Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli Albay Hasan Atilla Uğur, kendisi ile ilgili olarak dava dosyasında yer alan delillerin değerlendirilmediğini, tanıklar ile sanıklara soru sorulmasına izin verilmediğini ileri sürdü. Sanık Uğur, hakkında iddia edilen suçlamaların tamamen boş iddialar olduğunu öne sürerek suçsuz olduğunu söyledi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının 301'inci duruşmasında CHP milletvekilleri Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay ile Veli Küçük, Doğu Perinçek, Tuncay Güney ve Danıştay saldırısı faili Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 37 tutuklu sanık hazır bulundu. Tutuksuz sanıklardan Yalçın Küçük, Sami Hoştan, Zafer Şen ve Hayrullah Mahmut Özgür de duruşma da hazır bulundu. Küçük ile Hoştan, başka suçlardan tutuklu oldukları için tutuklu sanık bölümünde yer aldılar.
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler, emekli Orgeneraller Hurşit Tolon ve Hasan Iğsız ile emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün de aralarında bulunduğu 29 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı.
Kimlik yoklamasının ardından Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, mahkemeye ulaşan cevabi yazıları okudu. Başkan Özese, ayrıca bazı sanıkların yazılı savunmalarını mahkemeye gönderdiklerini açıkladı. Ardından da sanıkların esas hakkındaki savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık emekli Albay Hasan Atilla Uğur, esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmasını yapmak için hazır olduğunu söyledi. Savunmasına başlamadan önce, mütalaa ve iddianameyi incelerken bir konunun dikkatini çektiğini belirten Uğur, "Ben Jandarma Komutanlığı'nda görevliydim. Herhangi bir asayiş konusu olur, cinayet işlenir, hırsızlık yapılır, bunun gibi konularla ilgili fezleke hazırlanır ve fezlekede suç tarihi ile saati belirtilir. Oysa tamamına yakını darbeye teşebbüs suçlamasıyla suçlanan bu davanın sanıkları için suç tarihlerinin hepsi de birbirinden farklı yazılmış. 2007 mi suç tarihi, 2009 mu yoksa 2011 mi belli değil. İddianame ve mütalaaya göre sanıklar sürekli darbe paranoyası içinde yaşayan insanlar. Böyle saçmalık olmaz. İddiaların tamamı külliyen yalandır." dedi.
İddia makamı tarafından dava dosyasına dahil edilen delillerden hiçbirinin davada değerlendirilmediğini belirten Uğur, "Ayrıca dinlenen tanıklardan birçoğuna benle alakalı beyanlarda bulunmadığı gerekçesi ile soru sormama izin verilmedi. Erdal Sarızeybek ve Sinan Aygün'ün de aralarında bulunduğu birçok kişiye soru sormama izin verilmedi." ifadesini kullandı.
Sanık Uğur, Türkiye'ye teslim edildikten sonra sorgusuna katıldığı Teröristbaşı Abdullah Öcalan ile ilgili değerlendirmeler yaptı. Uğur, "Kendisiyle konuşanı tartar, elini veren kolhunuj kaptırır, zekidir ama paranoyaktır." değerlendirmesini yaptı. Ardından da Uğur, "Apo'yu srgularken Barış Manço'nun ölüm haberi geldi. Bize dönüp gözlerini açarak 'Ben de üzüldüm, Barış Manço'yu kim öldürmüş?' diye sordu. Onu tanıyan biri olarak tekrar söylüyorum. O bir paranoyaktır. Karşılığını almadan hiç birşey vermez." şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz