Fal bakma geleneği sadece geleceğe duyulan merak nedeniyle ortaya çıkmaz. Üç vakte kadar gelecek "kısmet” işin bahanesidir. Önemli olan kalplere umut aşılamak ve yalnız olmadığını hissetmektir. Uzun lafın kısası, sevgili dostlar, fal kültürümüzde ciddi bir yere sahiptir. En "inanmıyorum" diyen insan bile hayatında bir defa da olsa fal baktırmıştır. Bu durumda bu geleneği devam ettiren "fal bakanlar" da her ortamda feci havalı oluyorlar tabi! Ağızlarından çıkan her söze kulak kabarttığımız bu insanların çoğu zaman aynı cümle kalıplarını kurduğunu hiç düşündünüz mü? Hatta bu cümlelerin bir çoğu da sizin onay vereceğiniz cinsten... İşte karşınızda bütün saflığımızla inandığımız falcı klişeleri...
Fala başlamadan önce mutlaka gizemli bir hava yaratılır. Küçük bir naza çekilir ve ilk cümle belirlidir: “Siz çok iyi niyetlisiniz!”
Bu cümlenin devamı genellikle övgü içeren kelimelerle devam eder. Muhtemelen “Kalbiniz tertemiz hep iyi niyetinizden kaybediyorsunuz. Çevrenizdeki kişilere dikkat edin” sözü ile konuşma sürdürülür.
Fincanın derinliklerine inildiğinde aile ve yakın çevrenizle ilgili bilgiler ortaya çıkmaya başlar. Kıskanç sinyalleri her falın olmazsa olmazıdır.
“Ailede sizi çekemeyen biri var. Yakın arkadaşınız olarak bildiğiniz ancak sizin arkanızdan iş çeviren bir kişi var. Bu kişi yüzünüze gülüp arkanızdan iş çeviriyor. Buna dikkat etmelisiniz.”
Fal baktırmak kadar yaygın olan bir diğer batıl inanç ise nazar konusudur. Fal ve nazar ikilemi içerisine girdiyseniz bu girdaptan çıkmanız biraz zor olabilir. Hastalıklarınızın nedeni de yüksek ihtimalle nazardır.
“Size çok nazar değiyor, yıldızınız düşük.”
Müjdeli haberlere doğru giriş yapmanın zaman geldi. Mevcut durumunuzla ilgili yapılan övgüyle karışık söylemlerden sonra sıra iyi haberlerde!
“Falınızda bebek çıktı. Sizin yada bir tanıdığınızın bebek haberi yolda. Gözünüz aydın!”
Fal fincanı adeta bir hayvanat bahçesi gibidir. Benzetmek istedikten sonra birçok hayvanı görebilirsiniz. Ancak bazı hayvanlar daha büyük anlamlar taşıyor.
“Falınızda balık çıkmış. Balık kısmet demektir. Kısmetiniz var. Hayırlı bir haber alacaksınız.”
Her şey insanlar içindir elbette. Bu nedenle falın güllük gülistanlık olmasını beklemiyordu kimse değil mi? Azıcık önemsiz gibi gözüken kötü haberlerin sırası geldi.
“Ufak bir rahatsızlık yaşayacaksınız ama atlatacaksınız. Merak etmeyin ciddi bir şey değil.”
Falın inandırıcılığını arttırmak için kilit noktalara ilerliyoruz. Hayatınızın aşkı olarak nitelendirilen kişinin fiziksel özellikleri ve adı ya da soyadındaki harf!
“Biri geliyor, isminde E harfi var. Kısmetli, çok iyi biri ama o da çok dertli maalesef. O dertleri çözülene kadar işler sürüncemede kalacak gibi. Orta boylu, kumral bir insan bu. Çok iyi biri olarak çıkmış”
Harflerden sonra bir diğer can alıcı noktaya doğru yola çıkıyoruz. Bu da zaman! Üç vakte kadar en bilinen klişedir.
“Üç hafta mı desem, üç ay mı desem yoksa üç yıl mı desem? Çok güzel bir haber alacaksınız. Sevinç gözyaşı dökeceksiniz”
Falı dinsel öğelerle süslemek zannediyoruz ki fal bakanların en çok başvurduğu yöntemdir. Falda adaklar ve büyüler daima çıkar.
“Çok istediğiniz bir işiniz olmuş. Hatta siz bunun için bir adak adamışsınız. Bu adağı kesmediğiniz için işleriniz biraz gecikmeye uğramış.”
“Size büyü yapmışlar. Hane içerisinde yapılan bu büyünün tesirini bozmak için bol bol dua okuyun.”
Hepimizin içi temiz, çok iyi niyetliyiz onu anladık fakat gelgelim ruhlar aleminde de yaşamıyoruz. Biraz maddi konulara da yönelmek gerekiyor.
“Bir yerden toplu para gelecek. Haneye büyük bir eşya alacaksınız. Bütün borcunuzu gelen bu parayla bitireceksiniz.”
