Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesince görülen dava dosyasına göre, olay 9 Haziran 2019’da sabahın erken saatlerinde Ankara’nın Keçiören ilçesinde yaşandı. E.A. (19) ve B.Ç. (20) isimli iki arkadaş, olay günü saat 06.00 sıralarına kadar birlikte alkol aldı. İkili, işe gitmek için ayrılmayı kararlaştırırken, E.A., yürüdükleri sırada 93 yaşındaki yatalak görümcesiyle yaşayan N.Y.’nin (67) iki katlı müstakil gecekondusuna yöneldi. B.Ç., "Hırsızlık için eve giriyorsan yanlış yapıyorsun" diye arkadaşını uyarırken, E.A., "Hırsızlığa gitmiyorum burası benim tanıdığımın evi. Tuvaletimi yapıp geleceğim sen burada bekle" diye cevap verdi ve eve girdi. Görümcesine su vermek için ayakta olan N.Y.’nin odasına giren E.A., yaşlı kadına saldırdı. Yaşlı kadını darp eden E.A., ağzını kapattığı kadına tecavüz etmesinin ardından olay yerinden kaçtı.
N.Y.’nin şikayeti üzerine olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Polis, evde yaptığı incelemede saldırganın boğuşma sırasında düşürdüğü çakmak ve başkasına ait kredi kartı buldu. Bu deliller üzerindeki parmak izinin oto hırsızlık gibi 5 ayrı suçtan sabıkası bulunan E.A.’ya ait olduğu belirlendi. Gözaltına alınan E.A. ve arkadaşı B.Ç., hakkında "nitelikli cinsel saldırı", "konut dokunulmazlığını ihlal etme" ve "bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık" suçlarından dava açıldı.
Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesince görülen davada savunma yapan sanık E.A., "Ben olay günü saat 06.00 sıralarında N.Y.’nin evine girdim ve onunla karşılaştım. Bana ’niye geldin?’ dedi. Ben de ’hırsızlık için gelmedim’ dedim. Tekrardan neden geldiğimi sordu ama ben bir şey söylemedim. Göz göze geldik ve sonra beni oturttu. ’Kız arkadaşın, sevgilin var mı?’ diye sordu. ’Sana kız istemeye gideriz’ dedi ve sonra soyunmaya başladı. Ben kesinlikle hiçbir kıyafetimi çıkartmadım. Benim elbiselerimi kendisi çıkarttı. Ondan sonra N.Y. ile ilişkiye girdik. Sonra tuvalete gideceğini söyledi ve ayrıldı. Daha sonra orada bulunan bir kapıya vurmaya başladı. Bunun üzerine korktum ve kaçtım. Her şey rızaya dayalı oldu. Zorla tecavüz etmedim, kendisini darp etmedim" iddialarında bulundu.
Sanık B.Ç., sanık E.A. ile olay günü alkol kullandıklarını belirterek, "E.A.’da o gün değişik hareketler vardı. Kendisine bayağı bir öz güvenliydi ve gözü hiçbir şey görmüyordu. Saat 06.00’da E.A. işe gidecekti ben de eve gidecektim. Dağılmaya karar verdik. E.A., sokağın altındaki iki katlı müstakil gecekonduyu gördü ve oraya yöneldi. Ben, ’hırsızlık için eve giriyorsan yanlış yapıyorsun’ dedim. O da ’hırsızlığa gitmiyorum burası benim tanıdığımın evi. Tuvaletimi yapıp geleceğim sen burada bekle’ dedi. Kendisini beklediğim sırada sürekli ona seslendim ama cevap vermedi. Telefonumun şarjı bitmişti ve uykusuzdum. Bunun üzerine evime gittim. Olayı karakolda öğrendim. Ben N.Y.’nin evine girmedim, N.Y.’yi görmedim" ifadelerini kullandı.
N.Y., ise olay anını şöyle anlattı:
"Olay günü evde yatıyordum. 93 yaşında yatalak görümcem de benimle aynı odada yatıyordu. Görümceme su veriyordum. ’Küt’ diye kapıdan içeriye birisi girdi. Arkamdan geldi eliyle ağzımı kapattı. Sırtıma vura vura beni kendimden geçirdi. Sonra ağzımı bırakınca ’imdat’ diye bağırdım. Sanık yüzünü bana hiç dönmedi. Eli ağzıma girdiği için ben nefessiz kaldım ve bayılmışım. Sanık savunmasında ilişkinin rızaya dayalı olduğunu, kendisine ’sevgilin var mı?’ diye şeyler sorduğumu söylemektedir. O benim çocuğum, torunum yaşındadır. Böyle bir şey söylemem ve sormam söz konusu olamaz. Her şey rıza dışında olmuştur."
Mahkeme, yargılama sonucunda sanıklar hakkındaki kararını açıkladı. Buna göre, sanık E.A.’ya "zorla cinsel istismarda bulunma" suçundan 15 yıl, "konut dokunulmazlığını ihlal" suçundan ise 1 yıl olmak üzere toplam 16 yıl hapis cezası verildi. E.A.’nın cezasında indirim uygulamayan mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Diğer sanık B.Ç.’nin ise delil yetersizliğinden tüm suçlardan beraatına hükmedildi.
(İHA)