Küresel ısınma, kara, deniz ve havada ölçülen sıcaklığın ortalamadan daha yüksek olduğu durumlara verilen addır.
Atmosfere salınan sera gazları, küresel ısınmanın başlıca etkenleri içerisinde yer alır. Petrol gibi insan kaynaklı doğaya zararlı etkenlerden tetiklenen küresel ısınmanın en bilinen sonuçlarından biri kuraklık ve çölleşmedir.
Meterolojiyi ve doğal afetleri doğrudan etkileyen küresel ısınmadan ilk olarak 1992 yılında Rio Dünya Zirvesi'nde bahsedilmiştir.
Ekosistemin değişmesine ve buna bağlı olarak birçok hayvan neslinin tükenme eşiğine gelmesine sebep olan küresel ısınmanın, vektörlerin yaşam alanlarının değişmesine sebep olarak bulaşıcı hastalıkların artışına yol açtığı da bilinmektedir.
Ozon tabakası, karbondioksit ve sera gazı gibi küresel ısınmaya sebep olan unsurlar dolayısıyla incelerek Güneş'in sağlığa ve özellikle cilde büyük zararları olan ultroviyole ışınlarının yeryüzüne daha fazla yansımasına sebep olur.
Küresel ısınma Kangal cinsinin fiziki yapısını bozdu. Artan hava sıcakları boz porselen rengi ile bilinen dünyaca ünlü Kangal köpeklerinin renginin sararmasına neden oldu. Ayrıca, soğuk havalarda kalın kürkleriyle kendilerini koruyan Kangal köpeklerinin tüy oranları da incelmeye başladı.
Hakkari’nin Cilo Dağları’nda bulunan buzullar son 30 yılda yüzde 50 alan kaybetti. Cumhurbaşkanlığı kararı ile 4 yıl önce 'milli park' ilan edilen Hakkari'nin 4 bin 135 rakımlı Cilo Dağları'nda bulunan buzullar, her geçen yıl küresel ısınma nedeniyle eriyor. Yıllar önce yer yer 200 metreyi aşan dikey buzul tabakaları şu an 50 metreye kadar düşmesi endişelendiriyor. Uzmanlar çözüm için İtalya örneği verdi. İşte detaylar…
Çok da uzak olmayan bir gelecekte kendimizi Türkiye'deyken Mısır'dan farksız hissedebiliriz! Sebebi ise uzmanların her fırsatta dikkat çekip önlem alınması konusunda uyarılarda bulunduğu küresel ısınma. Dr. İlker Eroğlu, sıcak alanın kuzeye daha fazla yayıldığını belirtti. Eroğlu Türkiye'nin Mısır'la aynı iklim özelliği taşımaması için yapılması gerekenleri de sıraladı.
Prof. Dr. İzzet Akça "Çalışmalar, sıcaklığın yıllık ortalama 1 derece artmasıyla belirli böcek türlerinin nesil sayısının 2-3 kat arttığını göstermekte. Bu artış böceklerin çeşidine bağlı olarak yüzde 20 -30 civarında ürünlere zarar verme potansiyeline sahip" dedi. "Küresel ısınmayla farklı bölgelere yayılan zararlı böcek türleri ortaya çıkmakta" diyen Akça, kahverengi kokarca böceğini örnek verip önceden Türkiye'de görülmeyen türün 2017'de Gürcistan'dan girdiğini ve istilacı olduğunu söyledi.
Bilim insanları, küresel sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmasının hızla kaçınılmaz hale geldiğini belirterek, bu sınır aşımının büyüklüğünü ve süresini en aza indirmenin kritik önemde olduğuna dikkati çekti. İklim Biliminde 10 Yeni Öngörü raporunda, dağ buzullarının kaybının hızlandığını belirtilerek iklim risklerinin bulunduğu bölgelerde "insan hareketsizliğinin" arttığı da kaydedildi.
Türkiye Dağcılık Federasyonu (TDF) Başkanı Prof. Dr. Ersan Başar, küresel ısınma nedeniyle Türkiye'de olduğu gibi dünyada da binlerce yıl var olan dağların zirvelerindeki buzulların hızla eridiğini söyledi. Dağcıların zirve tırmanışlarında bunu çok açık ve net gözlemlediklerini belirten Prof. Dr. Başar, "Küresel ısınma ile ilgili acil önlemler almamız gerek." dedi. Başar, "Binlerce metre yükseklikteki zirvelerin giderek çıplaklaşması büyük bir tehlike" diye konuştu.
Kör Kahin Baba Vanga 2024 yılına dair kehanetlerini tek tek sıraladı. Her yıl kenahetleriyle gündeme gelen Baba Vanga'nın 2024 yılı için dünyayı bekleyen felaket tahminleri duyanlarda şok etkisi yarattı. Geçmişte yaptığı öngörülerin gerçekleşmesiyle dünya çapında üne kavuşan Bulgar kökenli kahin Baba Vanga 1996 yılında hayatını kaybetmesine rağmen her yıl gündeme gelen gelecek tahminleriyle adını yaşatıyor. İşte Baba Vanga'nın tüyler ürperten 2024 kehanetleri
Ozon tabakasındaki delik tarihin en büyük boyutlarına ulaştı. Antarktika'nın üzerindeki delik son ölçümlere göre Brezilya'nın 3 katı büyüklüğüne ulaştı. Küresel ısınmanın da etkilerini göz önünde aldığımız da korkutan senaryolarla karşı karşıyayız. Bu daha çok kuraklık ve daha çok doğal afet demek anlamına geliyor.
