‘Hayvan’ sözüne yanıt: Nekrofiller

Başbakan Tayyip Erdoğan, büyük sevgi gösterileriyle girdiği TT Arena Stadı’nda Uludere olayının uluslararası bir karalama kampanyasına dönüştüğünü anlattı, BDP’lileri eleştirdi. “(Bu emri hangi hayvan verdi) diyenler nekrofillerdir, yani ölü sevicilerdir” diyen Erdoğan, partisinin TT Arena’daki İl Kongresi’nde özetle şunları söyledi:

[

](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/ak-partiden-tt-arenada-dev-kongre/10140/264817/)

Bu ülkede, son 30 yıldır devam eden terör eylemlerinde yaklaşık 40 bin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı hayatını kaybetti. Binlerce askerimiz, polisimiz, güvenlik görevlimiz şehit edildi. Maalesef bu topluma, bu millete, işte bu acı ölümleri sorgulama, bunlarla ilgili soru sorma hakkını, fırsatını, imkanını vermediler. Medya, doğru soruları sormaktan kaçındı. Bazı partiler, şehitlerimiz üzerinden istismar üretti. Bazı partiler, tepkisiz, duyarsız kaldı. Bazı partiler, terörü, dağdaki gençleri teşvik, tahrik ederek kan üzerinden siyaset üretti ve kanla beslendi.

İlk kez Ak Parti çıktı, bu istismar siyasetine, bu kanlı siyasete samimiyetle, gönülden, cesaretle ‘dur’ dedi. Biz, milletimizden hiçbir şeyi saklamadık, saklamayız. Biz, hiçbir hadisenin üzerini örtmedik, örtmeyiz. Tam tersine, tarihin en karanlık dönemlerini, Dersim’i, 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı, 27 mayısı, faili meçhulleri sorgulayan bir partiyiz. Cumhuriyet tarihinde ilk kez ret, inkar ve asimilasyon politikalarını kaldıran, Kürt kökenli vatandaşlarımızla kucaklaşan, helalleşme sürecini başlatan bir partiyiz.
Karalamaya döndü

Uludere olayı üzerinden, bir istismar siyaseti, bir istismar kampanyası yürütülüyor. Sadece ulusal değil, uluslararası bir karalama kampanyasıdır. Bunun içinde, PKK terör örgütü var, BDP var, CHP var, bir de belli medya kuruluşları var.
Uludere’de hepimizi üzen bir hata yapılmıştır. Olay sınırımızın dışında olduğu halde, terör bölgesinde bulundukları ve yasal olmayan bir iş yaptıkları halde, hatayla vurulan bu insanlar konusunda devlet yapması gereken neyse hepsini yapmaktadır. Aileler en üst düzeyde ziyaret edildi.
Birileri anlamak istemiyor ama Uludere konusunda adli, idari soruşturma başlatıldı halen devam ediyor. Meselenin üzeri örtülmüş değil, vicdansızca, insafsızca yazdıkları, söyledikleri gibi, tazminat ödenip konu kapatılmış değil.

Ya sivil olsaydı

Cuma günü, jandarma, trafik kontrolünden kaçan araca silahlı müdahalede bulunmadı, bulunamadı. Bu gerilimi, bu dikkati herkes görmeli. CHP Genel Başkanı, o araç o kadar mesafeyi nasıl gitti diye soruyor. Hadi o Kemal Kılıçdaroğlu, aklına ne gelirse söylüyor. Ama sorumluluk, akıl, vicdan, izan sahibi olanların, bin düşünüp bir söylemesi gerekiyor. Eğer o gün jandarma, silahlı müdahale etse, aracın içinden siviller çıksa bir felaket olacaktı. Ama jandarma o aracı takip etmese, o zaman da belki bir büyük şehrimizde daha büyük bir felaket yaşanacaktı. Araçta siviller öldürülse, istismarcılar ayağa kalkacak, güvenlik güçlerine saldıracaklardı. Hantepe’de, Gediktepe’de olduğu gibi. ‘Niye katırları vurmadınız?’ dediler, ‘Niye seyrettiniz?’ dediler. Diyenler işte şu anda farklı yazanlar farklı konuşanlardır.

Milletvekili

Uludere konusunda, kendini bilmez, terbiye yoksunu, edep yoksunu, güya isminin başında da milletvekili sıfatı olan biri çıkıyor (Hasip Kaplan) hem de Meclis çatısı altında, çok afedersiniz, ‘O emri hangi hayvan verdi’ diyor. Sen, eğer, insaniyetten sukut etmiş birilerini görmek istiyorsan, Uludere sonrasında zil takıp basın toplantısı düzenleyen, kahkahalar atan arkadaşlarına bak, orada görürsün. Ben bunlara, bunların kullandığı sıfatla karşılık vermeyeceğim. Ben bunlara, kendilerine çok ama çok yakışan bir sıfatla karşılık vereceğim. Çok da ağır konuşacağım. ‘O emri hangi hayvan verdi’ diyenler, Uludere olayından sonra zil takıp oynayanlar, ‘Dağdakiler inmesin’ diyenler, ‘savaşta olur böyle şeyler’ diyenler, bu sıfata dahi layık olmayan nekrofillerdir, yani ölü sevicilerdir. Bu kadar ağır konuşuyorum.”
27 Mayıs kara leke
Bugün, Türkiye Cumhuriyeti tarihine maalesef kara bir leke olarak yazılmış, Cumhuriyet tarihimizin, demokrasi tarihimizin en kara, en karanlık gününün yıl dönümündeyiz. Bundan 52 yıl önce, 27 Mayıs 1960’ta, milletin oylarıyla işbaşına gelmiş, milletin sevdalısı olmuş merhum Adnan Menderes’in başında bulunduğu hükümeti devirdiler, ardından da Menderes ve arkadaşlarını idam ettiler. Kendisini buradan rahmetle yad ediyorum.

