Hayır Sever Sevilen Muhtar Taphasanoğlu'nun Ismi Huzurevine Verildi

Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Elbistan’ın en eski muhtarlarından Nuri Taphasanoğlu için örnek bir vefa örneği sergilendi. Huzurevinin adı Elbistan Nuri Taphasanoğlu Huzurevi olarak değiştirildi.

Elbistan'da 35 yıl süreyle muhtarlık yapan ve başta Elbistan Huzurevi olmak üzere birçok hayır işinde aktif rol üstlendiği için ‘Efsane Muhtar’ yakıştırması yapılan Nuri Taphasanoğlu’nun çok emek verdiği Huzurevi Yaptırma ve Yaşatma Derneği, kısa süre önce huzurevi müdürlüğüne, Elbistan Huzurevi'nin adının Elbistan Nuri Taphasanoğlu Huzurevi olarak değiştirilmesini tavsiye etti. Derneğin bu isteği yazılı hale dönüştürülerek, huzurevi müdürlüğü tarafından Kahramanmaraş’a gönderildi. Kahramanmaraş Sosyal Hizmetler Müdürlüğü tarafından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na konu üst yazı ile aktarıldı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın da bu konuya olur vermesiyle birlikte, Elbistan Huzurevi Müdürlüğü’nün adı Elbistan Nuri Taphasanoğlu Huzurevi olarak değiştirildi.

Nuri Taphasanoğlu’nun sevenleri ve aile üyeleri, alınan karardan dolayı memnuniyetlerini dile getirirken, “Yıllarca emek verdiği bir kurumda adının yer alması gerçekten memnun etti. Emek veren, tavsiye eden herkese teşekkür ediyoruz.” dediler. Elbistan Huzurevi Müdürlüğü olarak bilinen ve Elbistan Nuri Tapsahanoğlu Huzurevi olarak değiştirilen kurumda yeni levhaların kısa süre içerisinde takılması bekleniyor.

HUZUREVİ İÇİN HERŞEYİ YAPMIŞTI

Elbistan’a yaşlıların bakımı ve konaklaması için bir huzurevi yaptırma fikrinin ortaya atılmasıyla çalışmalara başlayan efsane Muhtar Nuri Taphasanoğlu, gerek bürokratlarla ve gerek sivil toplum kuruluşları ile iyi diyaloğlar kurdu. Tüm gücüyle bu kurumun bölgeye kazandırılması için çaba sarfetti. Yapım çalışması sırasında tamamlansın diye tek tek yardım topladı. Hep iyi niyet ve insan eksenli düşüncesiyle takdir aldı. 1995 yılında temeli atılan ve 2003 yılında tamamlanan huzurevi yapım çalışmalarıyla ilgili olarak basın-yayın organlarına değerlendirmede bulunan Taphasanoğlu, bu kurumla ilgili şunları söylemişti:

“Bu binanın yapımını ben Ferhat ile Şirin'in hikâyesine benzetiyorum. Ferhat'ın Şirin'e gönlü düşer. Şirin ise Ferhat'a bir isteğim va, yerine getir senin olayım der. Şirin, şu dağı del arkasındaki gölü öbür tarafa akıt der. Ferhat alır eline kazmayı, Şirin'in gösterdiği dağa gider ve aşk ile Allah der vurur kazmayı. Günün birinde Ferhat dağı deler, suyu akıtır. Ferhat ta Şirin ile muradına erer. Zor günler geride kaldı. İşi bitirip teslim etmek kadar güzel bir şey yok. Benim inancıma göre bir işi başarmanın sırrı doğruluk, sevilmek, azim ve iradedir. Yaptığınız işe azim ile sarılırsanız, başaramayacağınız hiçbir iş olmaz derim.