İnternet sayfalarında, gazetelerde, dergilerde, televizyonlarda bel fıtığı ve boyun fıtığı için bol bol ve çeşit çeşit ameliyatsız tedavi yöntemleri üzerine reklamlar, yazılar, konuşmalar görmekteyiz.
İnsanların ameliyat olursam sakat kalırım, felç olurum diye çekindikleri bu hastalıklar için eskiden sadece umut tacirleri, kırık çıkıkçılar hastaları istismar eder iken maalesef günümüzde aynı istismarı yatak üreticilerinden bitkisel ürünler satan pazarlamacılara, korse, masaj ve jimnastik aletleri satıcılarından bazı medyatik fizyoterapistlere ve hatta doktorlara dek birçok kişinin yaptığını üzülerek izlemekteyiz.
Tedavi amacı ile tanıtılan ürün ve yöntemlerin maalesef büyük kısmı ise hastalara gerçek bir fayda sağlamaktan çok, maddi kazanç amacı taşırlar.
ABD’de FDA ( U.S. Food and Drug Administration - Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi ) adlı kurum, Sağlık Bakanlığı'na bağlı olarak gıda, diyet eklentileri, ilaç, medikal araçlar gibi ürünleri denetler ve bu ürünlerin sağlığa zararı var mıdır, tedavi edici bir etkileri var mıdır araştırır, ilan eder. Sağlık kuruluşları ve doktorlar, tedavi amacı ile kullandıkları bir ürünün FDA tarafından onaylanmış olmasına mutlaka özen göstermek zorundadırlar.
FDA tarafından onaylanmamış bir ilaç ya da tedavi yöntemi kullanılması şarlatanlık olarak kabul edilir ve hem doktoru hem sağlık kuruluşunu ciddi cezalar ile karşı karşıya bırakır.
Bir tedavi yönteminin FDA tarafından onaylanmış olması ise uzun araştırmalardan sonra yöntemin faydalı olduğunu bildirir, sigorta şirketleri bu tedavilerin ücretlerini ödemeyi kabul ederler, doktorlar ve hastaneler bu yöntemleri tedavi amacı ile kullanırlar.
Ülkemizde ise ameliyat olmaktan zaten yeterince çekinen hastalar medyada karşı karşıya kaldıkları bilgi kirliliği karşısında daha da fazla kafaları karışarak kendilerine sunulan her türlü ameliyatsız tedavi yöntemine ‘’ bir umut ‘’ diyerek sarılmaktadırlar. Reklamını gördükleri ürün ya da yöntem faydalı mıdır, işe yaramakta mıdır, tedaviyi yapan kişi bu konuda ehil midir gibi konuları genellikle sorgulamazlar, birilerinin tavsiyesi onlar için çoğu zaman yeterlidir. Denetimin yetersiz olması da hastaların daha kolay bir şekilde istismar edilebilmelerine zemin hazırlamaktadır.
Bel fıtığı tedavisi ve boyun fıtığı tedavisi, son birkaç yıl içinde çok hızlı ve önemli gelişmeler kaydetmiştir. Teknolojinin baş döndürücü bir hızla her geçen gün kendisini yenilemesi doğal olarak teşhis ve tedavi yöntemlerimizi de değiştirmektedir.
Tıbbın ve cerrahinin bütün alanlarında olduğu gibi, omurga cerrahisinde de hastaya daha az zarar vererek en fazla faydayı sağlayacak yöntemler sürekli olarak aranmakta ve geliştirilmektedir.
Birkaç yıl öncesine kadar bel fıtığı ve boyun fıtığı hastalarımıza ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar vermek, fizik tedavi uygulamaları yapmak ya da ameliyat yapmak dışında başka bir tedavi alternatifimiz yoktu.
