Hububat politikasına "AB" makyajı

ANKARA (İHA) - Hükümet, Avrupa Birliği (AB) ile üyelik müzakerelerinin en önemli ayağını oluşturan tarımda yeni bir uygulamaya imza atmaya hazırlanıyor.

Hububat politikasına "AB" makyajı yapmayı planlayan hükümet, buğday fiyatlarını artık piyasa fiyatlarından açıklayacak. Yeni düzenleme, çiftçinin mağdur edilmemesi için aradaki farkın prim olarak karşılanmasını öngörüyor. Hükümetin hububat politikasını AB'ye uyumlu hale getiren yeni çalışmaya son şekli ise, yarın gerçekleştirilecek Bakanlar Kurulu toplantısında verilecek. Hükümet, hububat politikasını AB'ye uyumlu hale getirmeye hazırlanıyor. Buna göre, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) hububat fiyatlarını AB ülkelerinde uygulandığı gibi piyasa fiyatlarından açıklayacak, ancak çiftçinin mağdur edilmemesi için hükümet aradaki farkı prim olarak karşılayacak. Tarım ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü tarafından Bakanlar Kurulu'na sunulması beklenen yeni hububat politikası, tarım sektöründe devrim oluşturacak. AB 'ye uyumlu yeni politikayla TMO buğdayın maliyetinin altında satılmasına izin vermeyecek, ancak piyasada belirlenen fiyatla alım yapacak. Çiftçinin piyasanın üzerindeki fiyat beklentisi ise pamuk ve çayda olduğu gibi prim ödemesiyle giderilecek. 15 milyon çiftçi ve 72 milyon tüketiciyi ilgilendiren yeni hububat politikasıyla hem çiftçi mağdur edilmeyecek, hem de piyasa dengesi bozulmayacak. Bu sene uygulanması beklenen sistemde, TMO Genel Müdürlüğü piyasa fiyatları her ne ise o fiyatla piyasaya girecek ancak hükümet üreticinin beklentisini prim olarak verecek. TMO'nun geçmiş yıllarda bir önceki yılın fiyatına enflasyon farkı eklenerek açıklanan fiyat politikası bu sene terk ediliyor. Mesela bu sene maliyeti 300 bin lira olan buğday fiyatının 400 bin lira olarak açıklanması bekleniyor ancak piyasa fiyat 340-350 bin lira arasında oluştu. TMO piyasaya 340-350 liradan girecek ancak çiftçinin aradaki beklentisini prim olarak ödeyecek. Prim sisteminde çiftçi ürününü TMO'nun dışında da istediği yere satabilecek. Çiftçi ürününü kaç liradan satarsa satsın, kayıtlı sattığına dair belgeyi getirdiğinde devletin belirlediği primi bankadan alabilecek. Bu şekilde satılan buğdayın tamamını da kayıt altına almayı planyan hükümet, sektörün kayıt altına alınmasına bağlı olarak 400 trilyon liralık bir gelir elde etmeyi planlıyor. 15 milyon ton buğday üretimine karşılık prim sisteminin devlete maliyeti ise 500-550 trilyon olarak hesaplanıyor. Ancak sektörün kayıt altına alınması dolayısıyla maliyetin 100-150 trilyon olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

TMO ayrıca, 1992 yılından bu yana uygulanan emanet sistemini bu sene banka ayağını da dahil ederek uygulamaya başlayacak. Emanet sistemiyle sanayici piyasadan aldığı ürünü TMO'ya emanet edip, TMO'nun garantörlüğünde isteği bankadan uygun şartta kredi alabilecek ya da belgesini ciro ettirebilecek. Ürün TMO'nun deposunda kaldığı sürece, sanayicinin belgesi piyasada işlem görecek böylelikle piyasada büyük bir kredi hareketliliği yaşanacak.