Tarihteki en uzun süreli devlet olduğunu vurgulayan Batılı Tarihçiler, Hazar Devleti’nin hüküm sürdüğü 7. Ve 8. Yüzyıllardan ‘Hazar Barış Çağı’ olarak sözederler. Bu iki yüz yıllık zaman diliminde Hazarlar, yazılı tarihlerini arşivlememiş olsa da, komşu devletlerle olan siyasi ve ekonomik ilişkilerine ait bilgiler Rus, Arap ve Bizans kaynaklarında belirtilmiştir. Hazar Devleti’nin kökeni Batı Göktürk ve Sabir halklarıdır. Yönetim hanedanlığı da Sabirler’in Ansa kabilesidir. Baş şehri İtil’dir. Sınır komşuları Bizans ve Emeviler ile her zaman savaş halinde oldular. Bizans İmparatoru 3. Leon oğlunu Hazar Hanı Bihar’ın kızıyla evlendirdi. Bu evlilikten doğan erkek çocuk Bizans tahtına çıktı, böylece akrabalıkla başlayan ilişkiler düzeldi.
Hazar Devleti’nin bayrağının zemin rengi mavidir. Mavi renk, huzuru temsil eder. Mavinin üzerinde bulunan şekil ve yıldızlar; doğuyu, sonsuzluğu, ululuğu ve sadakati betimlemektedir. 932 yılında Romanos Lekapenos döneminde Bizans, bünyesinde bulunan Yahudi halka karşı baskı kurması nedeniyle anlaşmazlıklar başgösterdi. Baskılar sonucu Hazar Devleti’ne sığınan Yahudiler, Bizans İmparatorluğu ve Hazar Devleti’nin arasının açılmasına neden oldu. Hemen sonrasında bu defa Hazar Devleti kendi sınırları içinde yaşayan hristiyan topluluklar üzerinde baskı kurdu. Bizans İmparatoru, bölgede yaşayan diğer Türk Kavimleri ile anlaştı, Hazarlar’a karşı kışkırtarak saldırılara başladı. Hazar Devleti, bu süreçten itibaren kendi içinde isyan halinde olan Türk boyları ile sürekli savaş halinde oldu.
Hazar Devleti özellikleri şu şekilde özetlenebilir:
Hazar Devleti toprakları, Karadeniz ile Hazar Denizi arasındaki alanı kaplar. Güneyinde Kafkas Dağları sınır Kabul edilse de İrminiye ve Azarbeycan Hazar egemenliğine farklı zamanlarda girmiştir. Ülke, Bulgar TÜrkleri’nin toprakları olan kuzeyde İtil’e (İdil), hatta kuzey Karadeniz’de bulunan bozkırlara ve Kiev’e kadar geniş bir alana sahipti. Ticari control noktalarını ele almak için kısa sürede, devletin merkezi sayılan Terek Nehri’nden itibaren İdil, Yayık, Don ve Kuban Nehirleri havzalarına kadar genişleme kaydedildi. Sonuç olarak Hazar Devleti, Karadeniz kıyılarından başlayarak Van Gölü’ne, Kiev’den başlayarak Aral Gölü’ne ve hatta Macaristan sınırına kadar yayılmış çok geniş topraklara sahipti.
• Tong Yabgu Kağan
• Böri Şad
• Irbiş
• Busir
• Baryik
• Bihar
• Prisbit
• Bağatur
• Tuvan Kağan
• Tarkhan
• Zekeriya
Hazar Devleti İdil (Volga) nehri kıyıları ile Kırım yarımadası arasında kurulmuştur. Hazar ülkesi genel anlamda Hazar Denizi ile Karadeniz arasındaki bölgeyi kapsardı. Bazı kaynaklar Hazar Devleti’nin Karadeniz’in kuzey kısmından Doğu Avrupa’ya kadar bütün Kafkasya’yı kapsadığını yazar. Hazarlar’ın Orta Asya’daki Büyük Hun Devleti’ne bağlı bazı kavimlerden oluştukları, hatta Rus ve Doğu Avrupa yahudilerinin de ataları olduğu düşünülmektedir.
Hazar halkının, başta Doğu Avrupa ve Asya olmak üzere farklı genetic kökenlerden oldukları da tespit edilmiştir.
Göktürk Devleti’nin yıkılmasıyla bğımsızlaşarak Azak Denizi ile Kuban Irmağı arasındaki geniş deltalara yerleşmişler, bu bölgede yaşayan farklı Türk boylarını asimile ederek 7.yüzyıl ile 10. yüzyıl sürecinde Hazar Denizi ile Karadeniz’in kuzeyine kadar topraklarını genişletmişlerdir.
Hazar Devleti’nin başkenti İtil’dir. Başkent İtil, Hazar Denizi’nin kuzeybatısında Volga nehrinin deltasında yer alır. Yapılan arkeolojik incelemelerde başkentin, önemli bir kültür ve sanat merkezi olduğu, yargı, idari ve sosyal bileşenler, hatta sağlık kurumlarının da başkentte toplandığı anlaşılmaktadır.
Tarihçi ve yazar Mikhail Artamonov’a göre Hazarların başkenti günümüzde Dağıstan Bölgesi’nde Sulak Irmağı’nın üzerinde bulunan Endere Harabeleri diye adlandırılan ‘Belencer’di. Belencer farklı kaynaklarda Varaçan ya da Varacan olarak yazılmıştır. Ancak bu araştırma sonucu günümüzde geçerliliğini koruyamamaktadır. Geniş bir görüş birliği ile asıl başkentin ‘İtil’ olduğu Arap, Musevi, Bizans ve Rus tarihçiler tarafından çeşitli kaynaklardan aktarılmıştır.