Amerika Birleşik Devletleri Ticaret Bakanlığı, 2019 yılının Mayıs ayında ulusal güvenlik tehdidini gerekçe göstererek pek çok Çin kaynaklı şirketi kara listeye almış ya da lisanslarını iptal etmişti. Bu şirketlerden biri olan Huawei'ye önce 90 günlük bir süre verilmiş, 90 gün dolduktan sonra da bu süre 1 yıla çıkarılmıştı. Ancak sürenin Eylül ayından itibaren sona ermesi ile Huawei kullanıcıları endişelenmeye başlandı.
HUAWEI ANDROID GÜNCELLEMELERİNE DEVAM EDEBİLECEK Mİ?
Huawei, yeni geliştirilen ürünlerinde GMS yapısı yerine HMS kullanarak Google'a alternatifler üretmeye çalışıyor. Benzer şekilde Google Play yerine AppGallery uygulamasını getiren firma, Google lisans ve güncellemelerine ihtiyacı olmadığını kullanıcılarına gösterebilmek istiyor. Ancak pek çok banka, mobil ve buna benzer ödeme sistemlerinin Google güvenlik sertifikalarından faydalandığı düşünülürse Huawei'nin Google güncelleme desteği alamaması bu konularda başını oldukça ağrıtabilir.
Kimse ne olacağından tam anlamıyla emin olmasa da Huawei yetkililerinde hakim olan fikir, daha önce Android lisansı alınmış eski ürünlerin güncelleme almaya devam etmesi gerektiği yönünde. Firmaya göre, Android işletim sistemi sadece Google'a ait olmadığı için bu tarzda geniş kapsamlı bir ambargo da uygulayamaz. Aynı zamanda Google ile Huawei'in daha önce yapmış olduğu anlaşmalar var ve bundan sonrası için bir ambargo uygulansa dahi eski anlaşmalar geçerliliğini koruyor. Bu da, Google servisleri yüklü bir biçimde hizmete sunulan telefonların güncellemelere Google Play ve diğer Google ürünlerinden faydalanmaya devam edeceği anlamına geliyor. Google servisleri yüklü olarak satışa sunulmayan ürünlerde ise Huawei, güncellemeleri AppGallery ve buna benzer kendi hizmetleri üzerinden sağlamayı düşünüyor.
HUAWEI TARAFINDAN YAPILAN AÇIKLAMALAR
Huawei tarafından yapılan açıklamaların ise tam anlamıyla net açıklamalar olduğunu söylemek oldukça zor. Müşterilerinin ar-ge çalışmaları sayesinde güncelleme ve yazılımları almaya devam edeceğini belirten Huawei, anlaşılan bu güncellemelerin hangi yolla sağlanacağı konusunda net bir fikir beyan etmekten uzak durarak markayı müşterilerine karşı ekstra bir sorumluluğun altına sokmak istemiyor.
Trump yönetiminin daha önce de ABD kaynaklı işlemcilere erişim konusunda Huawei'e bir ambargo uygulayabildiği düşünülürse, firmanın işi pek de kolay gözükmüyor. Bu işlemci ambargosu dolayısıyla halihazırda Kirin marka işlemciler kullanmak zorunda kalan Huawei'nin bu konudaki arayışları da hala sürüyor. ABD yönetiminin Huawei'ye karşı uyguladığı bu yaptırımlar pek çok tartışmayı beraberinde getirse de en başta Huawei kullanıcıları, akıllı telefonlarda bulunan pek çok özelliğin kendi telefonlarında bulunmayacağı endişesini taşımaya devam ediyor.