HABER

HDP'den erken seçim hükümeti kararı

İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor

HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Seçim hükümetinden kaçınmayacağız, sorumluluk üstleneceğiz" dedi.

Seçim hükümeti kurulması halinde ilk kez HDP çizgisinden isimler bakanlık koltuğuna oturacak.

Bilgen, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, barışın her şeyden değerli olduğunu belirterek "Türkiye'yi bir savaş ortamında seçime götürme arayışı, niyeti, uzun süredir Türkiye siyasetine egemen. Bu kaosun, bu krizin biran önce bitmesi ve Türkiye'de barışın tesis edilmesi için, seçim sürecinin de açık ve kabul edilebilir bir şekilde somutlaşması gerektiğini düşünüyoruz" ifadesini kullandı.

Koalisyon alternatiflerine ilişkin partinin tavrının net olduğunu ifade eden Bilgen, Türkiye'de bir an önce demokratik ve barışçıl bir ortamın tesis edilmesi konusunda herkesin sorumluluk üstlenmesi gerektiğini öne sürdü. Bilgen, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bir seçim hükümetini, icra hükümeti olarak görmüyoruz, böyle değerlendirmiyoruz. Elbetteki barışı esas alacak, demokrasiyi kurumsallaştıracak her alternatife kapımızı nasıl başından beri açık tuttuysak ve hala tabii ki Başbakan görevi iade eder ve başka bir alternatif ortaya çıkarsa da yine aynı kararlılığımızı, aynı tutarlı biçimde AKP için ne söylediysek CHP için de barışa dair bir program, konsept önümüze geldiğinde kapımızın herkese açık olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz. Seçim hükümetinden de kaçınmayacağımızı ve Türkiye'nin güvenlik içerisinde seçmen iradesini sandığa özgürce yansıyabileceği bir atmosferde seçime gidilmesi konusunda elbetteki sorumluluk üstleneceğimizi beyan ediyoruz. Burada, farklı siyasi partilerin öncelikleri ve Türkiye'de barışa dair yaklaşımındaki farkları çok net görüyoruz. Biz, 'istemezük' tarzı bir siyasetten yana değiliz. Somut bir sorun var önümüzde."

Şehirlerde olağanüstü hal uygulandığını öne süren Bilgen, "Bu ortamdan çıkmak ve bir an önce herkesin can güvenliğini sağlanması için ne gerekiyorsa onu yapmak gerektiğini düşünüyoruz. Cenaze törenlerinde ailelerin feryadını duymazdan gelmek hiçbir siyasetçinin, hiçbir siyasi partinin hakkı değildir. Türkiye'nin güven içerisinde seçime gitmesi gerektiğiyle ilgili bir irade 23 Ağustos'ta netleşirse, önümüzdeki günlerde başka bir alternatif ortaya çıkmazsa güven ortamı içinde seçime gidilmesi konusunda üzerimize düşeni yapacağız" diye konuştu.

Hükümet kurma konusunda başka bir alternatif mümkünse bunun zorlanması gerektiğini ileri süren Bilgen, şu görüşleri dile getirdi:

"Ama bu olmadığında yani 23'ü itibariyle sonuçta bir yasal süreç işleyecekse Anayasa'nın gereği olarak bir seçim hükümeti kurulacaksa, biz seçim hükümetlerini bir olağan siyasi taahhütler üzerine kurulu koalisyonlar gibi görmüyoruz. Bu aslında seçim döneminin nasıl yönetileceğine dair bir iradedir. Bu iradenin ortaya çıkması ve önümüzdeki seçimin de geçen seçimde olduğu gibi devlet imkanlarının tek taraflı kullanılmasına fırsat verilmeden kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Böyle bir hükümette falanca parti var, yok tartışmasına da girmeksizin bunu söylüyoruz. Bu sürecin içerisinde Türkiye'yi kaostan kurtarmak adına herkes sorumluluk üstlenmeli."

-"CHP'nin bize getireceği her teklife açığız"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bilgen, "Seçim hükümetine üye verecek misiniz?" sorusunu, "Evet, gayet net biçimde" diyerek yanıtladı. "CHP'nin katılmaması durumunda sadece AK Parti ile böyle bir ortaklığa girmeniz söz konusu mu?" sorusu üzerine Bilgen, ülke çıkarlarının partilerin çıkarlarından daha önemli olduğunu ve herkesin sorumlu davranması gerektiğini söyledi. Bilgen, şu ifadeleri kullandı:

"Eğer bugün akşam, Başbakan görevi iade eder ve Cumhurbaşkanı da siyasi ahlakın gereği olarak, kendi sözleri öyle olduğu için tekrarlıyorum, ikinci partiye görev verirse biz önümüzdeki 5 gün içerisinde 23'üne kadar CHP'nin bize getireceği her teklife açığız. Yine barış için, yine Türkiye'nin bu kaostan çıkması için ama bu ihtimal tükendiğinde, yani 5 gün sonrası ile ilgili bir değerlendirme olarak da biz herkesin seçim hükümeti içerisinde sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Biz de bunun gereğini yapacağız."

Bilgen, "parti tüzüğünde yer alan 2 dönem kuralının toplantıda gündeme gelip gelmediğine" ilişkin bir soru üzerine ise şunları söyledi:

"Bunu tartışabilecek, konuşabilecek durumda değiliz. Aldığımız haberler ve bizi daha fazla kaygılandıran gelişmeler, Türkiye'nin bu atmosferde güven içinde seçime gidip gidemeyeceği, seçimin yasal, Anayasal süresi içinde yapılıp yapılamayacağı konusunda bile bizi kaygılandırıyor. Belki bunu 23'ünden sonra yeniden konuşmak, tartışmak imkanı olacak."

Bilgen, "Seçimden önce AK Parti'ye ne içeriden ne dışarıdan destek vermeyeceğinizi söylemiştiniz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna karşılık, "Biz, koalisyonun içinde olmayacağımızı seçimden önce de, sonra da söyledik. Ama Türkiye'nin bu kaostan çıkması konusunda da bizim önümüze bir barış programı, bir barış konsepti konursa bu konuda da, daha önceki Davutoğlu görüşmesinde de heyetimiz bütün alternatifler bittiğinde Türkiye'yi bir kaosa terk etmemek, hükümetsiz bırakmamak adına üzerine düşeni yapacağını o zaman da söylemişti, yine aynı noktadayız" görüşünü kaydetti.

Bir gazetecinin "Son olaylara ilişkin İçişleri Bakanı ile görüştünüz mü? Şemdinli'de son durum nedir?" sorusu üzerine Bilgen, "Net bir temas yok. Bu konuda siyasi muhataplar adeta içinde bulunduğumuz karambolü sorumsuzluğa çevirmiş durumdalar" ifadelerini kullandı.

(AA)

En Çok Aranan Haberler