Geleneksel tıpta doğal çözümler daima önemli bir rol oynamıştır. Bu çözümlerde kullanılan bitkilerden biri olan kekik, sadece yemeklere lezzet katmakla kalmıyor, aynı zamanda en güçlü doğal antibiyotiklerden biri olarak fayda sağlıyor. Limon ve sarımsaktan 30 kat daha güçlü olduğu iddia edilen kekik, hastalıklardan korunmada doğal bir koruyucu etkisi gösterir.
Pandemi sonrası herkesin gözü kulağı dünya çapında yapılan uyarılarda ve sağlıkla alakalı gelişmelerde. Özellikle yapılan bazı uyarılar, endişelerin artmasına neden oluyor. Son olarak yapılan bir araştırma da süper bakteri kriziyle ilgili tedirgin eden bir manzarayı gözler önüne serdi. Buna göre antibiyotiklere dirençli bakteriler tehlikeli derecede güçlenirken bilim insanları 2050 yılına kadar yaklaşık 40 milyon kişinin hiçbir ilaç fayda etmeyeceği için hayatını kaybedeceğini ileri sürdü.
Udi hindi, alternatif tıp alanında uzun yıllardan beri vazgeçilmez bitkiler arasında yer alıyor. Uzak Doğu Asya'dan dünyaya yayılan bu bitki adeta şifa deposu özelliği taşıyor. En çok yağ şekliyle kullanılan bu faydalı bitki, özellikle üst solunum sorunu yaşayn kişilerin bir numaralı tercihi.
Antibiyotikler tıbbi dünyada enfeksiyonlarla mücadelede hayati öneme sahip ilaçlardır. Bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde oldukça etkili olan bu ilaçlar hastalıkların hızlıca iyileşmesine katkı sağlayarak sağlığımızı korur. Ancak antibiyotiklerin bazı yan etkileri bulunur. Bunlardan biri antibiyotik kullanımına bağlı olarak ortaya çıkabilen ishaldir.Antibiyotiklere bağlı ishal,tedavinin sürecinde hastalar arasında oldukça yaygın bir durumdur ve hastaların endişe duyduğu bir yan etkidir.
Doğal gıdaların faydaları sağlık için büyük önem taşıyor. Keçiboynuzu da faydaları saymakla bitmeyen gıdaların içinde bulunuyor. Doğal antibiyotik etkisi yaratan keçiboynuzu kan temizleme, cinsel gücü artırma gibi etkiler yaratıyor. İşte keçiboynuzunun saymakla bitmeyen faydaları...
Almanya Çocuk Doktorları Birliği (BVKJ) Sözcüsü Jakob Maske, ülkede çocuklar için kullanılan antibiyotik ilaç sıkıntısı yaşandığını söyledi.
Yaşanan hava değişimleri nedeniyle enfeksiyonlarda artış meydana geldiğini belirten uzmanlar influenza virüsünde yanlış tedavi yöntemi izlendiğini belirtiyor. Diğer hastalıklarla karıştırılmaması gerekilen influenza virüsünün belirtileri hakkında uyarıyor.
Bilinçsizce kullanılan ilaçlar birçok yan etkiye sebep olabiliyor. Toplumda en ufak hastalıkta kullanılan antibiyotiklerin sağlık için oluşturduğu riskler hakkında uyarılarda bulunuluyor. Uzmanlar 5 yıl sonra artabilecek ölüm oranlarında antibiyotiğe karşı uyarıyor.
Pedikür ve manikür çok daha bakımlı bir görünüm sağlıyor. Ancak bilinmeyen yerlerde yapılan bu tarz uygulamalar mantar, enfeksiyon gibi riskli durumlara neden olabiliyor. Yaptırdığı pedikür nedeniyle ayak parmağını kaybeden bir kadın yaşadıklarını anlattı.
Amerika'da giderek yayılan enfeksiyon salgınını 1 kişinin ölümüne sebep olduktan sonra uzmanlar tarafından kritik uyarılar yapıldı. Giderek artan enfeksiyon salgınıyla kullanılan reçetesiz göz damlalarının bağlantılı olduğu tespit edildi.
Vücudumuzda zaman zaman değişimler yaşanabiliyor. Yediklerimiz, giydiklerimiz ve hava koşulları gibi etkenler vücut kokularına neden olabiliyor. Bu kokuların uzun süredir devam etmesi kanser hakkında uyarıyor. Uzmanlar dikkat etmeniz gereken kokuları belirterek vücudunuzdaki bazı kokuların oldukça tehlikeli olduğunu paylaştı.
