İbrahim Kalın, Başika Kampı'na IŞİD tarafından ikinci bir saldırı olduğu yönündeki haberleri değerlendirirken, "Genelkurmay Başkanlığımızın çalışması devam ediyor. Direkt bizim askerlerimize dönük değil. Bölge, DAİŞ sınırına yakın olduğu için ara ara birtakım çalışmaları olduğunu biliyoruz. Bu bile bizim son yaptığımız tahkimatın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu" dedi.
Kalın, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda gerçekleştirdiği basın toplantısında Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonlara ilişkin değerlendirmede bulundu. Kalın, devlet ve hükümetin bu konuda tam bir kararlılık içerisinde olduğunu ve devletin bütün kurumlarıyla eş güdüm içerisinde teröre karşı etkin bir mücadele verdiğini belirterek şöyle konuştu:
"Hiçbir ülke vatandaşlarının bir terör örgütü tarafından terörize edilmesine, saldırıya uğramasına, evinin barkının işgal edilmesine asla izin vermez. Hiçbir demokratik ülke ne adına olursa olsun sokaklarında hendek kazılmasına izin verilmez. Hiçbir ülke bir terör örgütünün siyasi hesapları nedeniyle toplum içerisinde husumet ekmesine asla izin vermez. Hiçbir toplum terör, şiddet, siyasi hoyratlık ve şehir eşkıyalığı yaparak mevzi kazanmaya çalışan terör örgütü ve onların uzantılarına müsade etmez."
'Öz yönetim' tartışmalarına değinen Kalın, bu anlamda zaman zaman dile getirilen ve dün en açık biçimde ifadesini bulan ayrılma, bölünme, özerklik, öz yönetim gibi fantazilerin de demokratik olgunluk içinde haraket eden toplumlarda bir karşılığının olmadığını söyledi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Başkalarının ölümü üzerinden siyasi rant devşirmeye çalışanların sonu bellidir. Bundan sonra da farklı olmayacaktır" ifadelerini kullandı.
"TERÖR ÖRGÜTÜ TAŞERON OLDUĞUNU İLAN ETMEKTE"
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki terör olaylarına ilişkin değerlendirme yapan konuşan Kalın, şöyle deval etti:
"Terör örgütünün yaptığı cinayetler ortadayken bunları adeta aklamaya çalışan, terörü şirin göstermeye çalışanların abesle iştigal ettikleri ortadadır. Daha da hazin olanı terör örgütü aslında bölgede önüne gelenin hizmetine girmeye hazır bir taşeron olduğunu ilan etmektedir. Türkiye karşıtlığını siyaset yapmak zannedenler ancak başka ülkelerin ve örgütlerin birer piyonu olduklarını ilan etmektedirler. Türkiye'nin birlik ve beraberliğine kast eden bu tür girişimler bugüne kadar boşa çıkartılmıştır bundan sonra da boşa çıkacaktır."
"TERÖRLE MÜCADELE OPERASYONLARI KAPSAMLI DEVAM EDECEK"
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, özellikle Güneydoğu'da 3-4 noktada devam eden terörle mücadele operasyonlarının kapsamlı şekilde devam edeceğini bundan hiç kimsenin en ufak bir şüphesi olmaması gerektiğini söyledi. Kalın, Suriye'deki gelişmelere değinirken sözlerine şöyle devam etti:
"Suriye savaşının ortaya çıkarttığı şer aktörlerinden birisi olan DAİŞ ile mücadele bahanesiyle bölgede yeni bir siyaset inşa edilmeye çalışılıyor. Bu çok açık. Farklı ülkeler, örgütler DAİŞ'le mücadele bahanesiyle Suriye üzerinden farklı bir bölge siyasetini hayata geçirmeye çalışıyor. DAİŞ ile mücadelede kimin samimi olup olmadığını görüyoruz. Bugün DAİŞ'i bahane ederek Suriye'de Esed rejimini ayakta tutmaya çalışan onun ömür süresini uzatmaya çalışanlar aslında bilerek ya da bilmeyerek DAİŞ'in emellerine hizmet etmektedirler. Bugün Esed rejimi ayakta kalsın diye mücadele edenler aslında DAİŞ'le mücadelede samimi olmadıklarını tam tersine Daiş canavarı üzerinden kendilerine siyasi alan açmaya çalıştıklarını da açık şekilde ortaya koymaktadır."
"DAİŞ'LE MÜCADELE DEĞİL SİVİLLERE YÖNELİK BİR HAREKAT YÜRÜTÜLMEKTE"
Rusya'nın IŞİD'le mücadele kapsamında Esed rejimine destek verdiğini dile getiren Kalın, "DAİŞ'le mücadele bahanesiyle Rusya'nın yaptığı hava saldırılarına baktığımızda yüzlerce sivilin ölümüne neden olmuştur. Ortada DAİŞ'le mücadele değil Esed rejiminin verdiği koordinatlar çerçevesinde ılımlı Suriye muhalefetine ve sivillere yönelik bir harekat yürütülmektedir. Bunun terörle mücadeleyle en ufak ilgisi yoktur" dedi.
