Medikal Estetik Hekimi Dr. Nüket Eroğlu, yaşlanmanın sadece deride değil kıkırdak ve kemiklerde de olduğunu belirtirken doğal bir gençlik hedefleniyorsa tüm bu katmanları ilgilendiren bir tedavinin uygulanmasının en doğru seçim olduğunu ifade etti.
Dr. Eroğlu, “Vampire facelift normal bir PRP’ den 24 kat güçlüdür. Vampire Facelift çerdiği yüksek platetler ve büyüme faktörleri ile deriyi, kasları, kemikleri aynı anda yenileyerek tedavi eder. Doğallıktan uzaklaşmadan, mimikleri kaybetmeden, dolgu-botoks gibi ürünlere başvurmadan yapılabilecek en doğru yöntem kesinlikle Vampire Facelift. Hollywood Ünlüleri Vampire Facelift’ten vazgeçemiyor” dedi.
Dr. Nüket Eroğlu, Vampire Facelift’in kişinin kendi besleyici kan plazmasının Magellan kapalı santrifüj sistemiyle elde edilip kan kök hücrelerin ve trombosit büyüme faktörlerinin benzersiz bir yoğunlukta konsantre edilmesiyle uygulanan çok özel ve yüksek bir teknoloji olduğunu belirtti.
Vampire Facelift (Vampir Yüz Gerdirme) olarak adlandırılan bu yöntemin son dönemin en doğal, en az müdahale içeren, en kalıcı, alerji riski olmayan yaşlanma karşıtı tedavilerden en önemlisi olduğunu vurgulayan Dr. Eroğlu, “Vampire Facelift, sarkmış ve görünümü bozulmuş yüz hatlarını onarır yüzde bir toparlanma ve gençleşme sağlar. Vampire Facelift daha sağlıklı ve genç görünen bir cilt için kendi kanınızda bulunan “iyileşme faktörleri”ni elastin-kolajen ve yeni damarların üretimi için kullanılır. Vampire Facelift için Magellan ile kişinin kendi kanından özel bir platelet separator (trombosit ayrıştırıcı) sistemiyle yüksek konsantrasyonda Trombosit Growth Faktörler ve kan kök hücreleri elde edilir. Trombosit Growth Faktörleri yüze enjekte edildiğinde yeni hücre oluşumu için tüm kök hücreleri uyarır. Böylelikle yeni elastin- kolajen, yeni yağ hücreleri, yeni kan hücrelerinin oluşumu sağlanır. Vampire Facelift, cildin mezanşimal tabakasındaki baby fibroblastlarını uyarır, yaşlı elastin kolajen lifleri onarır. Vampire Facelift, tek seanslık bir işlemdir, çok uzun süre (Ortalama 4-5 yıl) etkilidir. Vampire Facelift’in Uygulama sonunda cilt vitamin, mineral, angi aging ürünleri, trombositler, dermapen ve mezoterapi yöntemiyle cilde kazandırılmış olup devamında trombositlerle cildin yenilenme süreci başlatılır, cildin ihtiyacı olan yaşlanma karşıtı tüm ürünler cilt altına verilir ve dermapen yardımıyla cildin yüzey epiteli emilimi sağlamak amacıyla hasarlandırılıp alttaki cilt dokularına Vampire Facelift’in penetrasyon sağlanmış olur. Ciltteki en üst eski katman değiştirilir. Anti -aging ürünleri ve vitaminlerle cilt dokusundaki sarkmalar ve mat görünüm ortadan kalkar. Vampire Facelift, tedavisi ile daha yeni, parlak ve sıkı bir cilt elde edilir” diye konuştu.
Vampire Facelift ile cilt dokusunda onarım ve yenilenme başladığını ifade eden Dr. Eroğlu, “Cilt sarkmaları azalır. Cilt eski ve ölü dokulardan temizlenir. Cilt tonu ve yapısı iyileşir. Ciltte pürüzsüz, genç ve ışıltılı bir görünüm oluşur. Ciltte zaman içinde elastin - kolajen ve kök hücre artışı ile daha sıkı bir cilt elde edilir” şeklinde konuştu.
Dr. Nüket Eroğlu, Vampire Facelift’in (kişinin kendi kanından elde edilen kök hücreler ve trombosit büyüme faktörlerinin) cildin rejenerasyonunu hızlandıran serumlar ve çeşitli vitamin kombinasyonları ile uygulanmasının etkinliği arttıracağını, bu sayede özellikle melazma ve rosea gibi idiyopatik (sebebi bilinmeyen) hastalıklarda tek seans Vampire Facelift uygulamasının çok etkin ve kalıcı sonuçlarına rastlandığını söyledi.
Dr. Eroğlu, şu açıklamalarda bulundu: Ortalama 30-40 dakika süren tek seanslık uygulama sonrasında sosyal hayata hızlıca dönüş sağlanır. Uygulama sonrasında cildin yenilenme süreci hemen başlar. Nemlenme ve parlama uygulama ilk yapıldığı andan itibaren dikkat çekmeye başlar. Lifting ve toparlama etkisi ise 3 hafta sonra görülmeye başlar, 3 ay boyunca etki artar. Yüzün her tabakası her geçen gün gençleşir. Sonuç 4-5 yıl kalıcıdır. Tüm yüz ve göz çevresi, boyun ve dekolte bölgesi, el üzerine uygulanır. Tedavi sonrasında hastanın dinlenmesini gerektiren herhangi bir durum bulunmamaktadır. Kişi günlük hayatına devam edebilir. Uygulamadan sonra solaryumdan ve hamam, sauna gibi aşırı sıcak ortamlardan kaçınılmalıdır.”
İHA