Günlük hayatta dikkat ve konsantrasyonun arttırılması, hem yetişkinler hem de çocuklar için önemli bir konudur. Beslenmenin bu konudaki rolünün üzerinde fazlaca duruluyor. Dikkat ve konsantrasyonu güçlendirmek isteyenler için mutlaka tüketilmesi gereken besinleri haberimizde derledik.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu rahatsızlığı daha çok küçük yaşlardaki çocuklarda rastlanılan ve nörogelişimsel düzeylerini etkileyen önemli bir rahatsızlık olarak bilinmektedir. Bu rahatsızlık çoğunlukla erken dönemde teşhis edilebilmekte ve ona göre tedavisi yapılabilmektedir. Zamanında müdahale edilmediğinde ise bu durum ileri yaşlara kadar taşınabilir ve daha ciddi problemlere yol açabilir. Peki, çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu nedir, nasıl anlaşılır?
Aileler hareketli çocuklarına ‘hiperaktif’, ders dinlemeyen çocuklarına ise ‘Dikkat eksikliği var’ deyip geçiyor. Ancak gerçekte dikkat eksikliği ve hiperaktivite çok farklı belirtilerle karşımıza çıkıyor. Dikkat eksikliği ile başlayan durum tedavi edilmezse bazı kaynaklara göre süreç şizofreniye kadar uzanıyor. Uzmanlar ise dikkat eksikliği ile başlayan süreci anlattı.
Çocuk ve ergende, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun 3 farklı eksen üzerinde değerlendirildiğini söyleyen Uzman Klinig Psikolog Aylin Özeren, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu belirtileri ve tedavi yöntemlerini anlattı.
İlk bulguları çocukluk çağında gözlenen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tedavi edilmezse kişinin tüm yaşamını etkiliyor. Dikkat eksikliğinin çocuklarda odaklanma yeteneğini etkilediğini belirten Uzman Klinik Psikolog Merve Öz, özellikle içinde bulunduğumuz şu dönem için çocukların dikkat sürelerini artırmaya yönelik 8 öneri verdi.
Çocuklar yapıları gereği bir konuya odaklanmakta zorlanabilir, ders dinlemek, resim yapmak veya uyumaya çalışmak onlara sıkıcı gelebilir. Ancak bu durum çok sık yaşanıyor, çocuğun eğitim hayatını ve çevresiyle iletişimini etkiliyorsa acilen önlem almak gerekmektedir.
Çocuk, genç, yetişkin fark etmeksizin pek çok kişide gözlenebilen dikkat eksikliği sorunu yani odaklanma güçlüğü, kişilerin bazen derslerinde bazense işlerinde başarısız olmalarına neden olur. Bu sebeple dikkat eksikliğine ne iyi gelir diye araştırma yapılarak konunun çözülmesi için yöntemler aranır. Başarısızlığı ortadan kaldırarak daha sağlıklı bir yaşam geçirmek için önem taşıyan dikkat sorunu nasıl çözülür? Dikkat toplamak için neler yapmak gerekir? İşte 9 farklı dikkat toplama önerisi....
Pasif dikkat eksikliği, küçük çocuklarda sık rastlanılan bir durumdur. Yapmaları gereken işte odaklanamadıkları için daha az verim alırlar. Peki pasif dikkat eksikliğinin semptomları nelerdir? Tüm merak ettikleriniz bu yazımızda sizlerle!
Çağımızda dikkat eksikliği özellikle genç kesimde sıklıkla görülse de her yaştan insanları etkilemekte. Bunun nedenlerinin başında teknoloji çağına girilmesiyle birlikte bilgisayar ve telefon kullanımın artması geliyor. Bulunulan yerde dikkat dağıtıcı nesnelerin olması da bu durumu tetikleyen faktörler arasında.
Daha çok çocuklarda görüldüğü zannedilen Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) yetişkinlerde %4 oranında görülüyor. Hızlı duygusal iniş çıkışlar, aşırı hareketlilik, yerinde duramama, bir işe uzun süre konsantre olamama – odaklanamama, zamanı iyi değerlendirememe, çok konuşma, trafikte kurallara uymakta zorlanma şeklindeki davranışlar DEHB habercisi olabilir. Kişinin yaşamını akademik - mesleki, sosyal ve duygusal olarak etkileyen DEHB, tedavi edilebiliyor.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Doç. Dr. İbrahim Durukan: - "Öğretmenler, hiperaktivite bozukluğu olan öğrencilerine yardım etmeye her zaman hazır olduklarını hissettirmelidir. Öğrenciye verilen ödevlerin basit, açık ve anlaşılır olmasına özen gösterilmelidir. Sınıfta ön sıralara ve sakin bir öğrencinin yanına oturtularak sık sık göz teması kurulmalıdır" - "Çantasını belli bir süre ebeveyninin gözetiminde hazırlayarak nasıl yapması gerektiğini öğrenmelidir. Ağlayarak istediği yaptırmaya çalıştığında kısa süreli sarılma ve ilgiyle yaklaşıp istediği şeyi neden alamayacağı açık olarak söylenmelidir. Ödevini yaptığında takdir edilmelidir"
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) riskini artıran genetik varyasyonlar belirlendi
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, özellikle çocukluk döneminde görülen bir nörogelişimsel bozukluk olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle dikkat problemleri ve aşırı hareketliliğin hakim olduğu bu durum, bilinenin aksine, yalnızca çocuk ve ergenlerde değil, yetişkinlerde de görülebiliyor.
