Gazlı içecek, kahve ve çay gibi içecekler tüm dünyada yaygın olarak tüketiliyor. Galway Üniversitesi ve McMaster Üniversitesi tarafından yürütülen küresel bir araştırma girişiminin son bulguları, içecek seçimlerinin felç riski üzerindeki etkisini ortaya koydu.
10 küp şekeri aynı anda yemek kulağa neredeyse imkansız gibi geliyor ama bir içeceğin içinde olunca şekerin miktarı umursanmadan tüketilebiliyor. Bu içecekleri sıklıkla tüketen kişilerin vücuduna gereğinden oldukça fazla şeker girişi olması sebebiyle birçok hastalığın görülme riski artıyor. Bu içeceklerden özellikle de soğuk çay ve gazlı içecekler tam bir 'şeker bombası' niteliğinde.
Saç dökülmesi, birçok insanın endişe duyduğu bir konudur. Özellikle erkeklerin muzdarip olduğu saç dökülmesi kelleşmeye kadar gidebilmektedir. Yapılan araştırmalara göre bazı içecekler saç sağlığını olumsuz etkileyebilecek bileşenler içerdiğinden dolayı kelleşme riskini yüzde 42'ye kadar artırabilir. İşte detaylar...
Ramazan sofralarında su ihtiyacını asitli içeceklerle gidermenin daha tehlikeli durumlara yol açtığını söyleyen Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral, “İftar sofralarındaki asitli içecekler, şeker ve vücuda zarar veren maddelerle dolu. Düzenli tüketimi diyabet riskinin artırır, kalp ritmini bozar. Ayrıca çabuk doymaya, gaz ve şişkinliğe neden olur” uyarısında bulundu.
7 Ekim'de başlayan İsrail-Filistin çatışması sonrası İsrail'e destek veren firmalar için dünya çapında boykot çağrısı yapılmıştı. Türkiye'de de bu çağrı bazı yerlerde karşılık gördü. Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl, "Gazlı içeceklerin satışı yüzde 20 civarı düştü. Bu oranı marketler, lokantalar ve otelleri dahil ederek söylüyorum. Restoran ve lokantalarda gazlı içecek satışları yüzde 50'den fazla azaldı." ifadelerini kullandı.
Her sofrada bulunan ancak sağlığımızı olumsuz etkileyebilecek bazı besinler vardır. Şeker, beyindeki dopamin seviyelerini artırarak bağımlılığa yol açabilir ve uzun vadede beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. İşlenmiş gıdalar ise yüksek fruktozlu mısır şurubu ve trans yağlar gibi zararlı bileşenler içerir. Bu tür gıdaların aşırı tüketimi obezite ve beyin sağlığı üzerinde negatif etkilere yol açabilir.
Uzun yaşamın sırrı tarih boyunca merak edilen ve araştırılan bir konu olmuştur. Yediğimiz yiyeceklerden, günlük alışkanlıklarımıza kadar birçok etken yaşamı doğrudan etkileyebiliyor. Japon beslenme uzmanı 86 yaşındaki kanseri atlatan annesinin ve 98 yaşındaki teyzesinin yaşını vurgulayarak asla yemedikleri yiyecekleri sıraladı. İşte o besinler
Saç dökülmesi birçok erkeğin en çok dert ettiği konular arasında yer alıyor. Saç dökülmesini önlemek için çeşitli yöntemler aranıyor. Genetik, stres ve yaşa bağlı olarak dökülen saçlar zararlı yaşam alışkanlıklarından da oldukça etkiliyor. Sık sık içtiğimiz bazı içeceklerin kellik riskini artırdığını öğrenildi.
Tüketilen yiyecek ve içeceklerin sağlık üzerinde olumlu etkileri bulunuyor. Bazı yiyecekler bağışıklığı güçlendirir ve sağlığa iyi gelirken bazıları ise çeşitli hastalıklara sebebiyet veriyor. Örneğin düzeli olarak şeker içeren besinleri tüketmek beyniniz ve bilişsel sağlığınızla ilgili komplikasyonlara yol açıyor. Aynı zamanda bazı besinler, felç riskini artırıyor.
Yemeklerin yanında sıklıkla içtiğimiz içecekler sağlığımızı tehlikeye atabiliyor. Özellikle gazlı ve diyet içecekler çok ciddi hastalıkların oluşmasına neden olabiliyor. Uzmanlar gazlı içecekleri içenleri ölümcül hastalıkların riski hakkında uyarıyor.
Asitli içecekler, karbondioksit ile gazlandırılmış olan aromalı içeceklerdir. 1 bardak asitli içecekte ortalama 10-15 adet küp şeker bulunuyor. Ayrıca içerisinde birden fazla kimyasal madde barındırıyor. Asitli içecek tüketiminin başta obezite olmak üzere birçok hastalığa neden oluyor. Sizde asitli içeceklerden vazgeçemeyenlerden misiniz? Zararlarını öğrendiğinizde asitli içeceklerden uzak duracaksınız.
Kanser çağımızın en tehlikeli hastalıkları arasında yer alıyor. Sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam nedeniyle her geçen kansere yakalan insan sayısında artış görülüyor. Tehlikesiz görüp severek yediğiniz besinler kansere yakalanma riskinizi artırıyor. Uzmanlar hazır gıdalar hakkında uyarılarda bulunuyor.
Kış aylarında sofralarda tadı, kokusu ve aromasıyla damaklarda eşsiz bir tat bırakan coğrafi işaretli Bodrum mandalinası, yazın da yeşil halde toplanarak içecekler, dondurma ve lokum başta olmak üzere birçok üründe kullanılıyor - Mandalina üreticisi Erman Aras: - "Mandalinanın yeşili en değerli formudur. Bodrum için bu kadar değerli bir ürünü bence herkesin tanıması ve bütün işletmelerin de bunu kullanması gerekir"