Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, Anayasa Mahkemesi kararının, seçime parti olarak girecekleri konusunda herhangi bir değişiklik oluşturmayacağını belirterek, "Bu kararı alırken, barajın düşürülme ihtimalinden medet ummadık" dedi.Diyarbakır DÖKH konferansının 8.’sine katılan HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, gazetecilere gündeme ilişkin açıklama yaptı. Yüksekdağ, "Biz kendi iç platformlarımızda ve çeşitli alanlarda parti olarak seçimlere girme kararlılığı içerisinde olduğumuzu ve uygulayacağımızı ifade ettik. Bundan sonraki süre içerisinde Anayasa Mahkemesi’nin önüne bu gündem geldi. O nedenle hem zamanlama hem de anlayış ve düşünce ile hiçbir paralellik yok. Herhangi bir şekilde bu kararı alırken, barajın düşürülme ihtimalinden medet ummadık. Her şeyden önce siyasi olarak pozisyonumuza güveniyoruz. Partimizin son aylar içerisinde kaydettiği siyasi gelişmeye ve yakaladığı politik ivmeye güveniyoruz. Barajı aşma iradesini ve güvenini buluyoruz. Partimizin parti organlarının motivasyonu da bu yöndedir. Bu zamana kadar kongrelerimiz yoluyla, özellikle il kongrelerimizi gerçekleştirdiğimiz bir süreci geride bıraktık. Bu kongrelerde açığa çıkan enerji de aslında barajı aşmaya hazırlıklı olduğumuzu gösteriyor" diye konuştu."ABDULLAH ÖCALAN’IN KAMUOYUNA SUNDUĞU VE HÜKÜMET MUHATAPLARI İLE PAYLAŞTIĞI BİR ÇÖZÜM TASLAĞI VAR"Çözüm sürecine de değinen Yüksekdağ, "Henüz müzakerelere geçildiğini tam anlamıyla söyleyebilmek için, Abdullah Öcalan’ın kamuoyuna sunduğu ve hükümet muhatapları ile paylaştığı bir çözüm taslağı var. Bu taslak etrafında mutabakatın sağlanması ve bu taslağın başlıklarının tartışmaya açılması gerekiyor. Şu an sürecin ilerleyişinde herhangi bir tıkanma görünmemekte. Organizasyon ve tarafların pozisyonu itibariyle konumlanmasıyla herhangi bir tıkanma görünmüyor. Örneğin heyetimiz gidip geliyor ve görüşmeler yapılıyor. Görüşme heyeti genişletiliyor. Bazı müzakereyi kolaylaştıracak mekanizmaların kurulması yolunda adımlar atılıyor. Organizasyon ve teknik boyutu ile baktığımızda sürecin kendisine bir yol bulduğunu ve ilerlemesi gerektiğini söyleyebiliriz. Ama süreç dediğimiz şey esas olarak siyasi bir realitedir. İşin siyasi gereklerinin yerine getirilmesi gerekir. Müzakerenin ve başlıklarının birebir tartışmaya açılması da siyasi gereklerinin yerine getirilmesi anlamına gelmektedir. Artık içeriğini tartışmak istiyoruz. Yöntem evresinden çıkıp, yöntemle durumu ve sorunu açıklamaya çalışmaktan çıkıp, içeriye geçmek istiyoruz. Somut maddeler ve anlaşma sağlanan maddeler olmakta. Bunun hükümetle ve heyetle ortak bir şekilde, Türkiye kamuoyuna ilan edilmesi yoluyla ilerlemesini istiyoruz. İşin başka bir yanı ise müzakerenin yöntem olarak, bir organizasyon olarak istikrar kazanmaya başlaması durumunda siyasi istikrar yapılanması da çok önemlidir" şeklinde konuştu."CİZRE’DEKİ OLAYLARA HERKES GİBİ BİZ DE PROVOKASYON DEDİK"Cizre başta olmak üzere çeşitli saldırıların yaşandığını aktaran HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, "Her taraf gibi biz de buna provokasyon dedik. Bunun ne tür provokasyon olduğunu gün geçtikçe gözlemlemeye başlıyoruz. Hükümet her gerilim aşamasında darbe aramaktan, kendisinin ulaşamadığı karanlık ellere ulaşmaktan vazgeçmelidir. Bu karanlık elleri bulacak. Kendisi her şeyden önce provokasyondan medet uman ve alan açan bir siyasetten vazgeçecek. Sürecin güvenliği ancak böyle alınabilir. Sadece heyetlerin karşılıklı dizilmesiyle önlem alınmaz" ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz