Hayvancılıkta 'kredi' Desteği

Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Gaffar Aktoz, hayatını hayvancılıkla geçiren ve işletmesini büyütmek, hayvan varlığını artırmak isteyen üreticilerin kredi başvurusunda bulunsa dahi yeterli ipoteğe sahip olamadığı için kredi alamadığını söyledi.

Gaffar Aktoz, Adana Ticaret Borsası'nca (ATB) her ay düzenli hazırlanan dergisinde kaleme aldığı yazısında hayvancılık sektöründe yaşanan gelişmelerin yanı sıra Ziraat Bankası'nca sektörün gelişimine yönelik verdiği kredileri değerlendirdi. Üreticilerin ihtiyaçlarının karşılanması noktasında verilen kredilerin, ekonomik anlamda kısa süreli ya da süreli olsa da mutlaka işe yaradığını kaydeden Aktoz, bankacılık sektörünün ticari bir işletme mantığıyla ve en kaba haliyle de parası olana para verdiği yorumunda bulundu.

İŞLETMELER YETERLİ İPOTEĞE SAHİP DEĞİLSE KREDİ ALAMIYOR

Aktoz, "Bankalar verdiği veya kredi karşılığında ipotek alabileceği tapu yoksa para da vermiyor" dedi.

Aktoz, hayatını hayvancılıkla geçiren, hayvan besleme ve yetiştirilmesinde bilgi ve beceri, tecrübeye sahip üreticiler, işletmelerini büyütmek ve hayvan varlığını arttırmak istediğinde her ne kadar kredi başvurusunda bulunsa dahi yeterli ipoteğe sahip olmadığı için kredi alamadıklarını söyledi.

Hal böyle olunca da hayvancılık kredilerini günlük hayatında başka işlerle uğraşan, sektör dışı oyuncular olarak tanımlayabileceğimiz yatırımcıların kullandığını anlatan Aktoz, "Bu kredilerden çok küçük sayıda yetiştiricinin, işi sadece hayvancılık olan üreticilerin yararlandığını söyleyebiliriz" dedi.

Hayvancılığın geliştirilmesi ve sürekliliğinin sağlanması açısından sektöre verilen her bir liranın çok önemli olduğunu dile getiren Aktoz, burada desteklerden memnun olup olmadığı sorusunun yöneltilmesi gerekenin işletme sahipleri olduğunu söyledi.

Hayvanların küpelenmesi çalışmalarına da değinen Aktoz, küpesiz hayvanın, kimliksiz insan gibi olduğu benzetmesinde bulundu. Hayvanların tanımlanması ve kayıt altına alınması işleminin en önemli şartının küpe takılması ve sisteme kayıtlı hale getirilmesi olduğunu anlatan Aktoz, bu durumun verim hayvanları olarak tanımlanan; sığır, koyun ve keçilerin kayıt altına alınmasının, insan sağlığı açısından çok önemli olduğunu vurguladı.

HAYVAN KÜPELENMEMİŞSE YOK SAYILIYOR

Gaffar Aktoz, sonuçta verim hayvanlarından elde edilen et, süt ve bunlardan üretilen ürünleri insanların tüketeceğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Küpelenen hayvan doğduğu ahırdan soframıza gelinceye kadar takipli olacak. Neyle beslendiğini, ne zaman hasta olduğu, tedavisinde hangi ilaçların kullanıldığı gibi bilgi sistemden görülecek, ondan sonra tüketime sunulacak ya da elde edilen ürünlerde insan sağlığı açısından risk varsa imha edilecek. Ayrıca, tanımlanmış, küpelenmiş hayvanlara devlet zaman zaman teşvik ya da destekler ödüyor. Eğer hayvan küpelenmemiş, kaydı yapılmamışsa yok sayılıyor ve desteklerden yararlanma şansı da yok."