Hanefi Bostan: “28 Şubat Mağduru Akademisyenlerin Hakları Neden İade Edilmiyor?”

Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, 28 Şubat sürecinde mağdur edilen akademisyenlerin hakları neden iade edilmiyor?” dedi.

Bostan yaptığı açıklamada, “Bilindiği gibi 12.07.2012 tarihli ve 28351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6353 sayılı Kanun'un 40'ıncı maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na eklenen geçici 44'üncü maddeyle; 23.4.1999 ile 14.2.2005 tarihleri arasında tabi oldukları personel mevzuatına göre almış oldukları disiplin cezası sonucu memuriyetleri sona erip, 5525 sayılı Kanun uyarınca haklarında verilmiş disiplin cezaları bütün sonuçları ile ortadan kaldırılanların bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren 3 ay içinde kuruma müracaat etmeleri halinde ve yaş haddine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla memuriyetlerinin sona erdiği tarih ile 22.6.2006 tarihi arasındaki dönem içinde uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak sigorta primi ödenmemiş veya emekli keseneği yatırılmamış sürelerine ilişkin kesenek ve kurum karşılığı toplamlarının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından hesaplanarak halen çalıştıkları veya kamu görevlisi olarak en son çalışmış oldukları kamu idarelerine bildirileceği ve söz konusu tutarların bu idareler tarafından üç ay içerisinde kuruma defaten ödeneceği hüküm altına alınmıştır” dedi.

TSK ve EGM mensuplarının haklardan yararlandığına dikkat çeken Bostan, “Bu kanunlar gereği 28 Şubat sürecinde ve daha sonraki dönemde ordudan ilişiği kesilen subay ve astsubaylar ile emniyet teşkilatından atılan polisler ve 657 sayılı Kanun’a tabi memurlar söz konusu haklardan yararlanırken, yüksek öğretim kurumları ve üniversitelerde sözleşmeli statüde çalışan yardımcı doçentler, öğretim görevlileri, uzmanlar ve araştırma görevlileri bu haktan yararlanamamıştır. Öğretim elemanlarından, yani akademisyenlerden sözleşme süresi bitim tarihi 23.4.1999 ile 14.2.2005 tarihleri arasına gelenlerin sözleşmeleri, üzerlerine atılan haksız iftiralar dayanak yapılmak suretiyle veya sicillerinin düzmece sebep ve olaylarla (memuriyetten ve öğretim üyeliğinden çıkarılma cezası dışındaki disiplin cezaları verilmek sureti ile) bozulması suretiyle yenilenmemiştir. Bu durumda olan birçok akademisyen sözleşmeleri uzatılmayınca o günkü görünmez fakat hissedilir olan baskı ortamının şartlarından dolayı başka üniversitelerdeki akademik kadrolara da alınmamışlardır” ifadelerini kullandı.

Bostan, “Akademik çalışma alanı tıp, iktisat, hukuk, işletme, eczacılık, mühendislik, veterinerlik olan akademisyenlerden bir kısmı çok uzun sürmeyen bir işsizlik döneminden sonra özel sektörde veya kendi kurdukları işletmelerde işe başlamışlardır. Bu akademik çalışma alanları yukarıda sayılan alanlar dışında kalan akademisyenler ise konuları ile ilgili olan iş imkanlarının kısıtlı olması ve yaşları sebebiyle (boyunlarına asılmış olan görünmez yaftalardan dolayı) uzun bir süre iş bulamamışlardır. İş bulamama ve haksız nedenlerle işlerinden ayrılmak zorunda kalan akademisyenler büyük bir manevi yıkıma maruz kalmış ve büyük maddi kayıplara uğramışlardır. Malum süreçte yapılan haksızlığı onuruna yediremeyen bazı akademisyenler intihar etmiştir. Bu durumdaki birçok akademisyenin aile bütünlüğü bozulmuş veya yok olmuştur. Bu akademisyenlerin aynı iş yerlerine tekrar dönüşleri de malum sureci canı gönülden destekleyen ve bugünlerde masum rolünü oynamakta olan kişilerce ve onları destekleyen sözde 28 Şubat kahramanlarınca çeşitli hukuksal hilelerle ve dezenformasyon faaliyetleri ile engellenmektedir” dedi.

Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Malum süreçte acı çeken ve işsiz kalan ve akademik hayatı sona erdirilen öğretim elemanlarının yaralarının sarılabilmesi için ‘12.07.2012 tarihli ve 28351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6353 sayılı Kanun'un 40'ıncı maddesiyle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na eklenen geçici 44'üncü maddesi’ gibi bir kanuni düzenleme yapılarak, bu durumdaki akademisyenlerin sigorta ve emeklilik primi ödeyemedikleri sürelere ait olan sigorta ve emeklilik primlerini ya kendilerinin ödemeleri ya da bu sürelere ait ödemelerin devlet tarafından yapılması sağlanmalıdır. Ayrıca akademik hayata dönüşleri de kanuni teminat altına alınmalıdır.”