Küresel ısınmanın yarattığı iklim sorunlarına çözüm olarak yenilenebilir enerji kaynaklarına ilgi her geçen gün artıyor. Bu enerji kaynakları arasında en yaygın olanı güneş enerjisi olarak karşımıza çıkıyor. Güneş enerjisi sistemleri, güneş ışığını elektrik enerjisine dönüştürüyor, bunu yaparken de çevreyi koruyor. Siz de güneşten faydalanarak konutlarınızda elektrik üretmek ve yüksek elektrik faturalarınıza son vermek ister misiniz? O hâlde yazımızı okumaya devam edin.
Kör kahin olan nam salan Baba Vanga'nın kehanetleri her yıl gündem olmaya devam ediyor. Çernobil nükleer faciasını, Prenses Diana'nın ölümünü, 11 Eylül saldırılarını ve Brexit gibi öngörülerinin gerçekleştiği iddia edilen Baba Vanga'nın kehanetleri her yıl gündeme geliyor. 12 yaşında görme yetisini kaybedip öngörüleriyle ünlenen Baba Vanga'nın geleceği 5079 yılına kadar tahmin ettiğine inanılıyor. İşte öngörülerinin yüzde 85 oranında doğru olduğu ileri sürülen Baba Vanga'nın 2024 kehanetleri...
Türkiye'nin en yüksek noktası olan Ağrı Dağı'nın zirvesini kaplayan "takke buzulu"nda, küresel ısınma ve sıcak havanın etkisiyle küçülme yaşanıyor.
İklim değişikliğine bağlı sorunlarla ilgili İstanbul ve İzmir için çok önemli bir rapor hazırlandı. Küresel Denge Derneği’nin hazırladığı rapor korkuttu. Buna göre 80 yıl sonra İstanbul ve İzmir'de sahil şeridi su altında kalabilir. Yaklaşık 80 yıl sonra İstanbul'da Üsküdar, Kadıköy, Tuzla, Yenikapı, İzmir'de ise Karşıyaka, Balçova gibi yerler bundan ciddi şekilde etkilenecek. İşte detaylar…
Daha önce bir çok kehaneti gerçekleşen Baba Vanga'nın Çernobil nükleer faciasını, Prenses Diana'nın ölümünü, 11 Eylül saldırılarını ve Brexit'i öngördüğü iddia edilmişti. 12 yaşında görme yetisini kaybetmiş ve öngörüleriyle ünlenmiş olan Baba Vanga'nın öngörülerinin yüzde 85 oranında doğru olduğu ileri sürülüyor. Kör Kahin'in geleceği 5079 yılına kadar tahmin ettiğine inanılmakta. İşte kanserin tedavisinin bulunmasından küresel ısınmaya kadar Baba Vanga'nın kehanetleri...
Ünlü Kahin Baba Vanga'nın her yıl kehanetlleri gündem oluyor. Baba Vanga'nın 2024 yılı için dünyayı bekleyen felaket tahminleri duyanları korkutuyor. Geçmişte yapmış olduğu öngörülerin gerçekleşmesiyle dünya çapında büyük bir üne kavuşan Bulgar kökenli kahin Baba Vanga 1996 yılında hayatını kaybetmiş olmasına rağmen her yıl gündeme gelen yeni gelecek tahminleriyle adını yaşatmaya devam ediyor. İşte Baba Vanga'nın tüyler ürperten 2024 kehanetleri...
Kaliforniya Üniversitesi'nde elektrik ve bilgisayar mühendisliği profesörü olan Jeremy Munday, küresel ısınmayı durdurmak adına ilginç bir öneri sundu. Munday'a göre, dünyanın yüzde 2'sini beyaza boyamak küresel ısınmayı durdurabilir.
Prof. Dr. Levent Kurnaz, 2023 yılının insanlığın yaşadığı en sıcak sene olacağını belirterek "Türkiye'de bu sene çok büyük ihtimalle en yüksek sıcaklık rekorunu kıracağız. Şimdiye kadar 49.1 derece görmüştük, 50 derecenin üstünü çok rahat göreceğimizi düşünüyorum" dedi. "Küresel ısınmanın önüne geçmek mümkün ama eskiye döndürmek mümkün değil" diyen Kurnaz "Kömür, petrol ve doğal gazdan vazgeçeceğiz, tek çaresi bu. Geri kalan her şey detay" ifadelerini kullandı.
Dünyayı bekleyen iklim krizi artık eskiye nazaran çok daha hızlı gerçekleşiyor... Buzullar hakkında araştırma yapan bilim adamlarının son araştırmaları felaket senaryolarının yaklaştığının bir göstergesi durumunda. Yapılan araştırmaların sonucunda Kuzey Kutbu'ndaki buzulların beklenenden on yıl daha erken erimesi riskinin bulunduğu ifade edildi.
Hakkari'de 4 bin 135 rakımlı Uludoruk'un bulunduğu Cilo Dağlarındaki buzullarda erime sonucu çatlakların derinleştiği, parçalanmaların fazlalaştığı bildirildi.
Mısır’ın ikinci büyük şehri olan İskenderiye ile ilgili panik yaratan bir uyarı yapıldı. Küresel ısınma sebebiyle ortaya çıkan feci sonuç doğrultusunda şehrin önemli bir bölümüyle limanının gelecek yıllarda sular altında kalabileceği düşünülüyor. Böyle bir durumun gerçekleşmesi halinde, şu an nüfusu 6 milyon olan şehirdeki 1,5 milyon kişinin göç etmek durumunda kalabileceği de belirtiliyor. Öte yandan şehirdeki antik eserler ve tarihi zenginlikler de tehdit altında.
Eğirdir Gölü'nde su seviyesi son 2 haftada 8 santimetre düştü
Elektrik üretimi ve sulama amacıyla kullanılan Gürpınar ilçesindeki 105 milyon metreküp su kapasiteli barajda su miktarı 17 milyon 700 bin metreküpe düştü - DSİ 17. Bölge Müdürü Ayhan Şahna: - "Şu anda seviyesi (aktif doluluk oranı) sıfır noktaya yaklaşmış olan Zernek Barajı'dır. Bu durum, barajda suyun bittiği anlamına gelmiyor ancak vatandaşa su verilmeyecek konuma geldik. Kalan su sadece balık yetiştiriciliğinde kullanılıyor"
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Özsoy: - "Sıcak hava dalgasını yaşasa bile ormanlık yani yeşillik alanlarda yaşayan kadınların yeşil alandan uzak yerlerde yaşayanlara göre erken doğum riski daha az" - Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Araştırma Görevlisi Tuğba Dündar: - "Yeşil alanlarda yaşayan kadınların hem daha az sıcak basması yaşadığı hem de menopoza girme yaşının yaklaşık olarak 1,5 yıl daha geciktiği saptanmış"
Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek: - "Eylem planımız, iklim değişikliğine bağlı olabilecek zararların önlenmesine veya en aza indirmek için tedbir alınmasına katkı sağlayacaktır"
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cem Dalyan: - "İklim değişikliği nedeniyle Marmara Denizi'nde plankton ve bakterilerin sayısı daha fazla. Bu yoğunluk nedeniyle denizanaları daha rahat beslenip daha rahat üreyebiliyorlar. Popülasyon yoğunluklarını artıran denizanaları da kaplumbağaları bu bölgeye çekiyor" - Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Suşehri Timur Karabal Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bektaş Sönmez: - "Artış var ama koloni oluşturup oluşturmadıklarını bilmiyoruz, 50-100 yıl sonra göreceğiz. Ama ipucu veriyor, Kuşadası'nda hiç yuva olmuyordu, son 10 yılda yuva sayısı 30'lara çıktı. Çanakkale'de olmuyordu, 2021 yılında bir tane yuva çıktı"
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu: - "Buharlaşma göllerdeki su seviyesini aşağı doğru çekiyor, dolayısıyla göller seviye kaybediyor. 2020-2021'deki kuraklığın etkilerini hala görüyoruz, özellikle Akgöl gibi nispetten küçük göller kurudu"
Çorum Bilim ve Sanat Merkezi'nde iklim değişikliğinin canlılar üzerindeki etkilerini ortaya koymak için hazırlanan projede "İklim Kutusu"ndaki meyve sineklerinin sıcaklıklara verdiği tepkilerin öğrenciler tarafından gözlemlenmesi sağlandı - TÜBİTAK'ın iklim değişikliğiyle ilgili yarışmasında birinci olan, biyoloji öğretmeni Mehmet Fidan ve lise öğrencisi Cihad Can Özbaydemir'in hazırladığı projeyle, ilk etapta 300 öğrencinin iklim değişikliği konusunda farkındalığı artırıldı
Van Gölü ve çevresinin, "doğal sit-sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı" olarak tescillenmesi, gelecek nesillere daha temiz bırakılmasını sağlayacak - Yüzüncü Yıl Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu: - "Hem göl ve kıyıları korumuş olacağız hem de bölge insanı ve misafirleri ağırlayabileceğimiz bir alan yaratacağız. Dolayısıyla bu yeni düzenlemenin bölgeye büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum"
Trakya Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü Başkanı Kaya: - "Yabani ayçiçeklerinden kuraklığa dayanıklı genleri, tarımı yapılan ayçiçeklerine transfer ediyoruz"
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Şaylan: - "Bitkilerin iklim değişikliğine uyumunu sağlamalıyız. Yeni bitki çeşitlerinin yetiştirilmesi, yeni ekim alanlarının planlanması gerekiyor" - "(İklim değişikliği) Sıcaklıkların artması, bitkilerin gelişme dönemlerinin ve su ihtiyacının değişmesine, daha önce hiç görülmeyen hastalık ve zararların tarım alanlarında ortaya çıkmasına, tarımsal kuraklığın yaşanmasına neden oluyor"