Kılıçdaroğlu’na
Sen git önce Kağıttepe’yi bir bul

“CHP Genel Başkanı, hafta içinde, bizim İstanbul için büyük projelerimizden, çılgın projelerimizden bahsetmiş. Eleştirmiş. Hakkıdır. Bir kere, CHP Genel Başkanı’na samimi bir tavsiyede bulunuyorum. Sen en iyisi bu büyük proje meselelerine girme. Zira, bizim büyük projelerimiz, Kılıçdaroğlu’nun bırakın aklına, hayallerine, havsalasına dahi sığmaz. İstanbul’da CHP’nin hayal dahi edemeyeceklerini, biz gerçeğe dönüştürdük, dönüştürmeye de devam ediyoruz. CHP Genel Başkanı’nın hayalinde, İstanbul’da bir Kağıttepe diye semt var. Ben diyorum ki, sayın Kılıçdaroğlu önce sen git Kağıttepe’yi bir bul. Kağıttepe’yi bulduktan sonra orayı şöyle bir imar ediver. Nerede o Kağıttepe ise. Eğer bulamıyorsan, diyecek bir şeyim yok ama bulursan biz de sana yardımcı oluruz. Adayı olduğu ilçeyi bulmakta zorlanan bir siyasetçi... Biz İstanbul için proje üretmeye, bunları da gerçeğe dönüştürmeye devam ediyoruz.”

Selam turu

Başbakan Erdoğan, stadyuma girdiğinde büyük alkış ve tezahürat aldı. Stadın etrafına kurulan platforma eşi Emine Erdoğan ile birlikte çıkan Erdoğan, sahayı dolaşarak tribünleri selamladı. Erdoğan, partililere karanfil attı, onları selamladı. Kongrenin başında İstiklal Marşı okundu. Daha sonra, banttan Başbakan Erdoğan’ın okuduğu Necip Fazıl Kısakürek’in “Canım İstanbul” şiiri dinletildi.
Babuşçu yeniden başkan

Ak Parti İstanbul İl Başkanlığı 4’üncü Olağan Kongresi, 19.30’da tamamlanan oy verme işlemiyle sona erdi. Tek aday olan Aziz Babuşçu yeniden 3 yıllığına İl Başkanı seçildi. Aziz Babuşçu Başkanlığı’ndaki Yönetim Kurulu’na 50 kişi asil, 50 kişi de yedek listeden girdi. Babuşçu, duygularını tek kelimeyle “Hafifledim” diyerek dile getirdi.

1825 otobüs kalktı

İstanbul’un tüm ilçelerinden TT Arena’ya otobüsler kaldırıldı. Toplam 1825 otobüs partilileri taşıdı. El şeklindeki afişlerde “Demokrasinin merkezi Silivri” ve “Büyük ustaya selam” yazıldı. “3 kıtayı fetheden ecdadın dünyayı kuşatan evladı Recep Tayyip Erdoğan”, “İyi günde kötü günde aziz İstanbul hep seninle”, “Hayaldi gerçek oldu ecdadın ruhu sende tecelli buldu” afişleri asıldı.
TT Arena Stadyumu civarında yoğun trafik yaşandı. Otobüsler stada 1 kilometre mesafede oluşturulan otoparka park ettirildi.
Ellerinde kumanyalarıyla stada yürüyen partilileri, önlerindeki pankartta “Miladı 1453 olmayanın hedefi 2023 olamaz” yazan mehter takımı karşıladı.
Üç boyutlu bir hava oluşturulan platformda, Kız Kulesi, Haydarpaşa, Ayasofya ve vapurlardan oluşan İstanbul siluetinin yanında Başbakan Erdoğan’ın dev bir maketi yer aldı. Tribündekiler Erdoğan maskesi taktı.

NOTLAR
GS ve TS’li amigo desteği

Tribünlerde Galatasaray ve Trabzonspor taraftarları Ak Parti’ye amigo desteği verdi. Partili olmamasına rağmen arkadaşının ricasını kırmayarak Arena’ya koşan fanatik Trabzonspor taraftarı Atalay Aydın da arkadaşlarıyla birlikte tribünleri coşturdu.
Güngören ilçesinden gelen bir grup taraftar, futbol müsabakalarında rakip takımlara söyledikleri tezahüratları, Ak Parti ve CHP’ye uyarladı.
Kongre “Bir olduk, birlik olduk... Birlikte Türkiye olduk” ana temasıyla yapıldı.
Engelliler, kendileri için özel olarak ayrılan kapıdan stada alındı.
Tribünlerde geldikleri ilçelere göre oturan partililere 100 bin bayrak dağıtıldı.
Büfede yüzde 30 indirim
TT Arena Stadı’nın büfeleri açıktı. Ancak büfedeki fiyatlarda kongreye özel indirime gidildi. Eski tarifelerin üzeri kapatılıp yeni fiyatlar asıldı. İndirim oranı en az yüzde 30 oldu.
Tribünleri tamamen dolduran partililer “İşte usta, işte Arena” diye tezahürat yaptı.
Başbakan gelmeden önce statta prova yapıldı. Partililer, Ak Parti’nin seçim şarkısı
“Bi daha”yı söyledi.
Başbakan Erdoğan’ın gelişi öncesinde halk oyunları ve mehter gösterileri yapıldı.
Özgürlük Anıtı kostümlü iki kadın ellerinde Anayasa ile yeni anayasa mesajı verdi.
Kongreyi izlemeye gelen basın mensupları için tahsis edilen kablosuz internetin şifresi “gucluturkiye” olarak belirlendi.