"Hayvanların Ömrü Uzadı, Kronik Hastalıkları Arttı"

Hayvan sahiplerinin bilinçlenmesi ve sağlık alanındaki gelişmelerle birlikte, kedi, köpek gibi hayvanların yaşam sürelerinin arttığı, ancak buna bağlı olarak hastalıkların değişerek insanlara benzer şekilde mikrobik hastalıkların yerini kalp, böbrek yetmezliği, kanser gibi hastalıkların aldığı bildirildi.

Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi öğretim üyesi ve fakülteye bağlı hayvan hastanesinin başhekimi Prof. Dr. Sezgin Şentürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yılda 10 bin civarında hayvana hizmet verdiklerini söyledi. Kliniğe ayı, yırtıcı kuş gibi yabani hayvanların da zaman zaman getirildiğini belirten Şentürk, büyük çoğunluğu ise kedi ve köpek gibi hayvanların oluşturduğunu kaydetti.

Son yıllarda Türkiye'de sağlık alanındaki gelişmelerin hayvanları da etkilediğini anlatan Şentürk, "Eskiden 10 hayvan geliyorsa, bunun 9 tanesi mikrobik, enfeksiyonel nedenlerde geliyordu. Şu anda ise bu durum değişti. Daha çok metabolik, kalp karaciğer, böbrek, sinir sistemini etkileyen hastalıklar, kronik hastalıklar daha çok görülüyor. Özellikle kedilerde diyabet yani şeker hastalığı çok arttı. Kedi ve köpeklerde meme, karaciğer tümörleri, merkezi sisteme ait beyin tümörlerinde büyük artış oldu. Köpeklerde kalp yetmezlikleri ön plana çıkmaya başladı" diye konuştu.

-"Kanser vakaları çok artmaya başladı"-

Şentürk, enfektif, bulaşıcı mikrobik hastalıklara karşı özellikle hayvan sahipleri tarafından bilinçli bir şekilde aşı uygulanmaya başlanmasının, bunların sayısını azalttığını aktararak, "Ama ömürlerinin uzamaya başlamasıyla birlikte aynı insanlarda olduğu gibi, kronik organik hastalıklar dediğimiz karaciğer, kalp böbrek yetmezlikleri ortaya çıktı. Ortalama yaşam süresinin artmasıyla birlikte, bizi en çok korkutan insanlarda olduğu gibi kanser vakaları çok artmaya başladı" diye konuştu.

15 sene öncesine kadar birçok hayvanın daha bir yaşına gelemeden hastalıklara yakalandığını belirten Şentürk, "Koruyucu hekimliğin iyi bir şekilde yapılması, hayvan sahiplerinin duyarlı olması, bunların erken yaşta enfektif hastalıklara yakalanma oranını azalttı. Bununla birlikte yaşam süreleri arttıkça, insanlar gibi yaşlı hastalıklarında artışlar meydana geldi" ifadelerini kullandı.