Sofraların vazgeçilmezi olan tavukla ilgili ortaya atılan bir iddia endişelendirdi. Tüketenlerin sağlığını olumsuz etkileyeceği konusunda uyarıda bulunulan iddiaya göre antibiyotikli ve hormonlu civcivler büyütülüp piyasaya sürülüyor. Onkoloji Uzmanı Doktor Yavuz Dizdar "Tavuk değil, civciv yiyoruz" derken yiyenlerin dizlerinde sorunların ortaya çıkabileceğine dikkat çekti. Şimdi vatandaşlar satın aldıkları tavuğun sağlıklı mı yoksa sağlıksız mı olduğunun nasıl anlaşılacağı araştırılıyor.
Kış aylarında artış gösteren hastalıklardan korunmak için çeşitli yöntemler deneniyor. Hastalıklara karşı kimyasal ürünler kullanmak yerine doğal gıdaları tercih edenler kişiler farklı kür tariflerini araştırıyor. İlginç kürler arasında bulunan soğan ve bal karışımının faydaları saymakla bitmiyor. Öksürükten kansere kadar birçok sağlık sorununa katkı sağlıyor.
Kış aylarının gelmesiyle soğuk algınlığı, enfeksiyon riski de arttı. Kış aylarında hasta olmaktan korunmak için soğukta kalmamaya, uykuya ve beslenmeye çok dikkat etmek gerekiyor. Bazı gıdalar, zengin içerikleriyle hem soğuktan koruyor hem de hastalıklardan eser bırakmıyor.
Gereksiz antibiyotik kullanımı korkunç boyutlara ulaştı. Uzmanlar özellikle 5 yaş altı çocuklar için hayati risk oluşturduğunun altını çizdi. Dünyayı bekleyen yeni kabuslardan birinin antimikrobiyal direnç olduğu uzun zamandır konuşuluyordu. Her yıl dünyada 700 bin kişi antibiyotik direnci yüzünden hayatını kaybediyor. Her 5 ölümden biri 5 yaş altındaki çocuklarda görülüyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, antibiyotiklerin gereksiz yere kullanımına ilişkin uyarıda bulundu. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Bakan Koca, "İleride sizi koruyacak silahı, doktorunuz zorunlu görmedikçe, yeri ve zamanı gelmeden kullanmayın" dedi.
Global anlamda çok büyük bir sorun olan ve gelecek için de çok daha büyük riskler barındıran antimikrobiyal direnç konusuna dikkat çekmek amacıyla Dünya Antimikrobiyal Farkındalık Haftası (DAFH), kapsamında farklı platformlarda çalışmalar sürdürülüyor. Antibiyotiklerin insanlık için en büyük buluşlardan biri olmakla birlikte gelinen noktada durumun hem bugün hem de gelecek için tehlikeli boyuta ulaştı.
Soğan doğal antibiyotik olarak görülüyor. Her yemeğin olmazsa olmazı olan soğan vücuda kuvvet sağlıyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Soğanın faydasını duyanlar oldukça şaşırıyor. Özellikle kışın görülen hastalıklar için soğan vazgeçilmez nimetler arasında bulunuyor. Yatak odasında baş ucunuza koyacağınız soğanın etkileri ise fark yaratıyor.
Sağlık için ilaçların yanı sıra birçok farklı çözüm yolu bulunuyor. Doğal tedavileri tercih eden kişiler ilacın yerine geçebilecek tedavi yöntemleri arıyorlar. Eski zamanlarda kullanılan bazı tedaviler günümüzde de kullanılmaya devam edebiliyor. Birinci Dünya Savaşı askerlerinin yaralarını iyileştirmek için kullandıkları yöntem son günlerde giderek artmaya başladı.
Boğazımız kaşınmaya başladığında ilk olarak hastalanmaktan korkmaya başlarız. İster geniz akıntısı olan ister toz kaçmış olsun öksürük başladığı zaman hızlı şekilde harekete geçmek gerekir. Öksürük üst solunum yollarını kaplayan hücrelerin iltihaplanmasına da yol açabilir. Soğuk algınlığı ve gripten kaynaklananlar gibi birçok öksürük kendi kendine geçer. Sizinki daha ciddi bir tıbbi durumdan geliyorsa, tedavi için bir şeyler yapma zamanınız gelmiş olabilir.
Severek yediğimiz yiyecekler sağlığımız için oldukça riskli durumlar oluşturabiliyor. Özellikle marketlerde satılan paketlenmiş gıdaların zararları saymakla bitmiyor. Ancak bu zararlar sadece paketlenmiş gıdalarda değil raflarda satılan tavuklarda da bulunuyor. Araştırmalara göre market tavukları tam bir mikrop yuvası.
Sarımsak yemeklerin vazgeçilmez lezzetleri arasında bulunuyor. Keskin kokusuna rağmen oldukça sevilen sarımsağın faydaları saymakla bitmiyor. Ancak yemek yaparken uygulanan bazı hatalar sarımsağın vitaminini alıp götürüyor. Sarımsaktan maksimum derecede vitamin almak istiyorsanız aşağıda bulunan yöntemi deneyebilirsiniz.
Kulak çınlaması en sık rastlanan günlük rahatsızlıklar arasında bulunuyor. Oldukça sık rastlandığı ve kolayca geçtiği için görmezden gelinin kulak çınlamaları tehlikeli olabiliyor. Michelle Francis yaşadığı kulak çınlamasını sinüs enfeksiyonu sandı ancak yapılan testler sonucunda beyninde tümör olduğu anlaşıldı.
Uzmanlar antibiyotik kullanımları hakkında uyarılarda bulunuyor. Antibiyotik kullanımı son yıllarda azalsa da önceki yıllarda oldukça fazla kullanılıyordu. Yapılan araştırmalar çocukken antibiyotik kullananların çeşitli hastalıkları geçirme riskinin daha yüksek olduğunu buldu.
Sağlık konusunda birçok farklı öneri ve fikir bulunuyor. Bu fikirler artık hayatımıza yerleşip alışkınlık olmuş olsa da birçoğu doğru değil. Dr Sara Kayat, doğru olarak bildiğimiz ama doğrulunun kanıtlanmamış olan bilgileri paylaşarak rahatlamanız gerektiğini belirtti.
Bir süredir bilim dünyasının gündeminde olan dirençli bakterilerle ilgili yeni bir gelişme yaşandı. ABD’de tedavilere dirençli olan bakterilerle mücadelede kullanılabilen yeni bir ilacın geliştirildiği açıklandı. İlaçta yer alan fabimisin bileşiğinin laboratuvar deneylerinde zatürree ve idrar yolu enfeksiyonlu farelerdeki dirençli bakterilerde etkili olduğu belirtildi.
Dünyayı bekleyen en büyük sağlık sorunlarından biri olarak gösterilen antibiyotik direncinde Türkiye ikinci sırada. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ender Yarsan, dünyada her 45 saniyede 1 kişinin antibiyotik dirençli bakterilerden kaynaklanan enfeksiyon sonucu öldüğünü belirterek, "Türkiye, OECD verilerine göre antibiyotik direnci ile ilgili dünyada 2'nci sırada. 2050'de tüm dünyada 1 yılda hayatını kaybedecek insan sayısı, 10 milyon olarak belirlenmiş" dedi.
Sağlıklı beslenmek hem daha zinde olmamızı sağlıyor hem de birçok hastalıktan koruyor. Hastalıklardan korunmak adına bazı özel karışımlar bulunuyor. Bu karışımlar arasında yer alan altın karışımın faydaları saymakla bitmiyor. Her derde deva oluyor.
Hastalıklara karşı alınması gereken en önemli tedbir öncelikle sağlıklı bir beslenme ve düzenli bir yaşam tarzını benimsemektir. Uykunuz düzenli, sigara ve alkol de kullanmıyorsanız hastalıklar size kolay kolay uğramaz. Ancak bunlardan biri veya birkaçını yapıyorsanız hastalanmanız kaçınılmazdır. Başta enfeksiyonlar olmak üzere hastalıklara karşı ilaç kullanmadan önce etkisi antibiyotik kadar kuvvetli olabilecek bitkileri denemeye ne dersiniz?
Bir süredir gündemde olan ve hayvanlar arasında hızla yayınlan süper bakteri ile ilgili araştırmalardan korkutucu bir sonuç ortaya çıktı. Danimarka’da yapılan çalışmanın sonuçlarına göre; tehlikeli bir süper bakteri türünün domuzlardan insanlara yayılabileceğine dair kanıtlar elde etti.
Öpüşmek çiftleri mutlu etmekle kalmıyor sevgi ve güven duygusunu da güçlendiriyor. Ayrıca bu romantik eylemin insan vücuduna, muhtemelen daha önce duymadığınız birçok faydası bulunuyor. Uzmanlar, her sabah eşini öperek uğurlayanların, diğerlerine göre 5 yıl daha fazla yaşadığını ifade ediyor.
Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Sanmak, antibiyotiklerin ağrı kesici ve ateş düşürücü olmadığını ve yanlış kullanımında sağlıkta ciddi zararlara yol açabileceği uyarısında bulundu. Şu ana kadar üretilen 100’den fazla antibiyotiğin pek çoğuna mikroplar direnç geliştirmiş durumda olduğunu, bu dirençli mikroplardan dolayı 2050 yılına kadar tüm dünyada 10 milyon kişinin öleceği tahmin edilmekte olduğunu öne sürdü.
Antibiyotik, bulaşıcı hastalıklara karşı hastane kontrolünde yapılan testler sonucunda doktor tarafından verilen bir ilaç türüdür. Virüslerin neden olduğu grip, soğuk algınlığı gibi hastalıkların tedavisinde etkili olmazlar. Yıllar boyunca bilinçsiz kullanılan antibiyotik kullanımı son yapılan araştırmalara göre yarı oranda azalma gösterdi.
Anne adaylarının gebelik sürecinde en çok endişe ettiği konuların başında mevsimsel enfeksiyonlara bağlı ilaç kullanımı geliyor. Hamilelik döneminde geçirilen hastalıklar, beslenme düzeni gibi etkenler bebek sağlığı üzerinde önemli rol oynarken, ağrı kesici kullanımı ise kafa karışıklığa neden oluyor. Yapılan araştırmalar ise bazı ilaç gruplarının doktor kontrolünde alınabileceğini gösteriyor.
Antibiyotiklere dirençli bakterilerin neden olduğu enfeksiyonlarla ilgili bugüne kadar yapılan en kapsamlı araştırmanın sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre 2019 yılında dünyada 1,2 milyondan fazla kişi, bu bakterilerin neden olduğu enfeksiyonlar sonucu hayatın kaybetti.
Gastronomi alanında köklü geçmişe sahip Şanlıurfa'nın soğan kebabı, özellikle kış aylarında "şifa deposu" olarak sofralara lezzet katıyor
ABD’de yeni yapılan bir çalışma antibiyotik kullanımının ne kadar ölümcül hale geldiğini gözler önüne serdi. Bilim insanları dünyadaki bir numaralı ölüm nedeni olarak antimikrobiyal direnci gösterirken, sadece 2019 yılında bu nedenle 1,2 milyonu aşkın kişinin hayatını kaybettiğini belirtiyor. Dünyada antimikrobiyal direnç (AMR) yüzünden günde 3 bin 500 kişinin öldüğü tahmin ediliyor. Bilim insanları bu konuda hemen harekete geçilmemesi durumunda sonuçlarının felaket olacağını söylüyor.
Antibiyotikler bakteriyel enfeksiyonların tedavisi için oldukça önemli ilaçlardır. Ancak gereksiz ve kontrolsüz şekilde kullanılması insan vücudunda dirençli bakterilerin oluşmasına neden olduğundan sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle ve gelecek nesillerde antibiyotik ilaçların etkinliğinin aktarılabilmesi için bilinçli şekilde kullanılması önem taşır.
Reçetesiz antibiyotik satışının kabahat olduğuna dikkat çeken Yargıtay 19. Ceza Dairesi, eczacıya reçetesiz her satış için idari para cezası verilmesi gerektiğine hükmetti.
Dünya Sağlık Örgütü bir açıklama yaparak en az koronavirüsü salgını kadar tehlikeli bir durumu gündeme getirdi. DSÖ, yanlış antibiyotik kullanımı dolayısıyla antibiyotiklere dayanıklı bakterilerin arttığını ve şu ana kadar üretilen 43 antibiyotikten hiçbirinin bu süper bakterilere etkisi olmadığını duyurdu.
Havaların soğumasıyla sık görülen alt ve üst solunum yolu enfeksiyonlarında antibiyotik tedavisinin hastalığın türüne göre uygulanması ve gereksiz kullanımlardan kaçınılması gerektiği belirtildi.
