Arınç, beraberinde AK Parti Bursa milletvekilleriyle TBMM'de kaydını yaptırdıktan sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bülent Arınç, ''Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından bağımsız milletvekillerinin Meclisi boykot etmesi konuşuluyor. Ortam geriliyor, ne diyorsunuz?'' sorusuna karşılık, ''Beğenmediğimiz, yanlış bulduğumuz, demode olduğuna inandığımız bütün düzenlemeleri Parlamentomuzda değiştirme imkanımız var. Anayasa değişiklikleri de buna dahil'' diye konuştu. Arınç “Haklı taleplere 2002’de nasıl ‘evet’ dediysek, Meclis’teki taleplerine yine ‘evet’ deriz" dedi.
Yürürlükte bulunduğunda yazılı hukuku, işleyen mekanizmaya karşı ''Seni tanımıyorum, seninle mücadele edeceğim, sokaklar savaş alanına dönecek, dağa çıkacağız, vuracağız, kıracağız'' söylemlerinin hiçbir siyasetçinin ağzına yakışmayan söylemler olduğunu belirten Arınç, şunları söyledi:
''Bir insan şuna karar vermeli, ya siyaseti ya şiddeti tercih edeceğim. Siyasete tercih etmişseniz şiddetten uzak kalacaksınız. Dünyanın hiçbir yerinde siyaset şiddet yoluyla yapılmıyor. Dolayısıyla arkadaşlarımız; milletimizin değerli oylarıyla seçilip bağımsız olarak buraya geliyorlarsa, sonunda bir grup kurarak Parlamentodaki yasama çalışmalarına katılacaklarsa şiddet dilinden uzak durmalılar. Şiddeti tercih etmemeliler, kullanmamalılar, tahrik, teşvik, bazılarının yaptığı gibi tehditler... Bütün bunlar bir siyasetçi ağzına yakışan bir partinin mensubuna yakışan eylem ve davranışlar değildir.
Hem BDP'ye parti olarak hem de bu partinin bağımsız gösterdiği adaylardan seçilen arkadaşlarımıza tavsiyemiz, hukuk içinde mücadele edelim, parlamentoda yasama çalışmalarına birlikte katılalım. Türkiye için artık demode olduğuna inandığımız veya millet vicdanına ters olduğunu düşündüğümüz uygulamaların değiştirilmesi için yasalar içerisinde faaliyet gösterelim.''