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Şaylan: - "Sıcaklıkların artması, nemin azalmasıyla orman yangınları için uygun ortam oluşuyor. Gelecek yıllar yangınlar açısından riskler daha fazla gözüküyor" - "Akdeniz iklim kuşağında orman yangınları riski çok fazla. Avrupa'da, Rusya'da hiç olmayan yerlerde orman yangınlarını görmeye başladık"
Türkiye'deki yüzlerce kuş türünden 240'ının gözlemlenebildiği Van Gölü havzası, geçen yıl kuraklıktan etkilenen göl ve sulak alanlar, bu yıl etkili olan yağışlarla su seviyesi yükselince yeniden kuşlara ev sahipliği yapmaya başladı - YYÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özdemir Adızel: - "Geçmiş yıllara göre bu yıl oldukça yağışlı geçti. Dolayısıyla sulak alanlar tam da kuşların istediği bir ekosistem düzeyinde. Bu durum kuşları daha çok bu bölgeye çekti"
Van'da enerji üretimi, içme suyu ve tarımsal sulamada önemli yere sahip olan ancak küresel iklim değişikliği ve kuraklık nedeniyle dip seviyeyi gören dört barajdan üçü kış ve ilkbaharda etkili yağışlarla doldu - DSİ 17. Bölge Müdürü Ayhan Şahna: - "Geçen seneyle karşılaştırdığımızda, bu sene ilkbahar dönemindeki yağışlarda istenilen seviyeleri yakaladığımız için bölgemizde Sarımehmet Barajı hariç, diğer barajlarımızda suyla ilgili herhangi bir kısıtlamamız söz konusu değil"
Ukrayna'da savaşın hedefi olan endüstriyel alanlarda yaşanan kimyasal sızıntılar ve yangınlar çevreye on yıllarca onarılamayacak zararlar veriyor - ABD'nin Vietnam'da doğaya karşı yürüttüğü savaşta 20 milyon galon kimyasal ilaç, bitki örtüsünü yok etmek için kullanıldı
PMI endeksi, sektörlerin ve ülke ekonomilerinin üretim miktarını değerlendirir. Küresel bazda takip edilen bir endekstir. PMI verisini avantajlı kılan en önemli nokta ise resmi raporlardan daha önce yayınlanmasıdır. Dünya genelini kapsayan endeksi gözler önüne seren PMI nedir? PMI, küresel ekonomi ile ilgili bilgi sahibi olunmasını sağlar. Bu nedenle avantajlı konumda olmak isteyen büyük yatırımcılar ve iş insanları PMI endeksini yakından takip ederler. PMI verisi önemi nedir, nasıl ölçülür?
Dünya atmosferinde tespit edilen yeni bir tür madde korkuttu. Kopenhag Üniversitesi'nden araştırmacıların tespit ettiği aşırı reaktif maddenin insan sağlığına ve küresel iklime tehdit oluşturabileceği aktarıldı. Araştırma ekibinden ise "Bu bileşikler her zaman etraftaydı, sadece bilmiyorduk" açıklaması geldi.
Lancet Komisyonu'nun çevre kirliliği ve sağlık araştırmasına göre kirlilik dünyadaki en önemli ölüm sebeplerinden biri. The report found that nearly 1.6 million deaths in India were due to air pollution alone.
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli yazarlarından Prof. Dr. Joyashree Roy: - "Tüm sektörlerde ve bölgelerde derhal ciddi emisyon azaltımları yapılmadığı takdirde küresel ısınmayı 1,5 derecenin altında tutmak imkansız olacak. Yani önümüzdeki birkaç yıl çok kritik" - "En yüksek gelire sahip yüzde 1'lik kesim emisyonların yüzde 15’inden, en alttaki yüzde 90’lık kesim ise emisyonların yüzde 48’inden sorumlu. Yüksek sosyo-ekonomik statüdeki kişiler eyleme geçmek için daha yüksek kapasiteye ve emisyon azaltımında daha fazla sorumluluğa sahip"
Yeni bir araştırmaya göre dünya liderlerinin COP26 İklim Zirvesi'nde vardığı anlaşma, dünyada bu yüzyılın sonuna kadar yaşanacak ısınmayı 2 derecede sınırlı tutabilir. Ancak uzmanlar, ısınmayı Paris İklim Anlaşması kapsamında hedef belirtilen 1,5 derecede tutmanın neredeyse imkansız olduğunu söylüyor.
Bu yıl uzun ve yağışı geçen kış aylarının ardından barajlar dolsa da uzmanlar temkinli olunması konusunda uyarılarda bulundu. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin büyük bir sorun olduğu şu zamanlarda yaz ayı için uyarı yapan Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'nden Prof. Dr. Berkant Ödemiş, yağışlara aldanılmaması gerektiğini belirterek, "Uzun ve kurak bir yaz bizi bekliyor olabilir" dedi. "
Bilim insanları son günlerde kutuplarda gerçekleşen aşırı ısınmaya dikkat çekiyor. Doğu Antakrtika’da sıcaklıkların normalin 40 derece üzerine çıktığını belirten bilim insanları Kuzey Kutbu'ndaki bazı hava istasyonlarının da normalin 30 derece üzerinde sıcaklık verileri kaydettiğini bildirdi.
