Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Diyarbakır'ın Çermik ilçesinde halı saha tartışması sonucu bir grup öğretmenin gözaltına alındığı iddiasına ilişkin, "HSK Başkanı olarak benim imzamla kurulumuz inceleme başlatmış durumdadır." dedi.
Bakan Gül, Van Adliye Sarayı ziyaretinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Diyarbakır'ın Çermik ilçesinde halı saha tartışması sonrası bir grup öğretmenin savcının talimatıyla gözaltına alındığı iddialarına ilişkin soru üzerine Bakan Gül, Diyarbakır'da talihsiz bir olay yaşandığını ifade etti. Gül, "Bunun bilgisini alır almaz gerekli incelemeler yapıldı. İlk bilgilere göre halı sahadaki maç saatinin çakışmasından kaynaklı bir gözaltı olmadığı ama karakolda tutulduğuna ilişkin cumhuriyet savcımızın sözlü münakaşasının olduğu hususları ifade edildi. Bu konuyla ilgili HSK Başkanı olarak benim imzamla kurulumuz inceleme başlatmış durumdadır." diye konuştu.
"Hukukun cumhuriyet savcısına tanıdığı yetki sınırları aşıldı mı, olayın gerçek mahiyeti tüm neticeleriyle ortaya çıkacaktır. Elbette bunun neticesinde tüm süreç takip edilecektir." ifadesini kullanan Adalet Bakanı Gül, şöyle devam etti:
"Yargı mensuplarımızın da hiç kimsenin de hukukun üstünde olmadığını bu vesileyle ifade etmek isterim. Esasen yargı mensupları hukuku uygulamak ve dağıtmakla yükümlü kişilerdir. En fazla özeni göstermesi gerekenler de yargı mensuplarıdır. Bu tür arızi hadiseler de esasen yargı mensuplarımıza ve yargıya bir töhmet, bir leke bırakmaktadır. Bu konuda en özenli davranması gerekenler de yine meslektaşlarımdır. Mesleki etik, kurallar, hakim ve savcılarımızın onurunu, itibarını temsil etmesi için getirilmiş prensiplerdir. Başta tüm yargı mensuplarımız bu etik, meslek ilkelerine elbette uymalıdır. Hakimler ve Savcılar Kurulumuz da bu çerçevede bu ilkelere uyulup uyulmadığına, bu hususlarla ilgili tüm çerçeveyi belirleyerek bir sonuca varacaktır."
Adalet Bakanı Gül, şunları kaydetti:
"Mesleki statüsü ne olursa olsun herkes kanun önünde eşittir. Hiçbir meslek hiçbir şekilde bir imtiyaz ve ayrıcalık doğurmamaktadır, doğuramaz.
Bu, Anayasamızın temel normlarından biridir ve başta bu hususla ilgili yargı mensuplarımız da elbette bu ve benzeri hadiseler tabii gerçek boyutu ortaya çıkacaktır. Esasen haksızlığa uğradığında gidilecek kapı olan adalet, yargı, yargı mensuplarının, bütün vatandaşların ne olursa olsun daha özenli, daha meslek ve etik ilkelerine uygun davranması bizim beklentimizdir. Elbette bu konuda da her türlü neticeyi hep birlikte takip edeceğiz. Adalet Bakanı ve HSK Başkanı sıfatıyla da bu konunun da yakinen takipçisi olacağım. Asla görmek istemediğimiz, duymak istemediğimiz hususlardır. Umarım her geçen gün çıtayı yükselterek, bu ve benzeri hadiselerle yargı mensuplarımızın başta töhmet altında kalmayacağı, yargıya güvenin daha da artacağı bir neticeyi hep beraber ortaya çıkaracağız."