'Karargah rahatsız' haberiyle oldukça eleştirilen Hürriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat, haberinin 'doğru düzgün okunmadığını' ifade ederek, eleştirilere "Biz Hürriyet gazetesi ve Doğan Grubu olarak demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz" diye yanıt verdi.
Fırat'ın kendi imzasıyla gazetenin cumartesi günkü nüshasında 'Karargâh rahatsız' başlığıyla yayımlanan, 'Genelkurmay Başkanlığı'nın rahatsız olduğu 7 konu'yu ileri sürdüğü haberine eleştiri üzerine eleştiri yağdı.
FIRAT: HABERLERİN İÇİNİ DOĞRU DÜZGÜN OKUMUYORUZ
Fırat, bu sabah katıldığı CNN Türk yayınında "Haberlerin içini doğru düzgün okumuyoruz. Biz Genelkurmay Başkanlığı’na görüşlerini sorduk. Haberin ayrıntısı okunmadığı için gözden kaçtı. Biz Hürriyet gazetesi ve Doğan Grubu olarak demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
'KARARGAH RAHATSIZ' HABERİNİN İÇERİĞİNDE NELER VARDI?
Hürriyet’in ‘Yedi eleştiriye yedi yanıt’ başlığıyla manşetten duyurduğu haber, iç sayfada ‘Karargah rahatsız’ başlığıyla sunulmuştu.
Akar’ın merkezinde olduğu yedi konu olduğu vurgulanan haberde, Akar'a yönelik Türk Silahlı Kuvvetleri’nde rahatsızlık oluştuğu ifade edilmişti.
Haberde, ‘karargah kaynakları’nın, askere başörtüsü serbestisi getirilmesi ve Akar’ın ‘iktidara yakın görünmesi' iddiası dahil yedi konuya yönelik iddiaya yer verilmişti.
YİĞİT BULUT: BUNUN HESABINI VERECEKLER
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı Yiğit Bulut, Hürriyet'in 'Karargah rahatsız' manşetine dair "Kendi menfaatleri doğrultusunda 'halkı kendi ordusu ile karşı karşıya getirmeye' çalışanlar, mutlaka bunun hesabını verecekler" dedi.
Bulut konuya ilişkin yazısında şunları söyledi:
"Cumartesi günü atılan manşet 'Millet'e, Devlet'e ve Lider'e açıkça bir tehdittir.' Bir vatandaş olarak tehdit edenlere diyorum ki; TOPUNUZ BİRLİKTE GELİN! BU SON GELİŞİNİZ OLACAK! Son söz: Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 'KURUMSAL KİMLİĞİ'ni' bu tip 'algılama oyunlarına bulaştıranlar' ve kendi menfaatleri doğrultusunda 'halkı kendi ordusu ile karşı karşıya getirmeye' çalışanlar, mutlaka bunun hesabını verecekler! YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ, GÜÇLÜ, BÜYÜK, CİHANŞÜMUL TÜRKİYE…"
BAŞBAKAN YILDIRIM: MANŞET ATARAK HÜKÜMETE AYAR VERMEYE ÇALIŞIYORLAR
Başbakan Binali Yıldırım, "Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a yönelik eleştirilere kurum içinden gelen ‘savunma’ları" konu alarak manşetine taşıyan Hürriyet'e ve Hande Fırat'a, “Manşet atarak hükümete ayar vermeye çalışıyorlar" diyerek sert çıkmıştı.
"BUGÜNLERDE BİRİLERİNE BİR ŞEYLER OLUYOR"
Başbakan, darbe girişimi gecesi kuvvet komutanlarının rehin tutulduğu Ankara’nın ‘Kahramankazan’ (Kazan’ın yeni ismi) ilçesinde düzenlediği ‘Evet’ mitinginde “Bugünlerde birilerine bir şeyler oluyor. Eskiden, manşetlerle hükümetlere ayar verirlerdi” diyerek eleştiride bulunmuştu.
"BU ALGI OPERASYONLARI SÖKMEZ"
Yıldırım, AK Parti hükümetiyle ‘manşetlerle hükümet yıkma’nın tarih olduğunu söyleyerek şöyle konuşmuştu:
"Karargah rahatsız…’ Bu manşeti hatırlıyorsunuz değil mi? 28 Şubat öncesi büyük denen gazeteler, bu manşetleri atarak halkın seçtiği iktidarı alaşağı etmek için her türlü tezgahı kurdular. Manşet atarak hükümete ayar vermeye çalışıyorlar. Demokrasi dışı bu girişimlere karşı 15 Temmuz’da en güzel cevabı veren Kahramankazanlı bu algı operasyonları size elbette sökmez.”
HÜRRİYET'TEN ELEŞTİRİLERE YANIT: İFTİRA VE PESPAYELİK
Hürriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat imzasıyla yayımlanan 'Karargah rahatsız' manşetine ilişkin tepkiler sürüyor.Bazı gazetecilerin de medya hesaplarından Hande Fırat ve Hürriyet’e yönelik eleştirilerine, Hürriyet'ten ‘linç kampanyası’na maruz kaldıklarına yönelik bir açıklama gelmiş;suçlamalara ‘iftira ve pespayelik’ yanıtı verildi.
CEM KÜÇÜK: HANDE FIRAT İNTİHAR ETTİ
Gazeteci Cem Küçük, haberin "Rezalet" olduğunu iddia etmiş, Hande Fırat'ın söz konusu haberle "intihar ettiğini" savunmuştu.
Küçük, açıklamalarına şöyle devam etmişti:
“Demokratik bir ülkede böyle bir manşeti atmak düşünülemez bile, Hande Fırat hiç mi utanmadın? TSK başörtüsü kararından karargah rahatsızmış. Haddinizi bilin. Bu milletin emrindesiniz. TSK ve medyadaki son darbeciyi tutuklayana dek bu milletin darbecilerle mücadelesi sürecek. Aydın Doğan, Kemalist askeri darbeleri hep destekledi ve olursa yine destekleyecek. Doğan’ın aklı darbe ihtimalinde.
Sivil otoritenin aldığı bir kararla ilgili memurlar aleyhte haber yaptıramaz. Bu TCK’ya göre suçtur. Hangi general ‘Karargah rahatsız’ haberini yaptırmışsa bu suçtur. Sivil hükümete meydan okumaktır. Hande Fırat da suç ortağıdır."
KAPLAN: DOĞAN MEDYAYA SORUŞTURMA AÇILMALI
Sabah yazarı Hilal Kaplan, söz konusu haber nedeniyle Doğan Medya Grubu'na soruşturma açılması gerektiğini savunarak, “Herkes haddini bilecek. Cumhurbaşkanı ile millet sizi ‘FETÖ Silahlı Kuvvetleri’ olmaktan kurtardı. Başörtüsünden önce hainlerden rahatsız olsaydınız. Haber operasyonsa da açığa çıkmalıdır” demişti.
ÖZKÖK: DARBEYE KARŞIYMIŞ GİBİ MEDYA KARABORSACILIĞI DÖNEMİ BİTTİ; SANA NE OLUYOR BE ADAM, BAŞKA KAPIYA!
Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök ise haberi eleştiren yazarlara yönelik "Anlamıyor musun komutan siyasi iradeye değil, muhalefetin şom ağızlılarına cevap veriyor. Siyasi iradeye ima yollu bile tek laf etmemiş. Sana ne oluyor be adam. Hadi başka kapıya git. Bu ülkede darbe bezirgânlığı bitti. Ama darbeye karşıymış gibi medya karaborsacılığı yapma dönemi de bitti" diye yazdı.
FİKRİ IŞIK: TSK'YI SİYASETİN İÇİNE ÇEKME ÇABALARI BEYHUDE
Kocaeli Gümüşhaneliler Vakfı’nda konuşan Savunma Bakanı Fikri Işık, ‘isim vermeden’ eleştirdiği Hürriyet'e ilişkin, “TSK’yı siyasetin içine çekme çabaları, beyhude çabalardır. Siyasetin muhatabı TSK ve onun komuta kademesi değildir" dedi.
Işık, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) 15 Temmuz darbe girişimi öncesine göre çok daha güçlü olduğunu öne sürdü: “Son günlerde büyük bir üzüntüyle ve esefle TSK’yı siyasetin içine çekme gayretlerini görüyoruz. TSK’yı siyasetin içine çekme çabaları, beyhude çabalardır. Bu siyasetin muhatabı siyasettir. Siyasetin muhatabı TSK ve onun komuta kademesi değildir. Varsa eleştiriniz, Milli Savunma Bakanı olarak ben varım. Hükümet olarak da AK Parti hükümeti var. Başkomutan olarak da Sayın Cumhurbaşkanımız var" diye konuştu.
“Böyle bir kurumu gündelik tartışmaların içine çekerek siyasetin içine çekmeye çalışmak, TSK’ya yapılabilecek en büyük haksızlıktır” diyen Işık, sözlerini şöyle tamamladı:
“Buradan bu gayret içinde olanlara çağrım, bu işten vazgeçin. Varsa söyleyeceğiniz bir şey bana söyleyin. Bu kadar büyük başarılara ardı ardına imza atan TSK’ya haksız ve mesnetsiz eleştiriler yöneltmek, iyi niyetle izah edilebilecek bir durum kesinlikle olamaz.”