Hakkari Fen Lisesinde görevli fizik öğretmeni Sibel Özdemir ile iki öğrencisi, "alüminize cam elyaf kumaş ile buzullardaki erime hızının düşürülmesi" projesiyle TÜBİTAK Bölge Yarışması'na katılmaya hak kazandı - Öğrenci Botan Özdil: - "Kısa vadede katılacağımız yarışmadan iyi bir derece elde etmek istiyoruz. Uzun vadede de buzullardaki hızlı erimenin önüne geçmeyi amaçlıyoruz"
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Onur Şatır: - "Çok net bir kayıp var. Bu kayıp buzulun bütünlüğünü de bozmuş" - Hakkari Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Nuri Bodur: - "Yaptığımız son gözlemler sonucunda buzullardaki erime sürecinin hızlandığını görüyoruz. Bunun da bölgesel olarak mikro iklim, ekosistem, bitki örtüsü ile tarım ve hayvancılık açısından büyük etkilerinin olduğunu söyleyebiliriz"
YYÜ Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu: - "Kar şeklinde düşen her yağış havza için çok değerli ve önemli. Çok iyimser bakıyorum. Toprağın yer altı su seviyesinin iyileşmesi, barajların doluluk oranının artması için iyi bir fırsat olarak bakıyorum" - YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Akkuş: -"Bu dönem yağacak kar, yaz aylarındaki su depolarımızı oluşturuyor. Yağışlar böyle devam ederse kuraklığın etkisi bir nebze azalmış olacak"
Gezegeni iklim değişikliğinden kurtarmak söz konusu olduğunda, önerilen ve gerekli pek çok çözüm var; sera gazı emisyonlarını azaltmak, yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmek, vegan beslenmeyi benimsemek... Ancak son dönemde dünyada yankı uyandıran bir akım başladı. Ekoseksüelizm (Ecosexuality) akımın temsilcileri gezegeni kurtarmak için tek çarenin onunla yakınlaşmak olduğunu söylüyor.
İklim değişikliği ve küresel ısınmanın böbrek taşı vakalarını arttırdığı ortaya çıktı. ABD’de yapılan araştırmada bilim insanları yaklaşık 20 yıllık hastane verilerini inceledi. Araştırma sonucunda küresel ısınma ve böbrek taşı vakaları arasında doğrudan bir ilişki bulundu.
Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hüseyin Gelis: - "Yeni sorumlu büyüme stratejimizin en önemli bileşenlerinden biri karbondan arındırma" - "Son 5 yılda bu alanda hedeflerimizin ötesine geçen bir başarı elde ettik"
Elektrik üretimi ve sulama amacıyla kullanılan Gürpınar ilçesindeki Zernek ile Muradiye ilçesindeki Sarımehmet barajlarında su miktarı son yılların en düşük seviyesine geriledi - DSİ 17. Bölge Müdürü Ayhan Şahna: - "Böyle giderse önümüzdeki yıl dolusavakın çalışmayacağını öngörüyoruz. Bu nedenle tarımla uğraşan vatandaşları ivedi olarak bilgilendireceğiz. Su ihtiyacı az olan ürünlere yönlendireceğiz. Kısıtlı sulama sürecine geçeceğiz" - Balıkçı Mehmet Doğal: - "Eskiden balık avladığımız alanlar karada kaldı. Hayatımda böyle bir kuraklık görmedim"
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş: - "Artık Türkiye'nin bütün kıyı bölgelerinde hortum olaylarının sayısında belli bir artış var. Giderek hortum klimatolojisi oluşuyor" - "Hortum açısından en riskli yerler Marmara Denizi çevresi, Batı ve Doğu Karadeniz kıyıları, Edremit ve İzmir körfezleri, Çeşme Yarımadası, Güney Batı Anadolu kıyılarıdır"
Trakya Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Belgin Elipek: - "Karbon salınımını azaltmazsak, karbon salınımını azaltan ormanları yok edersek, suları kirletmeye devam edersek, karbondioksit emisyonunun atmosferden yok olamayacağı anlamına geliyor ve bu aşırılıklarla karşılaşmamız gelecekte de maalesef mümkün"
Prof. Dr. Levent Kurnaz: - "İklim nedeniyle önümüzdeki 20-30 sene içerisinde Türkiye’ye 30 milyona yakın mülteci gelebilir. Türkiye’nin nüfusuna 30 milyon daha ekleyecek olursak, çok ciddi sorunlarla karşılaşacağız" - "Artık kendi gıdamızı üretmekte gittikçe zorlanır hale gelmeye başladık. Türkiye’de üretilen gıdanın fiyatı da korkunç arttı ve artmaya da devam edecek iklim değişikliği ile beraber" - "Bu faturayı hepimize çıkarmamız gerekiyor. Bu sadece bir kişinin, bir politikacının, bir devletin sorunu değil" - "Vatandaş bütün bu değişikliklerin farkında. Ama vatandaş bunların sebepleri konusunda biraz şüphe içerisinde. İklim değişikliğini biliyor ama iklimin niye değiştiği konusunda hep başkalarını suçluyor" - "Üretim biçimlerimizi, satış biçimlerimizi değiştirmemiz gerekiyor" - "Bizim her an geri dönebilme şansımız var. Ancak geri döndüğümüz yer neresi olacak?" - " 'İklim krizi Batı’nın komplo teorisi' görüşüne katılmıyorum. Bu işin komplo teorisiyle alakası yok. Hepimiz aynı gemideyiz"
Muğla'da İztuzu Plajı'ndaki Deniz Kaplumbağaları Araştırma Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nin (DEKAMER) Başkanı Prof. Dr. Yakup Kaska, küresel iklim değişikliği nedeniyle sıcaklıkların 1 derece artması durumunda yumurtadaki caretta carettaların ya öleceğini ya da dişi olarak çıkacağını söyledi.