Hastalarımız aylarca bazen yıllarca ilaç kullanır, ağrı nedeni ile hareket edemez, iki büklüm halde, çalışamaz, uyuyamaz, bir yandan da uzun süre kullanılan ilaçların yan etkileri ile uğraşmak zorunda kalırlardı. Fizik tedavisi uygulamalarını bir umut olarak görür, aksi halde ameliyat olacaklarını düşünerek ve ameliyattan çekinerek bazen kendilerini kırık çıkıkçıların dahi ellerinde bulurlardı.
Ameliyat teknikleri de her ne kadar teknoloji ile beraber gelişmiş ve ameliyatlar eskiye göre çok daha az riskli olsalar da, bazı yerlerde hala gerekmediği halde yapılan ameliyatlardan sonra ortaya çıkan sorunlar hakkında sorumluluk sahibi cerrahlar da huzursuz ve tedirgindir.
Ameliyata bilimsel anlamda ihtiyaç duymayan hastalar için yine bilimsel kurallar çerçevesinde geliştirilen modern tedavi olanakları vardır.
Günümüzde modern teknoloji sayesinde bel fıtığı ve boyun fıtığı hastalarımıza güvenilir, uzun ve detaylı çalışmalar ve incelemeler sonrasında FDA onaylı ameliyatsız tedavi olanakları sunmaktayız.
Özellikle çok sık olarak kullandığımız lazer ve radyofrekans teknolojileri ile yapılan ameliyatsız tedaviler, ortalama olarak %80 oranında hastada çok başarılı sonuçlar vermektedir.
Ameliyatsız bel fıtığı ve boyun fıtığı tedavisi yaklaşık olarak 10 dakika sürmektedir. Hasta ile konuşarak ve lokal anestezi altında yaptığımız bu tedaviler;
· Ağrısızdır,
· Ameliyata göre çok daha az risk taşırlar,
· Kanama ve enfeksiyon riskleri yok denecek kadar azdır,
· İşlem ertesinde uzun bir nekahat dönemi yoktur,
· Hastanede yatmayı gerektirmezler,
· İşgücü kaybı yoktur, hasta ertesi gün işine başlayabilir
· İşlem ertesinde uzun süre ağrı kesici ilaç kullanmak gerekmez.
Ameliyatsız tedavi yöntemleri, ameliyatlarda olduğu gibi yıpranmış ve fıtıklaşmış olan disk ekleminin tamamını ya da büyük bir kısmını çıkartmayı hedeflemezler. Aksine eklem bütünlüğünü korumayı amaçlarlar.
Eklem içinde çok az bir hacim azalmasının eklem içindeki basıncı anlamlı derecede azaltacağı prensibinden hareket ederek, eklemin küçük bir kısmı lazer ya da radyofrekans yardımı ile elde edilen ısı sayesinde buharlaştırarak, eklemin büzüşerek fıtığın gerilemesi sağlamaktayız.
Bir yandan eklem içinde ağrıya neden olan kimyasal maddelere ve sinir uçlarına etki ederek bel ağrısı ve boyun ağrısı tedavi edilir, diğer yandan da fıtıklaşmış olan eklemin sinir kökleri üzerinde yaptığı baskı ve tahriş azaltılarak kol, omuz, sırt ya da bacak ve ayaktaki ağrılar ortadan kaybolurlar.
Ameliyatsız tedavi yöntemleri her bel ya da boyun fıtığı hastasına uygulanamazlar. Halk arasında patlamış fıtık olarak tanınan fıtıklarda bu uygulamalar yapılamazlar. Serbest bir parçası bulunmayan fıtıklar bu uygulama için idealdir.
Tarif ettiğimiz uygulamaların tamamı FDA onaylı olup gelişmiş batı ülkelerinde yıllardır güvenle kullanılmaktadır. Bu yöntemler sayesinde çok daha az hasta ameliyat aşamasına kadar gelmektedir.
SORU VE GÖRÜŞLERİNİZ İÇİN: **drtunckoc@mynet.com
**