Normal doğum yapabilme şansınız, hem gebelik boyunca yaptığınız düzenli egzersizlere hem de daha önce bir hamilelik geçirdiyseniz ve bu sezaryen doğum değilse, normal doğum yapabilme şansınız daha da artar. Hamileliğiniz 38. haftasından sonra yapılacak olan çatı muayenesi ile (halk arasında gebelikte alttan muayene de denir) normal doğum yapıp yapamayacağınıza karar verilir.
Annenin çatı kemiklerinin yani doğum yolunun değerlendirilmesi amacıyla yapılan muayeneye, gebelikte çatı muayenesi (pelvis muayenesi) denir.
Çatı muayenesi ne zaman yapılır? Gebeliğin 38. haftasından sonra yapılan bu muayenenin amacı, annenin normal doğum yapıp yapamayacağının saptanmasıdır. Eğer daha öncesinden doğumun sezaryenle gerçekleştirileceğine karar verilmişse çatı muayenesi yapılmasına gerek yoktur. Genellikle sezaryen doğuma karar verilmesindeki sebep, annenin daha önceki doğumlarının sezaryenle olması ya da ikiz ya da üçüz bebek dünyaya getirmesidir. Ancak bu annenin ilk doğumuysa normal doğum yapma şansı daha yüksektir.
Hamilelikte çatı muayenesi, normal jinekolojik muayenenin yapılması gibi, yine aynı şekilde muayene masasında ve jinekolojik muayene pozisyonunda yapılır. Hekim öncelikle 2 parmağının yardımıyla çatı kemiğinin durumunu kontrol eder.
Bu kontrolün esas amacı, bebeğin kilosu ve boyunun hesaplanmasıyla birlikte bir de doğum yolunun ne kadar dar ya da geniş olduğunun hesaplanmasıdır. Bu hesaplamanın yapılmasıyla, normal doğum yapılıp yapılamayacağı da tespit edilmiş olur. Çatı muayenesinin bebeğe herhangi bir zararı yoktur. Bu muayene doğumdan birkaç hafta önce yapıldığı için ve rahim ağzı henüz kapalı olduğu için riskli bir durum söz konusu değildir. Bebeğin kafasına ya da diğer organlarına hiç bir temasta bulunulmaz.
Eğer çatı muayenesi esnasında çatının dar olduğu tespit edilirse, bu durum doğum yolunun normal doğum yapılamayacak derecede dar olması anlamına gelir. Eğer hekim çatının dar olduğunu tespit etmişse, hiç riske girmeden ve normal doğumu denemeden direkt anneyi sezaryen doğuma alır.
Bazen de çatı muayenesi sonucunda da doğum şekli kesin olarak belirlenemeyebilir. Böyle bir durumla karşılaşılırsa ilk olarak normal doğum yaptırılmaya çalışılır, bu sayede hekim doğum esnasında annenin çatısını inceleyerek, daha net bir karara varabilir. Doğum esnasında rahim ağzının ne kadar açıldığı, durumu, bebeğin kafasının ne pozisyonda olduğu kolaylıkla tespit edilebilir.
Hekim tarafından normal doğum yapılmasına karar verilse de bazen annenin çatısındaki açıklığa göre bebek daha iri olabilir, bu durumda normal doğum yarıda kesilerek sezaryen doğuma geçilir. Böyle durumlarda, doğum sırasında yapılan çatı muayenesi daha net sonuçlar verir ve hekimi yönlendirir. Yine de doğumdan birkaç hafta önce bu muayenenin yapılması gereklidir. Böylelikle normal doğum yapabilme ihtimali neredeyse imkansız olan annelerin, boşu boşuna vakit kaybı yaşamaması ve acı çekmemesi sağlanmış olur.
Sezaryen doğum yapılmasına karar veren hekimin önerisine uyulması son derece önemlidir. Çünkü bu kararı alırken doktorun amacı; annenin gereksiz yere fazla sancı çekmesinin ve istenmeyen başka pek çok problemin önüne geçmektir. Yine de hekimin kararına uymayıp normal doğum yapmak isteyen anneler normal doğuma alınır, fakat ters giden herhangi bir durum olursa, normal doğuma son verilerek sezaryen doğuma geçilir.
Çatı muayenesi esnasında ve sonrasında ağrı hissedilmez hatta hamileliğin son zamanlarında vajinada esneme meydana geldiği için normal zamanda yapılan jinekolojik muayenelerden çok daha rahat bir şekilde yapılır. Kanama ise neredeyse hiç görülmez. Bazen sadece lekelenme şeklinde, pembe ya da kırmızı kanama görülebilir. Bu durum normaldir. Çatı muayenesinin anneye ya da bebeğe bir zararı yoktur aksine faydaları mevcuttur.