HABER

İBB Meclisi temmuz ayı toplantısında dikkat çeken mesajlar

İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 16 milyon İstanbullunun çok gür bir sesle şehrin yönetilmesi konusunda kararını verdiğini belirterek, "Artık, bu şehrin yönetimi ile ilgili tartışmalar son bulmuştur." dedi. AK Parti İBB Meclis Grup Başkanvekili Tevfik Göksu ise, "Grup olarak İstanbul için getirdiğiniz her hayırlı işte motor, hayırlı görmediğimiz ve yanlış gördüğümüz her işte de fren görevi yapacağız. Bunların yaparken, bu Meclis'teki tutumumuz asla negatif olmayacak." dedi.

İBB Meclisi'nin temmuz ayı toplantısı, bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Meclis toplantısına Başkan Ekrem İmamoğlu, başkanlık etti. İmamoğlu, konuşmasında, temmuz ayının yüreklerde acı izler bırakan olaylarla dolu olduğunu söyledi.

2 Temmuz'da yaşanan Sivas Olayları ile Başbağlar'da yaşanan vahşette çok canların yandığını kaydeden İmamoğlu, 15 Temmuz hain darbe girişiminin de büyük acılara neden olduğunu vurguladı.

İBB'nin işgali sırasında belediye önünde çok sayıda vatandaşın şehit edildiğini dile getiren İmamoğlu, 23 Haziran seçimine ilişkin değerlendirme yaptı.

İmamoğlu, 23 Haziran seçimiyle ortaya çıkan sonuç ve iradenin herkes için önemli olduğunu aktararak, "16 milyon İstanbullu, 23 Haziran seçimleri ile birlikte 31 Mart gecesinden itibaren ortaya konan her türlü gayriciddi iddiaya ve her türlü antidemokratik çabalara net olarak noktayı koymuştur. 16 milyon İstanbullu çok gür bir sesle, 'Ben bu şehrin adil bir şehir olmasını istiyorum. Bu şehrin şeffaf biçimde yönetilmesini istiyorum.' demiştir. Bu şehrin kahir ekseriyeti, İBB'nin 'yeni nesil bir yönetime kavuşmasını' ve bu yönetimin 'şehri liyakatle yönetmesini' ve kendisine 'hesap vermesini' istediğini ortaya koymuştur. Artık, bu şehrin yönetimi ile ilgili tartışmalar son bulmuştur." diye konuştu.

AK Parti İBB Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu ise 23 Haziran'da tekrar kazanan İmamoğlu'nu tebrik etti.

23 Haziran'da milletin iradesinin tecelli ettiğini anlatan Göksu, "Bu iradeye göre İstanbullular, kararını vermiş ve 5 yıllığına İstanbul'un icra-i faaliyetinde kimlerin sorumlu olacağını tayin etmiştir. Elbette, İstanbul halkının iradesi, her kimi seçerse seçsin bizim için saygındır ve kıymetlidir. İstanbul halkının iradesinin başımız üzerinde yeri vardır." dedi.

20190708_2_37244739_45899334_Web

Seçim sonuçlarının Türk toplumunun demokrasiyi ne kadar içselleştirdiğini bütün dünya gösterdiğini aktaran Göksu, şunları kaydetti:

"23 Haziran seçimleri dolayısıyla özellikle altını çizerek ifade etmek isterim ki, biz AK Parti grubu olarak, milletin iradesinin tecelli etmiş olmasını hiçbir zaman hanemizde kayıp olarak görmeyeceğiz. Bunu milletin iradesinin tecelli yönünü kendi üzerimize vazifelendirilmiş, üzerimize yüklenmiş sorumluluk ve ödev olarak telakki edeceğiz. Milletini iradesini, kayıp ya da kazanç olarak değil, ödev ve sorumluluk olarak görürüz. Bu açıdan 23 Haziran seçim sonuçlarının İstanbul'umuza huzur ve bereket getirmesini diliyorum."

Göksu, AK Parti'nin yeni dönemde nasıl bir strateji izleyeceğine ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu:

"23 Haziran'da, milletimiz icra-i sorumluluğu Sayın Başkana, karar ve denetim görevini de bizlere vermiştir. Çerçevede özellikle şunu ifade etmek isterim: Biz Cumhur İttifakı'nın Meclis üyeleri olarak, İstanbul'un tarihine, kültürüne, geleceğine, vizyonuna, toplumsal değerlerine ve kente katkı sunacak hangi projeyi getirseniz, hiç tereddüt etmeden destek vereceğimizi bütün herkese ifade etmek istiyorum. Aynı şekilde, bu toplumun değerleriyle uyuşmayan her hangi bir öneri getirdiğinizde ise bunun geçmemesi için elimizden gelen bütün gayreti ve gücü göstereceğimizi de bilmenizi istiyorum.

Biz grup olarak İstanbul için getirdiğiniz her hayırlı işte motor, hayırlı görmediğimiz ve yanlış gördüğümüz her işte de fren görevi yapacağız. Bizler bunların yaparken, bu Meclis'teki tutumumuz asla negatif olmayacak. Asla kişisel polemiklere girmeden, İstanbul'da yaşayan her bir canlının geleceğine katkı üretecek, her şeye destek verirken şu iki temel hususa çok dikkat edeceğiz: Başkan başta olmak üzere hiçbir arkadaşımızla kişisel polemiğe girmeyeceğiz. Hiç kimsenin şahsı ve kişiliğiyle uğraşmayacağız. Asla bir siyasal fırsatçılığın peşinde olmayacağız. Çalışanların hukukunu korumak konusunda üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğiz. Sorumluluğumuzu unutmadan, İstanbulların, sesi, kulağı ve vicdanı olmaya devam edeceğiz. Bu çalışmalarımız içerisinde özellikle önümüzdeki 5 yıl içerisinde bunların geçmesi konusunda ise çok özel gayret göstereceğiz."

(AA)

En Çok Aranan Haberler