- HDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ve Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, tutuklu yargılandıkları mahkemelerde yurt dışına çıkış yasağı uygulanarak tahliye edildi.
Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında 4 Kasım günü tutuklanan ve dosyası yetkisizlik kararı ile Diyarbakır'a gönderilen HDP milletvekili Nursel Aydoğan'ın 'Örgüte üye olmak', 14 defa 'Örgüt propagandası yapmak', 2 kez 'Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet', 2 kez 'Suç ve suçluyu övme', 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek' ve 'Halkı kanunlara uymamaya tahrik etmek' suçlarından toplam 103 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına başlandı. Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık Nursel Aydoğan, Silivri Cezaevi'nden SEGBİS sistemi ile katılırken, HDP milletvekilleri Sibel Yiğitalp, Mahmut Toğrul, Ziya Pir, Feleknas Uca, İmam Taşçıer, Leyla Birlik ve Ahmet Yıldırım da salondan izledi.
1923 ANAYASASI KORUNSAYDI, KÜRT SORUNU OLMAZDI
Duruşmada savunması alınan Nursel Aydoğan cezaevinde bulunmasının milletin iradesine saygısızlık olduğunu belirterek, "Siyasi bir kararla tutuklandım. Bu hukuksuzluğa bağımsız mahkemelerce son verilmelidir. Yürütmenin yargı üzerindeki baskısı, demokrasilerde asla kabul edilemez. Bu operasyon Ankara'da planlanarak, bazı yargıç ve savcıların eliyle yürütülmüştür. Dokunulmazlıklarımız kaldırıldığı zaman siyasi bir tavır olarak mahkemelere gitmeyeceğimizi açıkladık. Bu, yargıya değil, iktidara yönelik siyasi bir tavırdı. Hükümetin tutuklama dahil, her türlü yola başvuracağını biliyordum. Her türlü imkanım olmasına rağmen kaçmayı düşünmedim. Ben Bursalıyım ve Türküm. 1977 yılında üniversiteye gittiğim dönemde Kürt meselesini ve bu halkın Türkiye'de yaşadığını öğrendim. Hükümet cenazeler üzerinden bir algı oluşturuyor. Tamamiyle insani ve vicdanı bir duyguyla bu cenazelere katılıyorum. 1923 anayasası korunsaydı, bugün Kürt sorunu olmazdı"dedi.
Daha sonra kararını açıklayan mahkeme, Nursel Aydoğan'ın yurt dışına çıkış yasağı konularak, adli kontrol kararıyla tahliyesine hükmetti. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
BEŞTAŞ DA TAHLİYE EDİLDİ
HDP Adana Milletvekil Meral Danış Beştaş'ın 'Silahlı terör örgütüne üye olmak', 'Suç işlemeye alanen tahrik etmek','Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama' ve 'Halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma' suçlarından 8 yıldan 23 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşması da Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Milletvekili Meral Danış Beştaş, avukatı olan eşi Mesut Beştaş ile birlikti davanın ilk duruşmasına Silivri Cezaevi'nden SEGBİS sistemi ile katıldı. İfadesinde 81 günden bu yana Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunduğunu belirten Beştaş, "Bunun 33 gününü bir odada, tek başıma ve ağır tecrit koşullarında geçirdim. İstanbul'a sevk edildiğimde hukuksuz bir şekilde bileklerime kelepçe takıldı. Milletvekili olarak sanık sandalyesinde oturmam hukuksuzdur. Partimizin üyelerinin bu şekilde tutuklanması siyasi operasyondur. Bu yaşananlar ilerleyen süreçte uluslararası yargda çok ciddi sıkıntılar yaratabilecek bir durumdur. Biz Magna Carta kanunlarının bile 800 yıl gerisindeyiz. Türkiye bunu hak etmiyor. HDP olarak Sur İlçesi'nde sivillerin hayatını kurtarmak için çaba sarfettik. Biz şiddetsiz bir çözüm için vardık. Şiddet olaylarının çözüm olmadığını söyledik. Bizim tek derdimiz, çatışmaların arasında kalan sivilleri kurtarmaktı. 6-8 Ekim olaylarının olduğu dönem çözüm süreci çok önemli bir aşamadaydı. Kobani düşseydi, IŞİD Türkiye ile sınır komşusu olacaktı. O dönemde Türkiye'de YPG-YPJ terör örgütü değildi. Resmi görüşmeler vardı. Salih Muslim Türkiye'ye davet edildi. Davutoğlu eş başkanımız ile görüşmek isteyince, Demirtaş ABD ziyaretini kesip geldi. Görüşülen tek konu da Kobani'ydi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti sadece türklerin değil, kürtlerin de devletidir. Merkez Yürütme Kurulu toplantısı olduğunda ben Ankara'da bile değildim. Zaten Kobani ile ilgili resmi bir MYK kararı da yoktu. MYK sadece çağrı yaptı. Bunların hiçbiri de şiddet çağrısı değildi. Çağrı demokratik bir protestoya yönelikti. 6-8 Ekim olaylarından büyük üzüntü duyduk. Yasin Börü olayında büyük bir algı operasyonu yapıldı. Ama olayların failleri ortaya çıkarılmadı. Burada asıl provokatörlerin yargılanması gerekirdi."dedi.
HDP milletvekili İmam Taşçıer'i tanık olarak dinleyen ve avukat savunmalarını alan mahkeme, duruşmaya kısa bir ara verdi. Daha sonra kararını açıklayan mahkeme Meral Danış Beştaş'a yurt dışı yasağı koyarak, adli kontrol kararı ile tahliyesine hükmetti. Duruşma ertelendi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz