Hükümet rehavetten sıyrılmalı

ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, terör örgütünün silahını elinde tutarak devlete şart koştuğunu, hükümetin ise bu konudaki aczini sessizliğiyle örttüğünü bildirdi.

Baykal, yaptığı yazılı açıklamada, terör ve ekonomi konularındaki son gelişmelere dikkat çekti. Türkiye'nin 2002 yılında verdiği 15.5 milyar dolarlık dış ticaret açığının 2004 yılında 34.4 milyar dolara yükseldiğini, 2005 yılında da 40 milyar doların üzerinde bir rakama doğru gittiğini belirten CHP Genel Başkanı Baykal, dış ticaret açığının yanı sıra cari açık ve borçların da giderek arttığını vurguladı. Türkiye'nin, kendi ekonomik politikasını yönetebilir bir ülke olmaktan uzaklaşmaya başladığını kaydeden Baykal, bunun Türkiye'nin kendi kazanmadığı kaynakları önemli ölçüde tüketme alışkanlığı içine girdiğini gösterdiğini dile getirdi. Baykal, Hükümetin, rehavetten, yaz uykusundan sıyrılması gerektiğini, bu sorunları çözmek için iktidara geldiğini hatırlaması gerektiğini kaydetti.

Hükümetin hatırlaması gereken bir diğer önemli konunun da terörle mücadele sorumluluğu olduğuna dikkat çeken Baykal, "Bunun için kafaların çok net olması lazımdır. Zafer haftasındayız. Bu hafta bir kez daha kararlılıkla ifade etmeliyiz ki, Türkiye'nin kuruluşunun altında yatan çok temel bir anlayış vardır. Bu anlayış, Türkiye'yi kuranların anlayışıdır" dedi. Baykal şöyle devam etti:

"Ayrıca kabul edilmelidir ki, etnik kimlik sosyal yaşamın insani hakların doğal bir parçasıdır. Herkes soyunu sopunu, babasını, atasını, dedesini bilecek. Kendi kimliği ile iftihar edecek. Kimse kimseden daha üstün değil. Birbirimize saygı göstereceğiz ama bu farklılıklara siyasi ve hukuki bir anlam ifade etmeyeceğiz. Bu farklılıklara siyaset ve hukuk hak farklılaşması getirmeyeceğiz. Bireyin her türlü kimliği, inancı, mezhebi, dini hepsi saygı değer olacak."
Açıklamasında, terör örgütünün, silahını elinde tutarak devlete şart koştuğunu, yandaşlarının hükümete, "Süre doluyor, sözlerinin gereğini yap, söylediklerinin içini doldur" demeye başladığını vurgulayan Baykal, "Hükümet ise bu konudaki aczini, yanlış politikasını sessizliğiyle örtmüştür. Çünkü Başbakan'ın dolaylı bir müzakere sürecinin içine girmiş olması bu sonucu doğurmuştur. Hükümeti de sıkıntıya sokmuştur" dedi.

Bu konuda yapılması gerekenin, siyaseten terör kadrolarını tecrit etmek olduğunu dile getiren Baykal, "Teröre doğrudan ya da dolaylı sahip çıkan, destek veren bütün kesimleri kamu oyuna teşhir etmek, göstermek ve tecrit etmek lazımdır" açıklamasında bulundu.

Baykal, dünyada terör lanetlenirken ve Kürt kökenli vatandaşların ezici çoğunluğu Türkiye'de şiddet ve terör ortamının oluşturulmasına her gün biraz daha karşı çıkarken ve uluslararası platformlarda Türkiye'ye yönelik terör artık lanetlenirken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın girişiminin çok yanlış olduğu görüşünü savundu. Baykal, CHP olarak başından beri dikkat çektikleri konuda haklılıklarının ortaya çıktığını belirterek, "Kimse teröristi himaye etmemelidir, onun elini güçlendirecek adımlar atmamalıdır. Teröre karşı çok kararlı, çok net bir tavrın başta hükümet olmak üzere bütün toplum tarafından sürdürülmesi lazımdır" şeklinde sözlerini tamamladı.