Hamit Altıntop:'Beşiktaş kadar yetenekli değiliz ama...'

Sezonu şampiyon kapayan Galatasaray'da, özellikle Felipe Melo'nun yokluğundaki başarılı performansıyla adından söz ettiren Hamit Altıntop önemli açıklamalarda bulundu. Hamit Altıntop, Lig TV'ye yaptığı açıklamaarda sarı-kırmızılı takımın şampiyonluğunu değerlendirirken, Cesare Prandelli dönemi hakkında da bir itirafta bulundu.

Hamit Altıntop'un yaptığı açıklamalarda en dikkat çeken noktalardan biri de "Beşiktaş gibi belki çok yetenekli değiliz ama çok kaliteli ve tecrübeli isimlerimiz var" sözleri oldu.

İşte Hamit Altıntop'un açıklamaları:

"PRANDELLI İLE SIKINTIMIZ OLDU"
"Yeni hoca, yeni kurallar, yeni çalışmalar adaptasyon süremizin uzun sürmesine neden oldu. Prandelli ile iletişim sıkıntımız oldu, bu da futbolumuza yansıdı. O sırada başkanımız değişti. İster istemeden takımı da etkiledi bu durumlar. Ardından Hamza Hocamız ile yeni bir ortam, yeni bri hava yarattık. Sonra Sabri aramıza katıldı. Bu da bizim için çok çok önemliydi. Böyle pozitif bir ortam oldu ve sonuna kadar da bunu devam ettirdik."

"HAMZA HOCA İLE GELEN DEĞİŞİM"
"Hava değişikliği şarttı. Ortamın suyu-tuzu karışmıştı, tadı kalmamıştı. Ben çalışma metodunu, futbol anlayışını Prandelli'nin seviyordum ancak futbol sadece taktiksel değil. İnsan ilişkileri, sosyal iletişim, futbolcuyla ilişkiler... İki taraflı bir durum bu aslında. Yoksa onun azmini, isteğini tartışamayız. Hamza Hoca'yı da övebiliriz. Hamza Hoca Galatasaray'a çok yakın bağı olan birisi. Bunu daha önceden bilmiyordum. O ilgiyi, şefkati verdi. Doğru hamleler yaptı, doğru zamanlamalarla hocamızın sayesinde mutlu sonlandırdık. Kısa bir sürede bize ulaşabildi. Futbolcu biraz inatçıdır, sporcuların genelde böyledir. Yani kendi kafasına doğru gidebilir. Ama kollektif bir oyun olduğu için herkesi aynı yöne doğru yöneltmesi büyük bir başarı, bir sanat da diyebiliriz. Hamza Hoca çok sabırlı bir insan. Her zaman kendi çizgisini korudu."

"KULÜBÜMLE İLGİLENİYORUM"
"Hergün idman yapıyosun. Maç performansı idmanla da alakalı bir şey. Ben de kendim için, Galatasaray için yapıyorum. Sahaya çıktığımda en iyisini yapmam gerekiyor. Bazen iyi gidiyor, bazen olmuyor ama ben aynaya bakıp ''Evet Hamit, elinden geleni yaptın'' diyebiliyorum. Ben oynadığım kulüple ilgileniyorum. Çünkü seviyorum, burası benim ekmek teknem. İlgileniyorum çünkü kulübümü seviyorum, işimi seviyorum. Bundan dolayı eleştiriyorum zaman zaman. Dışarıdan görüldüğü gibi değil. Biz burada önce işimizi, sonra hayatımızı kuracağız."

"ÜNAL AYSAL VE FATİH HOCA'NIN EMEĞİ ÇOK"
"Ben geldiğimde farklı bir başkanımız vardı. Onun da emeği çok, Fatih Hocamız'ın da emeği çok. Kadroyu bu iki güzel insan kurdu sonuçta. Ama eksiğimiz çok... Biz futbolcu olarak önce saha içi diyoruz ama kolay değil 40 kişiyle idmana çıkmak. Yine de duacı olmak lazım, güzel bir işimiz var, güzel bir dünyamız var. Bu ayrı bir dünya. Bunu da insanlarla paylaşmak lazım ki insanlar bunları bilerek gelsin."

"İNANCIMIZ HEP VARDI"
"Şampiyonluğa inancımız her zaman vardı. Bunu da gösterdiğimize inanıyorum. Saha içinde zaman zaman kötüydük ama bu da düzensizlikten kaynaklanıyordu. Şampiyonlukta daha çok neye üzüldüm? Daha güzel futbol, daha sağlam futbol oynayabilirdik. Koptu kopacak durumlar oldu, bunları yaşamamalıydık."

EN ÜZÜLDÜĞÜ MAÇLAR!..
"Balıkesirspor maçını sakattım, televizyonda izledim. Ona çok üzüldüm. Bir de Başakşehir'deki maçımız. Bizim için çok ağır bir yenilgiydi. En sevindiğim maçlar; Kasımpaşa ve içerde Mersin'deki dönüşlerimiz güzeldi. 5-0'lık Konya maçı da çok güzeldi."

"Son iki maçı herkes aynı saatte oynasın. O maçlarda her şey olabilir çünkü. Ona ben biraz üzüldüm. Başakşehir maçında arkadaşlarımla oturup, çay servisi yapıyordum. Ara ara bakabildim. Onu orda takım arkadaşların, taraftarların yok sevindim tabi ama daha farklı olabilirdi."