Türk askerinin Başika Kampı'ndaki varlığına yönelik tartışmalara değinen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, şöyle dedi:
"Türkiye eğitimci askerlerini, muharip değil bunlar, buraya Irak hükümetinin bilgisi dahilinde DAİŞ'le mücadele için göndermiştir. Bizim hiçbir ülkenin egemenliği ya da toprak bütünlüğüyle ilgili en ufak sorunumuz yoktur. Irak'ın toprak bütünlüğünü en fazla savunan ülke Türkiye olmuştur ve bu ilkesel duruşumuz değişmemiştir. Bu konuyla ilgili Irak hükümetiyle yürüttüğümüz müzakereler devam ediyor. Bu sorunun çözümü ve daha doğru çerçeveye oturtulması için de ilgili birimlerimiz temaslarını sürdürüyorlar."
"TÜRKİYE'Yİ BÖLMEYE KİMSENİN GÜCÜ YETMEZ"
Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Sözcü İbrahim Kalın, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 'Öz yönetim' açıklamalarının sorulması üzerine şöyle dedi:
"Türkiye topraklarının mayası bellidir. Bugün bu fantazileri dile getirenler milletin kendilerine 1 Kasım'da verdiği siyasi krediyi bu şekilde daha ipotek ederek örgütün vesayetinde siyaset yaptığını zannedenler aslında en büyük kötülüğü kendilerine oy veren insanlara yapıyorlar. Bizim o partiye oy verenlere de saygımız vardır ama zannediyorum bu yapılan son açıklamalar her fırsatta terör örgütüne arka çıkma çabasını da vatandaşlarımız net şekilde görüyorlardır. Bu planlar tutmayacaktır. Türkiye'yi bölmeye kimsenin gücü yetmez. Ne siyasi manada ne fiziki manada ne de sosyolojik manada. Bunlar sadece dağdan aldıkları talimatları şehirde tekrar ederek siyaset yaptıklarını zannederler."
"TERÖR ÖRGÜTÜNÜN EŞKIYALIKLARINA BOYUN EĞMEYECEKLER"
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonlara ilişkin konuşan Kalın, "Sur'da Cizre'de yaşanan hadiseleri biliyoruz. Orada kamu düzenini, vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak için mücadele eden askerlerimize oradaki vatandaşlarımızın nasıl sahip çıktığını biliyoruz. Ama o alçak terör örgütü mensuplarının o kapıları kırarak insanların mahremlerini hiçe sayarak o insanları aşağılayarak onlar üzerinden güya siyaset, terör yapmaya çalıştıklarını herkes biliyoruz. Vatandaşlarımız bu konuda çok daha özgüvenle hareket ediyor. Terör örgütünün eşkıyalıklarına boyun eğmeyecekler. Çünkü devlet ve millet bu insanların yanındadır" diye yanıt verdi.
"TERÖR BELASINDAN BU ÜLKE KURTULACAK"
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, "İnşallah bu terör belasından eninde sonunda bu ülke kurtulacaktır. Kurtulduğu zaman da bugün bu fantazilerini dile getirenler kendilerini nerede bulacaklar, o da ayrı bir sorudur. Onu da hep birlikte göreceğiz" dedi.
Suriye'nin kuzeyinde YPG'nin Fırat'ın batısına geçtiği yönündeki iddialar sorulan Kalın, "Tışrin Barajı'nın DAİŞ'ten geri alınmasıyla ilgili yürütülen operasyon bağlamında haberler basına yansıdı. DAİŞ'in buralardan uzaklaştırılması bizim için olumlu bir şeydir. Buna bir itirazımız yok ama PYD, YPG veya benzeri bir yapının Fırat'ın batısında veya başka noktalarda fiili bir durum yaratması asla kabul edilemez. Bu ileride telafisi mümkün olmayan yaraların açılmasına neden olacaktır. Eğer bunlara bugün birileri DAİŞ'le mücadele başlığı altında göz yumarsa Suriye'yi bir arada tutmak mümkün olmaz. Burada etnik kimlik, dini, mezhep temelli çok derin ayrışmalar olur" açıklamasında bulundu.
"İMZA KOYACAK NOKTAYA GELMİŞ DEĞİLİZ"
İsrail'le yürütülen müzakereler kapsamında kamuoyuna yansıyan mutabakatın detayları sorulan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, şöyle devam etti:
"Devam eden bir müzakere süreci var. İsrail 3 şartı yerine getirmediği müddetçe Türkiye-İsrail ilişkilerinde bir normalleşme olmayacaktır. 3 şart yerine geldiğinde ilişkilerin normalleşmesi için zemin oluşacak demektir. Birinci şart yerine getirildi, özür dilendi. Tazminatla ilgili mesafe alındı ama henüz imza koyacak noktaya gelmiş değiliz. Bununla ilgili müzakereler devam ediyor. Üçüncü şart var. Gazze ablukasının kaldırılması, hafifletilmesi noktasında şartımız var. Türkiye şartlarından vazgeçmiş, bu şartları değiştirmiş değil. İsrail üzerinden bir sızdırma yapılmış olması müzakerelerle ilgili haklı olarak kamuoyunda tepkiye yol açtı. Bu bizim arzu ettiğimiz bir şey değildi. Bunlar İsrail tarafının bir sızdırması olarak ortaya çıktı."