AKAR'DAN 7 YANIT
Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ise, Hürriyet2te tartışmalara yol açan söz konusu haberde kendi hakkındaki eleştirilere yedi yanıtla karşılık verdi.
Karargah kaynakları, madde madde karşılık verdi.
TSK’nın ‘savunması’ şöyle:
* Askeriyede başörtü serbestisinde ‘dahlimiz yok’
Milli savunma bakanlığı, askeriyede kadın subay ve astsubaylara başörtü takma serbestisini karargahın görüşünü almadan getirdi. Askeri kaynaklar, ‘Yapılan düzenlemede genelkurmay başkanlığının dahli olmadığını’ söyledi.
* Tarık Akan’ın ailesi de arandı
Akar’ın Yeni Akit gazetesinin ölen yayın yönetmeni Hasan Karakaya için taziye telefonu açması ve görüşmede, “Haksızlığa karşı en zor zamanda konuşmasını bilmiş ve dik duruşundan asla taviz vermemiştir” dediği iddiası hayli tartışılmıştı. Böyle bir konuşmanın geçmediği öğrenilen görüşmeye ilişkin Yeni Akit daha sonra söz konusu ifadenin ‘sehven’ tırnak içinde yazıldığını açıklamıştı.
Eleştirilere yanıt veren kaynaklar, “Genelkurmay en son Tarık Akan ve Mehmet Türker dahil toplumda kabul görmüş birçok ünlü simanın vefatında başsağlığı mesajlarını aile yakınlarına iletmiş ve üzüntülerini paylaşmıştır” dedi.
* Erdoğan’la yapılan geziler ‘doğal ve gerekli’
Orgeneral Hulusi Akar, darbe girişiminin ardından Yenikpı’daki mitinge de katılmıştı. Fotoğraf: Reuters
Akar’ın Erdoğan’la yurt dışı ziyaretlerine katılması da eleştiri konusu olmuştu. TSK, bu eleştirileri ‘maksatlı’ bulduğunu belirtirken, Akar’ın son altı ay içinde Erdoğan’la iki kez yurt dışı gezisine katıldığını açıkladı.
Bunlardan biri, 16-17 Kasım 2016 tarihlerinde Pakistan’a, diğeri de, 13-15 Şubat 2017 tarihlerinde Bahreyn, Erdoğan’ın umre yaptığı Suudi Arabistan ve Katar gezisi oldu.
Askeri kaynaklar, “Bu konu gerçek mecrasından uzaklaştırılıp, sadece Yenikapı mitingiyle yan yana getirilip eleştirilmekte. Genelkurmay başkanının devletin çıkarları için gerektiğinde cumhurbaşkanıyla resmi temaslarda bulunmaları son derece doğal ve gerekli” yorumunu yaptı.
* ABD’li generalin ayağına gitmedi, yeri kendisi belirledi
Akar’ın ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford’la İncirlik’te yaptığı görüşme sonrası, “Amerikalı generalin ayağına gitti” eleştirileriyle karşılaşmasına, iki generalin yaptığı görüşmelerle yanıt verildi.
Buna göre ikili altı ay içinde Türkiye’de beş defa görüştü. Üçü Ankara’da, ikisi İncirlik’te yapılan görüşmelerin yerlerini Akar belirledi. 16 Ekim 2016 tarihinde Washington’daki görüşme ise Türkiye’nin ABD büyükelçiliğinde yapıldı.
* Başka generaller de madalya aldı
Orgeneral Akar’ın 2015 yılında ABD’den Pentagon’un Liyakat Lejyonu Madalyası’nı, ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Raymond Odierno’nun vermesine başka komutanların da aynı madalyayı aldığı yanıtı verildi. Odierno, 4 Temmuz 2003 tarihinde Süleymaniye’de Türk askerinin başına çuval geçiren birliğin komutanı olarak hatırlanıyor.
* Kardak’ta ‘kararlılık’ mesajı verildi
Akar ve kuvvet komutanlarının 29 Ocak’ta Ege Denizi’ndeki Kardak kayalıklarına gitmesine yönelik eleştirilere de şöyle karşılık verildi: “Bu ziyaret bazı art niyetli çevrelerce olumsuz şekilde yorumlandı, Akar üzerinden TSK yıpratılmaya çalışıldı. Önemli bir kararlılık mesajı veren olayın Yunanistan’ın ekmeğine yağ sürecek şekilde iç politika malzemesi yapılması düşündürücü.”
* Dişli’yle ortak arsa yok
Akar’ın darbe girişiminin kilit ismi Mehmet Dişli ile ortak villa arsası satın aldığı iddiası da yalanlandı. Buna rağmen tartışmanın sürmesi karargahta rahatsızlık yarattı.