıhtı nedeniyle akciğerinin tamamına yakın bir alanı hiç kanlanmıyordu. İlaç tedavisi uyguladık, ilk zamanlara göre çok daha iyi durumda olduğunu görüyoruz"
Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahisi Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli: - "Kronik Tromboembolik Pulmoner Hipertansiyon'un (KTEPH) tedavisinde en etkin yöntem ameliyattır. Ameliyat, akciğer damarlarında ilaç tedavisiyle geçmeyen ve ölüme yol açabilen kronikleşmiş kan pıhtılarının çıkarıldığı kompleks bir cerrahidir" - "Sorun, birçok akciğer ve kalp hastalığıyla karıştırılabilir ve bu durum hastaların uzun süre KOAH, astım ve kalp kapak hastalığı gibi diğer tanılarla tedavi olmasına neden olabilir. Yanlış tanı da hastalığın ilerlemesine yol açarak ameliyat şansını engellemektedir"