Küresel ısınma nedeniyle yaşanan iklim değişiklikleri dünyanın sonunu getiriyor. Gidişat ile ilgili yapılan araştırmalarsa korkunç tabloyu gözler önüne seriyor. Son açıklamalara göre dünya, yüzyıl içinde beklenenden neredeyse 2 kat fazla ısınacak. Yaşanan artış ise kıtlık gibi felaketleri ve aşırı hava olaylarını beraberinde getirecek.
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi: -"Birlik olarak, Türkiye’de bir ilk olacak Yenilenebilir Enerji Ekipmanları İhracatçıları Birliğini kurmak için çalışmalara başladık"
Dört mevsimin en sevileni pek çok kişi için şüphesiz yazdır. Son zamanlarda yaz aylarının uzaması ve artan sıcaklar her ne kadar tatil süresini uzatan bir faktör gibi görünse de, bu durum aslında ciddi bir sorundan kaynaklanıyor. Konu ile ilgili araştırma yapan bilim insanları, değişen dört mevsimin küresel ısınmadan kaynaklandığının altını çiziyor. Gidişat önlenmediği takdirde ise, beklenenden daha kısa süre içinde, kış aylarının 2 aya inmesi yaz aylarının 6 ay boyunca devam etmesi bekleniyor.
Bodrum'da iklim değişikliği farkındalık etkinliği düzenlendi
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu: - "Sıcaklık artışı, su kaynakları açısından çok ciddi sorunların gündeme gelmesine neden oluyor. Bunun etkilerini Van Gölü Havzası'nda yaşıyoruz. Havzada son yıllarda çok belirgin olarak yağışlarda azalma söz konusu. Sıcaklık da buharlaşma da çok artıyor" - Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş: - "Buharlaşma, göle giren suyun 3 katı arttı"
Türkiye, dünyanın ilk kapsamlı iklim anlaşması olarak tarihi önem taşıyan Paris Anlaşması'nı onaylarken bilimsel verileri kabul etmeyen ve iklim krizinin gerçek olmadığını savunan komplo teorisyenleri ise sosyal medyada karşı paylaşım yapıyor. Aynı kesim, koronavirüs salgının da gerçekliğine inanmayarak benzer eylemler yapmış ve aşıya karşı çıkmıştı.
Prof. Dr. Levent Kurnaz, ABD merkezli Climate Central adlı organizasyonun küresel ısınma ile ilgili hazırladığı yeni çalışmayı değerlendirdi. Kurnaz, Türkiye için en kötü senaryonun kuraklık ve Pakistan, Mısır, Etiyopya gibi ülkelerde yaşanan sıcaklık artışları sonrası Türkiye'nin 2 yıl içinde 20-30 milyonu bulacak göç dalgasıyla karşı karşıya kalması olduğunu belirtti. Kurnaz, bu senaryonun gerçekleşmesi durumunda diğer tüm sorunların ikinci planda kalabileceğini de ekledi.
Sivas’ın Hafik ilçesinde bulunan Pusat-Özen Barajı'nda suların çekilmesiyle 12 yıl önce sulan altında kalan köy gün yüzüne çıktı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Paris İklim Anlaşması'nın TBMM Genel Kurulunda onaylandığını duyurdu. 2015 senesinde pek çok ülke tarafından imzalanmış olan anlaşma iklim ve çevre için önemli ve tarihi bir adım olarak nitelendiriliyor. Peki Paris İklim Anlaşması nedir? Paris İklim Anlaşması maddeleri ve amaçları neler? İşte merak edilenler...
Nobel Fizik Ödülü, “Dünya ikliminin fiziksel modellemesini, değişkenliğini ölçmek ve küresel ısınmayı güvenilir bir şekilde tahmin edilmesini’ sağladıkları için ABD’deki Princeton Üniversitesi’nden Syukuro Manabe ve Almanya’daki Max Planck Meteoroloji Enstitüsü’nden Klaus Hasselmann’a, “Atomik ölçekten gezegen ölçeğine kadar fiziksel sistemlerdeki düzensizlik ve dalgalanmaların etkileşiminin keşfini” sağladığı için İtalya’daki Sapienza Üniversitesi’nden Giorgio Parisi’ye verildi.
Ekolojik denge gün geçtikçe bozuluyor. Bilim kurgu filmlerinde şahit olduğunuz felaketlerin ilerleyen yıllarda gerçeğe dönüşeceği artık bir ütopya olmaktan uzaklaştı. İncelemelerini yürüten bir grup bilim insanı gelecekte insanları bekleyen dünyaya dair çarpıcı bir sonuç ortaya koydu.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), hava kalitesi yönergesini 15 yılın ardından güncelleyerek, “Yeni Küresel Hava Kalitesi Kılavuzları”nı (AQG) açıkladı. DSÖ, kılavuzlarda önerilen standartlar yakalandığı ve kriterlere uyulduğu takdirde her yıl milyonlarca hayatın kurtarılabileceğini belirtti.
