Jandarmaya 17 Mayıs 2014'te gelen ihbarda, Menderes'in kırsal Sancaklı Mahallesi'nde bulunan ilkokulda, 22 yıl öğretmen ve vekil müdür olarak görev yapan, evli ve 2 çocuk babası Adil Şahintürk'ün, 6 kız öğrenciye porno film izletip, cinsel taciz ile istismarda bulunduğu iddia edildi.
Yaşları 6 ile 11 arasında değişen kız öğrencilerinin ifadeleri, psikolog eşliğinde alındı. Gözaltına alınan ve hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Şahintürk tutuklandı. İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 102 yıl hapis istemiyle hakkında dava açılan Adil Şahintürk, 15 Ekim 2015 tarihinde görülen duruşmada tahliye edildi. Dava sürecinde Şahintürk emekli oldu. Dava, karar aşamasındayken, o dönem aynı okulda görev yapan öğretmen Saadet Özkan'ın Başbakanlık İletişim Merkezi'ne (BİMER) şikayetiyle konu tekrar gündeme geldi. 26 Haziran 2016'da görülen duruşmada, sanık Adil Şahintürk yeniden tutuklandı.
Adli Tıp raporlarının beklenmesi nedeniyle uzayan yargılama sürecinde, savcı, Adil Şahintürk'ün 4 kız öğrenciye yönelik 'zincirleme cinsel istismar' ve 'müstehcen yayın izletmek' suçundan 170 yıl, 2 kız öğrenciye yönelik 'cinsel istismar' suçundan 65 yıl olmak üzere toplam 235 yıl hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. 13 Temmuz 2017'de karar duruşmasında mahkeme heyeti, tutuklu sanık Şahintürk'ü, 'müstehcen görüntü izletmek' ve 'cinsel istismar' suçlarından 79,5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanık, öğrencilerden İ.I.'ya 'müstehcen görüntü izletmek' suçlamasından ise beraat etti.
Kararı Bölge Adliye Mahkemesi'nde temyiz eden Adil Şahintürk'ün avukatı, dilekçesinde müvekkilinin suçu işlediğine dair delillerin sadece tanık ve mağdur beyanlarından ibaret olduğunu öne sürdü. Avukat, tanık öğretmen Saadet Özkan'nın beyanlarında çelişki bulunduğunu, Özkan ile sanık Şahintürk ile husumeti olduğunu iddia etti.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 15'inci Ceza Dairesi, dosya üzerinden yaptığı incelemede, sanık Şahintürk hakkındaki mağdur İ.I.'ya 'müstehcen film izletme' suçundan verilen beraat kararını onadı. 'Cinsel istismar' ve 'müstehcen film izletme' eylemlerinin sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığını vurgulayarak, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığını, mahkemenin kararında esasa ve usule aykırılığı bulunmadığını belirtti. 15'inci Ceza Dairesi 79,5 yıl hapis cezasını Yargıtay yolu açık olmak üzere onadı.
Yargıtay ise kararı, usulde eksiklikler bulunduğu gerekçesiyle bozarak yerel mahkemeye gönderdi. Geçen nisan ayında İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden yapılan yargılamada mahkeme heyeti, tutuklu sanığı 4 mağdura 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan önce 8'er yıl hapis cezası verdi. Sanığın mağdurlarının okulunda müdür vekili olmasını göz önüne alıp, cezaları 15'er yıla çıkardı. Şahintürk'e başka bir mağdura 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan da 12 yıl hapis cezası verdi. Sanık, İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bir mağdura karşı 'sarkıntılık' ve 'müstehcen yayın izletme' suçlarından aldığı ve temyiz sınırlaması altında kaldığı için kesinleşen 7,5 yıl hapis cezasıyla toplam 79,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Kararın ardından taraflar dosyayı bir kez daha Yargıtay'a taşıdı. Dosyayı görüşen Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi, tebliğnamede onama düşüncesine rağmen sanığın değişik tarihlerde her bir mağdureye yönelik cinsel istismar eylemlerinin müstakilen açıklanıp, buna göre yapılacak vasıflandırmaya istinaden gerekçeli hükümler kurulması zorunlu iken bu konuda herhangi bir değerlendirmede bulunulmadığının altını çizdi.
9'uncu Ceza Dairesi, sanık ile mağdurelerin aşamalardaki ifadelerine atıfta bulunmak suretiyle esasa ilişkin kabul yapılmaksızın gerekçesiz hükümler kurulduğunu vurguladı. 9'uncu Ceza Dairesi, anayasal anlamda gerekçeden yoksun, üst yargı denetimine elverişli olmayan karar nedeniyle cezanın bozulmasına ve dosyanın yeniden yerel mahkemeye gönderilmesine karar verdi.
(DHA)