Doğumdan sonraki ilk bir yıl içinde antibiyotik verilen bebeklerin, daha sonraki yıllarda astım olma risklerinin artabileceği bildirildi.
Gripten korunmanın en etkili yolunun grip aşısı yaptırmak olduğu artık çok iyi biliniyor. Özellikle de yaşlıların, astım, KOAH, kalp yetersizliği, diyabet ve böbrek hastalarının her yıl mutlaka grip aşısı olmaları gerekiyor. Bu aşı daha çok ekim ve kasım aylarında yapılıyor olsa da, aşı için geç kalmış da sayılmazsınız, çünkü grip salgını henüz başlamadı.
Sekiz hafta kullanılan bir antibiyotiğin filhastalığına iyi geldiği bildirildi.
Kalp krizi geçirenlerde görülen bakteriye karşı antibiyotik kullanımının, kalp krizi riskini azaltmadığı bildirildi.
Kişilerin antibiyotik ve antibiyotik kullanımına ilişkin bilgi düzeylerini incelemek amacıyla Ege Üniversitesi (EÜ) Hemşirelik Yüksekokulu Hemşirelik Esasları Anabilim Dalı ve Psikiyatri Hemşireliği Anabilim Dalı işbirliğiyle gerçekleştirilen bir araştırma, kişilerin antibiyotik grubu ilaçları bilinçli olarak kullandığını ortaya çıkardı.
Ülkemizde gereksiz ve yanlış tüketilen ilaçların başında antibiyotikler geliyor. Biraz ateşimiz çıktığında... boğazımız ağrıdığında... grip olduğumuzu sandığımızda... hemen antibiyotiklere sarılmaz mıyız ? Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta antibiyotik kullanımını Mynet okurları için derledi.
Bu sene kışın geç başlaması üst solunum yolu enfeksiyonlarını azaltırken, antibiyotik tüketimini de düşürdü.
Yaz aylarının sonunda kendini belli eden solunum yolu enfeksiyonlarına karşı uzmanlar uyarıyor. Bu hastalıklara karşı ilk tedavinin antibiyotik olduğunu düşünen insanların yanlış yol izlediklerini belirten hekimler, hastalık ne olursa olsun doktor kontrolünde antibiyotik kullanılması gerektiğini belirttiler.
Kış mevsiminin kendini iyice hissettirmeye başladığı şu günlerde, uzmanlar soğuk algınlıklarına karşı vatandaşları uyarararak, bazı önerilerde bulundu. Uzmanlar, antibiyotik kullanımının soğuk algınlığının düzelmesine etkisi olmadığını belirterek, vatandaşların ancak 7 ile 10 günden uzun süren ve ateşle seyreden bir tablo olduğunda hekime müracaat ederek, bu durumda antibiyotik almalarını öneriyor.
Kış mevsiminin en bulaşıcı virüs hastalığı olan gribin tedavisinde kesinlikle antibiyotik kullanılmaması gerektiği bildirildi.
Doktorlar, Türkiye'de bilinçsiz ilaç tüketiminin yaygın olduğunu ve bunu önlemeye yönelik çalışmaların yapılmasının zorunlu olduğunu belirtiyorlar.
Türk halkı en çok antibiyotik tüketiyor. Bu yılın 8 ayında en çok tüketilen ilaçlar arasında antibiyotikler birinci sırada yer alırken, bunu sırasıyla romatizma, ağrı kesici, soğuk algınlığı ve öksürük ilaçları izledi.
İngiltere'de yapılan araştırmalara göre, yılda 10 bin kişi, yanlış dozda ilaç kullanımı ve ilaçların olumsuz yan etkileri nedeniyle hayatını kaybediyor.
Diş hekimliğinde gereksiz antibiyotik kullanımının ciddi sorun olarak ortaya çıktığını belirten Prof. Dr. Şükrü Kandemir, "Diş eti hastalıkları başta olmak üzere diş hekimliği ile ilgili tüm rahatsızlıklarda gereksiz antibiyotik kullanımı batı ülkelerinin de sorunudur. Batı ülkelerinde diş ve diş eti ile ilgili hastalıklar için verilen antibiyotiğin yüzde 50'sinin gereksiz olduğu belirtilmektedir. Bizim ülkemizde bu oran yüzde 70'lere ulaşmaktadır" dedi.