AK Parti, down sendromu, otizm spektrum bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ile özgül öğrenme güçlüğünün Türkiye'deki yaygınlığının incelenmesi ve önlemlerin alınması amacıyla Meclis araştırması açılmasını talep etti
Başkentte faaliyet gösteren bir merkez, özel çocukları yoga ve duyu bütünleme terapileriyle yaşama hazırlıyor - Merkezde, 0-18 yaş arası down sendromlu, otizm spektrum bozukluğu, dikkat eksikliği, özgül öğrenme yetersizliği bulunan çocuklara yoga ve duyu bütünleme terapisi uygulanıyor - Çocuk Gelişimi Uzmanı Nilgün Pekçağlayan: - "Yoga çocukların hayata katılımlarını, vücut farkındalıklarını ve diğer kişilerle olan ilişkilerini arttırmada çok faydalı oluyor"
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Durukan: - "Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun en önemli nedeni, genetik yatkınlıktır" - "Elde edilen veriler ve gözlemlere dayanarak dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu tanısı konulur. Tanı konulduktan sonra ailelerin durumu kabullenmemesi sık rastlanan bir durumdur. Bunu önlemek için ilgili hekimin aileyi hastalığın nedenleri ve doğası, tedavi süreci ve gidişat hakkında bilgilendirmesi oldukça yararlı olmaktadır" - "Tanı konulduktan sonra anne babalar, çocuklarına karşı kararlı ve tutarlı olmalılar. Çocuklarına mutlaka net sınırlar konmalıdır"
İki haftalık sömestr tatilinin ardından çocuklarda okula uyum süreci bir hafta sürebilir. Uyku, beslenme ve ders çalışma düzeninin rutin hale dönüşmesi, alınacak bazı önlemlerle mümkün. Bu sürecin uzamasının çözülememiş sorunların habercisi olabileceğini belirten uzmanlara göre, ayrılma kaygısı, sosyal fobi, dikkat eksikliği ve öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklar, uzun bir aradan sonra tekrar evden aileden uzaklaşmakta zorlanırlar, okula karşı isteksizlik, korku ve okul fobisi yaşayabilirler.
Dikkat eksikliği yaşayan çocukların Süperman, Batman, Örümcek Adam kostümü giyerek ders çalışması odaklanmalarını artırıyor.
”Koltukların üzerinden inmiyor, kapılara tırmanıyor!”, “Derslerine hiç dikkatini vermiyor, okul eşyalarını hep kaybediyor!”… Çocuklarda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’na işaret eden bu tür davranışlardan pek çok anne baba muzdarip. İstatistikler de dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu sorunun hızla yaygınlaştığını gösteriyor.
Psikolog Aslı Kızıltoprak Tuna, hiperaktivite ve dikkat eksikliğinin 100 çocuktan beşini etkilediğini söyledi.
Geçmiş yıllarda sadece çocuklarda görüldüğü düşünülen Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu’nun (DEHB) erişkinlik döneminde de devam ettiği belirtildi.
Dikkat Eksikliği Sendromu çocuğun, yaşamının her anını etkileyen nörobiyolojik bir bozukluktur.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olan çocuklara yönelik hazırladığı proje 14 pilot ilde uygulanıyor. Proje, Samsun'da Ticaret ve Sanayi Odası İlköğretim Okulu'nda uygulanmaya başlandı.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun, okul çağı çocuklarında yaklaşık yüzde 5 oranında görüldüğünü açıklayan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Eyüp Sabri Ercan, bu rahatsızlığın önemli bir toplum sağlığı sorunu olduğunu söyledi.
Çocuğun, yaşamının her anını etkileyen nörobiyolojik bir bozukluktur.
ABD'de yayılan bir araştırma, televizyon izlemenin küçük çocuklarda dikkat bozukluğuna yol açtığını ortaya koydu. Seattle'daki Çocuk Hastanesi ve Bölge Tıp Merkezi'nin yürüttüğü araştırma, okul öncesi dönemde çocukların günde televizyon izledikleri her saatin gelecek yaşamlarında yüzde 10'luk bir dikkat dağılımına neden olduğunu gösterdi.
Çocuğun, yaşamının her anını etkileyen nörobiyolojik bir bozukluktur. Çocukların %5 inde. Erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 3 kez daha fazla. Her sınıfta ortalama bir ya da iki öğrencide