Küresel ısınmaya bağlı sıcaklık artışı ve yoğun buharlaşmanın yaşandığı Van Gölü'nde bazı bölgelerde yer yer suyun 2 kilometreye kadar çekilmesiyle, su altında bulunan birçok kalıntı gün yüzüne çıktı - Her yıl koloniler halinde havzaya gelen başta flamingo olmak üzere suna, kılıçgaga, cılıbıt, angut ve dikkuyruk gibi kuş türleri, yaşam alanlarının çoraklaşması nedeniyle bu sene az sayıda görüldü - YYÜ Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu: - "Her şey havzanın aleyhine gelişiyor. Düşen yağışın dört katı bir buharlaşma söz konusu. Daha önce iki katıydı ve buharlaşma sürekli artıyor" - YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş: - "Ekim ayıyla beraber yağışların gelmesini ümit ediyoruz. Bu şekilde sıcaklık devam ederse önümüzdeki yıllarda gölün çok daha büyük oranda çekildiğine şahitlik edeceğiz"
Covid-19 pandemisine karşı önlem alarak yaşamaya devam ettiğimiz şu günlerde sonbaharın etkileri de kendilerini hissettirmeye başladı. Daha yorgun hissettiğimiz sonbahar ayında alerjik sorunlar da kaçınılmaz hal alabiliyor. Küresel ısınmanın da alerjiyi arttırmasıyla pek çok kişi "Koronavirüs mü oldum" tedirginliğini yaşıyor. Benzer belirtilerle kişilerin korkmasına sebebiyet veren alerji ve koronavirüs arasındaki farklar nasıl anlaşılır, hangi önlemleri almak gerekir?
Kuraklık nedeniyle suyun çekildiği Van Gölü'nde balıkçı tekneleri iş makinesi yardımıyla açıldı
"Gıda krizinin en somut yaşandığı 55 ülke veya bölgede 5 yaş altı 16 milyon çocuğun durumu çok kritik. 16 milyon çocuk öldü ölecek. Dünya genelinde 150 milyon çocuk ise beslenme yetersizliğinden muzdarip"
Muş'ta Alparslan-1 Barajı'nın su seviyesi kuraklık nedeniyle düşünce tekneler karaya oturdu. Çekilme nedeniyle baraj suyunun altındaki Erentepe ve Gülçimen köylerindeki bazı evlerin kalıntıları ile bir mezarlık da gün yüzüne çıktı.
Trakya Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Belgin Elipek, "Küresel iklim değişikliğinin önüne geçilmezse doğal afetlerle yaşamak durumundayız. Bu nedenle tedbirlerimizi alalım" diye konuştu.
Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA), geçtiğimiz Temmuz ayının 20. yüzyılın ortalamasının 0.93 derece üzerine çıkarak şimdiye kadar dünya genelinde kayıtlara geçen en sıcak ay olduğunu açıkladı.
Birleşmiş Milletler'in yapmış olduğu küresel ısınma raporunun ardından Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz'dan çok çarpıcı bir değerlendirme geldi. Deniz seviyesinin 70 metre yükseleceğini belirten Prof. Dr. Levent Kurnaz, İstanbul'daki birçok yerin sular altında kalacağını ve İstanbul'un 3 adaya bölüneceğini iddia etti.
ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Yücel: - "Birleşmiş Milletlerin yeni iklim raporunda da teyit edildiği gibi küresel ısınma önümüzdeki on yıllarda devam edecek" - "Yaz aylarında görülecek ısınma miktarı orta ve kötümser senaryolara göre Batı Akdeniz, iç Ege ve güney bölgelerde bu yüzyıl sonunda 3,5 - 6,5 derece arasında değişim göstererek rekor seviyelere ulaşacak" - "Aşırı sıcakların ardışık olarak en az 3 gün sürmesini anlatan 'sıcak hava dalgaları', dünyada ve ülkemizde meydana gelen yangın riskini de artıracak" - "Genellikle sadece birkaç dakika kadar süren aşırı hava olayları küresel ısınma ile artık birkaç saat sürebilmektedir"
Adana'da Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Adem Yılmaz, iklim kriziyle birlikte dünya genelinde aşırı sıcakların astım hastalarının daha fazla nöbet geçirmesine neden olduğunu söyledi. Astımı olanların havadaki nem oranının yüzde 60’ı geçtiği günlerde dışarı çıkmaması gerektiğini kaydeden Yılmaz, “Aşırı sıcak hava nemin de etkisiyle astımı tetikliyor. Ayrıca küresel ısınma nedeniyle polenlerin atmosferde uzun süre kalması da astım ataklarını başlatıyor” dedi.
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından hazırlanan 6. Değerlendirme Raporu’nun ilk kısmı olan "İklim Değişikliği 2021: Fiziksel Bilim Temeli" çalışmasına göre, küresel ısınma, insan faaliyetlerinin etkisiyle son 2 bin yılda görülmemiş bir oranda arttı.Küresel sıcaklık artışının 1,5 dereceyle sınırlandırılabilmesi için ülkelerin emisyonlarını 2030’a kadar yarıya indirmeleri ve sıfır emisyon yol haritalarını planlarının merkezine koymaları gerekiyor.
Küresel ısınma üzerine yapılan bilimsel araştırmalar gece sıcaklığının kuzey bölgelerinde de artmaya başladığını ortaya koydu. Bilim dergilerinden Lancet'te yayımlanan araştırmaya göre, dünyada bugüne kadar tropikal bölgelerde kaydedilen gece sıcaklıklarındaki artış, artık kuzeye doğru da yayılmaya başladı. Çalışmada, "Kalp hastalığı veya astım gibi sağlık sorunları olan kişiler için bu son derece sorunlu ve potansiyel olarak ölümcül olabilir." değerlendirmesinde bulunuldu.
Türkiye’nin en önemli kış merkezlerinden biri olan Erzurum’da yer alan Yüksek İrtifa Kamp Merkezi konuk ettiği takımlarla kent ekonomisine büyük oranda katkı sağlıyor.
Bugün 5 Haziran Dünya Çevre Günü. Bu gün, 100'den fazla ülke tarafından kutlanıyor. Peki Dünya Çevre Günü nedir? İşte Dünya Çevre Gününe özel mesajlar ve sözler!
Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF) yeni raporuna göre, dünya küresel ısınmayı sanayi öncesi dönemlerden 1,5 derece artış ile sınırlandırmayı başaramazsa, yüzyılın sonunda denizlerdeki mercanlar ağaracak, penguenler Antarktika’daki buz kütlelerini kaybedecek, martılar yavrularını besleyemeyecek ve Amazon'un kara başlı sincap maymunu tarihten silinecek. Çalışmaya göre yakın gelecekte birçok tür yiyecek bulma veya hayatta kalma sorunlarıyla karşı karşıya kalacak.
Dünyanın, küresel ısınmanın sınırlandırılması için eşik olarak görülen seviyeye, gelecek beş yıl içinde ulaşacağı öngörülüyor.
"Küresel iklim değişikliği sel ve kuraklık gibi doğal afetlerin görülme sıklığını artırıyor"
Potsdam İklim Etkisi Araştırma Enstitüsü, iklim değişikliği konusunda küresel doğal felaketin kaçınılmaz hale geldiği uyarısında bulundu.
Trakya Üniversitesi Doğal Afet Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Kaya: - "İnsanların yaşam alanlarının daralması ve baskı altına alınması, yiyecek bulmaktaki sıkıntılardan dolayı tarihsel dönemde yaşanan Kavimler Göçü gibi, artık 21. yüzyılda ciddi mülteci akınlarıyla baş başa kalınacak dünyada"
Meclis İklim Değişikliğini Araştırma Komisyonu'na sunum yapan Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, Türkiye'nin 2050 yılında büyük kuraklık yaşayacağını belirtti. Kurnaz, İstanbul'da sıcaklığın 50 dereceyi bulacağını belirterek "Antalya, Adana ve Mersin gibi bölgelerde ıslak termometre 35 dereceye ulaştığında dışarıda insanlar ölmeye başlayacak" dedi.
Bilim insanları, küresel ısınmanın Antarktika kıtasının buz sahanlığının üçte birinin çökmesine yol açabileceği uyarısında bulundu.
Akıllı telefon devi Samsung, yenilenebilir enerji ile ilgili yatırımlarını sürekli olarak artırıyor. Firma Avrupa ve Çin merkezli fabrikalarında tamamen yeniden kullanılabilir enerji tercih ediyor. 2019 yılında bu rakam yaklaşık olarak yüzde 92 seviyesindeydi. 2020 yılında ise yüzde 100 oldu.
İklim krizine dikkat çekmek için her yıl yeni bir mesajı dünyaya duyuran Dünya Doğayı Koruma Vakfı bu yılki etkinliğin detaylarını duyurdu. 27 Mart'ta milyonlarca insanın katılımıyla gerçekleştirilecek küresel etkinlikte mesaj 'değişim çağrısı' olacak. 1 saatliğine ışıkların kapatılacağı ve dünyanın sesinin dinleneceği etkinliğin saati de duyuruldu. WWF öncülüğünde gerçekleştirilecek etkinlikler, 2007'den bu yana sürdürülüyor.
Küresel ısınma ile ilgili yürütülen araştırmalar sonucu İrlanda, İngiltere ve Kuzey Avrupa'yı sıcak tutan akıntılarda 1871 yılından günümüze kadar yüzde 15 azalma olduğu ortaya çıkarıldı. Uzmanlar, akıntıların gelecek yüzyılda yön değiştirebileceğini ve daha da soğuyabileceğini söyledi.
Küresel ısınmayla birlikte Kuzey Kutbu’nda yaşanan buz kaybı kutup ayılarının yok oluşunu daha da hızlandırdı. Foklara ulaşmak için 3 gün yüzmek zorunda kalan ayıların açlıktan öldüğü belirtildi.
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, küresel soğumanın yaklaştığını belirtip, "2022, 2023 veya 2024 olur. Bu dönemlerde biz, mini soğumaya gireceğiz. Sıcaklık mola verecek. Bu molada, İstanbul Boğazı'nın donduğunu göreceğiz. İstanbul Boğazı'ndan karşıdan karşıya yürüyerek geçilecektir. En son 1929 yılında geçildi. İki, üç yıla kadar tekrar bekliyorum" dedi.
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Şaylan: - "Kuraklık başımızın belası olarak karşımızda duruyor" - Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlkay Dellal: - "İklim değişikliği etkilerine hazırlıklı olmalıyız. Bizim de bu konuda politika değişikliği yapmamız lazım. Sürdürülebilir ve çevre dostu tarımsal üretime geçmeliyiz"