Dünyada her yıl kayıtlara geçen 500 bin tane irili ufaklı depremler meydana geliyor. Bunlardan 100 tanesi hasara neden olabilecek ölçekte büyüklüklere sahipken dünyaca ünlü sismologların depremlerinin zamanının kesin olarak bilinmesinin mümkün olmadığını dile getiriyor. Depremlerin öncesinde hayvanların hissederek her zamankinden daha farklı tepkiler vermesi ise afetlerin tahmin edilebileceği iddialarını yeniden güçlendirdi. Almanya’da 2020 yılında yapılan bir araştırma Kahramanmaraş depreminin sonrasında yeniden gündem olmayı başardı.
2020 yılında Konstanz Üniversitesi ve Max Planck Hayvan Davranışları Enstitüsü tarafından yürütülen bir çalışmada İtalya’nın aktif sismik hareketliliklerinin olduğu bir bölgede hayvanların davranışları takip cihazları takılarak gözlemlendi. 6 inek, 5 koyun ve 2 köpeğin davranışları aylar boyunca izlendi. Bu süre zarfında 18 bin deprem meydana geldi ve hayvanların büyüklüğü 4 ve üzerinde olan depremlerin 20 saat öncesine kadar hayvanların anormal davranışlar gösterdiği tespit edildi. Ancak hayvanların davranışlarının depremin merkez üssüne olan uzaklıklarının değişmesiyle değişiklik gösterdiği belirtildi. Araştırmacılar sarsıntının merkezi yaklaştıkça davranışlardaki anormalliğin daha erken başladığını vurguladı.
ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu'na (USGS) göre, bir depremden önceki saniyelerdeki anormal hayvan davranışlarının bilimsel açıklamasını ise P ve S sismik dalgalarının arasındaki farklardan kaynakladığını açıkladı. P dalgaları depremin ilk yayılan ve merkez üssünden birkaç saniyede birkaç kilometre ilerleyen dalgaları gösteriyor. S dalgaları ise zemini yuvarlama hareketiyle sarsan güçlü ikincil dalgaları ifade ediyor. USGS kılavuzunda "Çok az insan deprem kaynağından en hızlı ilerleyen ve daha büyük S dalgasından önce gelen daha küçük P dalgasını fark eder. Ancak daha keskin duyulara sahip birçok hayvan, S dalgası gelmeden saniyeler önce P dalgasını hissedebilir." deniliyor.
Depremlerin öncesinde hayvanların garip davranışlar sergileme eğilimi gösterdikleri belirtilirken köpeklerin havlama, uluma ya da koşturma refleksi içinde olduğunu gözlemlendi. Aynı zamanda depremleri yaşayan kişilerin anlattıkları kedilerin ise kapalı bir alana giderek saklanma eğiliminde olduğunu gösterdi. Depremi önceden hisseden kuşların ise çember şeklinde ve sürü halinde uçtukları, balıkların kıyıya doğru yüzdükleri ise bilinen bir durumdur. Romalı yazar Aelian ise M.Ö. 373 bir deprem Antik Yunan şehri Helike'yi yerle bir etmeden önce yılanların, farelerin ve böceklerin kenti terk ettiğini yazdı.