Diyetisyen Müge Başer Bozok bu haftaki yazısında hamilelik döneminde yenilmemesi gereken gıdalardan bahsetti.
Belki de hayatınızın en güzel en heyecanlı haberini aldınız, içinizde bir canlı daha sizinle birlikte nefes alıyor, sizinle birlikte yaşıyor. Hamilelik dönemi her kadın için hayatı boyunca yaşadığı en özel dönemlerden biri. Çünkü bebek, anne rahminde annenin yedikleriyle beslenir, büyür ve gelişir. Dolayısıyla gebelik süresince sağlıklı bir bebeğin gelişimini sağlamak için annenin beslenmesinde özenli ve dikkatli olması gerekmektedir. Bu dönemde birçok besinin gereksinimi artarken birçok besinin de tüketiminde dikkatli olmak gerekiyor.
Konserve besinler, paketli ürünler kısacası işlenmiş besinler başta olmak üzere; çiğ ya da az pişmiş etler, pişmemiş yumurta ve bunun kullanıldığı besinler, bulaş ve hijyen riskinden dolayı dışarıda tüketilen çiğ salatalar, kas kasılmaları ve dolaşıma etkilerinden dolayı bitki çayları ve bazı baharatlar, kafein içeriklerinden dolayı kahve ve türleri, pastörize edilmemiş süt ve süt ürünlerine ve plesantaya geçebilecek ağır metalden dolayı aşırı balık tüketimine dikkat edilmelidir.
Nar ve limon gibi besinler hamilelere yasak değildir ancak dolaşım sistemi, kan akımına etkisi düşünüldüğünde normal porsiyonu aşmadan tüketilmesi önerilmektedir.
Sağlıklı beslenmede de en önemli kurallardan olan porsiyon kontrolü hamilelik döneminde de aynı şekilde geçerlidir.
Balık tüketimi de yasak gibi gösterilmektedir ancak midye gibi türler tüketilmediği ve haftada 2 yi aşmadığı sürece hamilelerin balık tüketmeye ve balıktan gelecek değerli besin öğelerine ihtiyaçları vardır.
Sakatat tüketiminde de deniz ürünlerinin tüketiminde de önemli nokta sıklık ve miktardır. Sakatatların aşırı tüketimi A vitamini içeriğinden dolayı teratojenik etki yaratabileceğinden bazı anomalilere neden olabilmektedir. Yarık damak-yarık dudak bunların bir örneğidir. Aynı şekilde ağır metal içeriği yüksek olan balık türlerinin içerdikleri ağır metalleri plesentaya geçtiğinden tüketimi kontrollü olmalıdır.
Bahsettiğimiz bu besinler yasak olarak algılanmamalı ancak porsiyonu ve tüketim sıklığı planlanarak tüketilmelidir.
Bitki çayları konusunda da kafaların oldukça karışık olduğu bir dönemdir. Çok mecbur kalınmadığı sürece ıhlamur dışındaki hiçbir bitki çayı tüketilmemelidir. Mate, papatya, yeşil çay, beyaz çay, adaçayı ve diğer çayların tümü içerdikleri kafein, flavonoidler nedeniyle hamilelik tüketiminde metabolizmayı strese sokabileceğinden tüketilmemelidir.