Önce sağlık: Çünkü sürekli sağlıksızlığıyla andığımız, ''Aman üç beyazı bırakın!'' uyarılarına dahil ettiğimiz, lezzetini bir yana bırakıp yerden yere vurduğumuz bu doğal güzelliğe hakkını teslim etmek istiyoruz.
Ağzınızın içinde yaralar mı çıktı? Diş etleriniz mi kanıyor? Dişleriniz mi ağrıyor? Oda sıcaklığında bir bardak suya iki yemek kaşığı yemek tuzu bırakın, güzelce karıştırın, karışım ile ağzınızı çalkalayın. Tuzlu ılık su ağzınızın içini hem mikroplardan temizler, hem de harika bir yatıştırıcı etki yaratır.
Tuz ve kabartma tozunu karıştırın, dişlerinizi bu karışımla fırçalamaya başlayın. Hakikaten bembeyaz dişler, olabildiğine sağlıklı gülüşler de tuzda saklı ;)
Bir leğene tuzlu sıcak su doldurun, bir bez yardımıyla rengi atmış, solmuş perdenizi, halınızı, kiliminizi bir güzel silin. Tek seferde renklerin geri geldiğini, geçmesi imkansız lekelerin bir çırpıda geçtiğini göreceksiniz.
Hepimizin evinde en az bir tane vardır, değil mi? Hani ninemizden kalmış o bakır tepsilerden, sinilerden, cezvelerden bahsediyoruz :) İşte onların üzerinde yıllar içinde oluşmuş, bulaşık makinesi deterjanıyla pek de çözülememiş lekeleri, isleri de tuzla çözebiliyoruz... Sirke ve tuzu karıştırıp, bu karışımla bakır, gümüş ve pirinç eşyalarınızı ovduğunuz takdirde o eski parlaklığın, tertemiz görünüşün geri geldiğini göreceksiniz.
Tabii bu işlemi Anadolu geleneklerine uyarak gazete kağıdıyla gerçekleştireceksiniz, cam silerken böyle aletler edevatlar kullanmak bize uyar mı hiç!? :) Karışım aynı, işlem aynı: Pencerenizdeki geçmeyen kirleri, lekeleri 4 litre suya birkaç yemek kaşığı yemek tuzu karıştırarak elde ettiğiniz karışımla rahatça giderebilirsiniz.
Tuz ve lavanta yağını karıştırın, bu kremi vücudunuza uygulayın, ardından ılık bir duş alın. Ve ardından ölü deri hücrelerinize elveda, capcanlı yeni cildinize merhaba deyin :)
Kaynaklar: Beextrahealthynow.net & Healthyaeon.com