"POZİSYONUMUZDA HERHANGİ BİR DEĞİŞİKLİK SÖZ KONUSU DEĞİL"
Türkiye'nin Filistin konusunda pozisyonunun değişmediğini vurgulayan Kalın, "Türkiye'nin Filistin konusunda, Filistin halkının özgürlük mücadelesi konusundaki tutumu da açık ve nettir. Anlaşma imzalansa da imzalanmasa da Türkiye, Filistin halkının kendi devletine kavuşana kadar bu mücadelesinin yanında olmaya devam edecektir. 2 devletli formül hayata geçene kadar Türkiye bu konuda üzerine düşen görevi yapmaya devam edecektir. Pozisyonumuzda herhangi bir değişiklik söz konusu değil" ifadelerini kullandı.
"SALDIRI BOŞA ÇIKTI"
Geçtiğimiz günlerde bazı bankalarla çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarının internet sitelerine yönelik gerçekleştirilen siber saldırıya ilişkin yöneltilen bir soru için Kalın, şunları söyledi:
"Saldırı püskürtüldü ve gerekli tedbirler alındı. Gerek bizim kurumumuzla ilgili gerekse diğer kurumlarla ilgili ciddi bir sıkıntı yaşanmadı. Bunu üstlenen bir grup ortaya çıktı. Bununla ilgili çalışmalar devam ediyor. Şu anda ilgili bütün birimlerimiz kapsamlı bir çalışma yürütüyor. Bu tür Türkiye içinden Türkiye dışından olabilir. Saldırı boşa çıktı. Muhtemel saldırılara karşı da gerekli tedbirleri arkadaşlarımız en kapsamlı şekilde alıyor."
"2016 YILINDA BİR AMERİKA SEYAHATİ PLANLANIYOR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2016 yılında bir ABD ziyareti olup olmayacağı sorulan Kalın, "2016 yılında bir Amerika seyahati planlanıyor ama henüz tarih üzerinde çalışmalar devam ediyor. Maryland'de kurulan bir cami ve külliye var. Onun açılışıyla ilgili 2016 içinde karşılıklı mutabık kalacağımız bir tarihle onun açılışını yapacağız. henüz tarih kesinleşmedi" dedi.
"EN HAFİF TABİRİYLE SON DERECE TALİHSİZ BİR AÇIKLAMA"
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev'in Türkiye'nin Rus uçağını düşürdüğü için Rusya'dan özür dilemesi gerektiği yönündeki açıklamaları sorulan Kalın, "En hafif tabiriyle son derece talihsiz bir açıklama. Burada Türkiye'nin uluslararası hukuk açısından da kendi ulusal angajman kuralları açısından da haklı olduğunu bütün dünya kabullenmiş durumda. Bizim devlet olarak ortaya koyduğumuz tavır son derece ciddi, samimi, sorunu çözmeye yönelik bir duruş sergiledik. Buna karşılık Rusya'nın tahrik edici, seviyesiz açıklamaları maalesef devam etti. Biz yine bu sorunun müzakere yoluyla çözülmesinden yanayız. Bu konuda bizim kapattığımız herhangi bir kapı söz konusu değil. Karşı taraf da buna olumlu cevap verirse biz gerekli adımları atar ilişkilerin normalleşmesi için yapılması gerekeni yaparız" açıklamasında bulundu.
"ENDİŞE VERİCİ BİR AÇIKLAMADIR"
İsrailli bir bakanın Filistin'in geleceği hakkındaki açıklamaları sorulan Kalın, "İsrailli bazı yetkililerin Filistin halkına ve iki devletli çözüm formülüne nasıl baktığını ortaya koyması açısından son derece endişe verici bir açıklamadır. Bu en hafif tabiriyle trajikomik bir yaklaşımdır. Bunu sorgularsanız siz nereden geldiniz diye sorarlar" ifadelerini kullandı.
"DİREKT BİZİM ASKERLERİMİZE DÖNÜK DEĞİL"
Başika Kampı'na IŞİD tarafından ikinci saldırı olduğu yönündeki haberler sorulan Kalın, şu yanıtı verdi:
"Genelkurmay Başkanlığımızın çalışması devam ediyor. Direkt bizim askerlerimize dönük değil. Bölge DAİŞ sınırına yakın olduğu için ara ara birtakım çalışmaların olduğunu biliyoruz. Bu bile bizim son yaptığımız tahkimatın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Irak Ordusu Ramadi'yi DAİŞ'ten kurtardığını ilan etti. Eğer bu haber doğruysa bu sevindirici bir gelişmedir. Biz Irak'taki gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz."