İç Anadolu Bölgesi, ülkemizin yaklaşık olarak yüzde 21’lik bölümünü kapsamaktadır. Bölgenin etrafında çok sayıda dağ bulunmaktadır. Dağların fazla olmasından kaynaklı bölgeye yağış miktarı oldukça azdır. Dağlar dışında ovalar açısından da zengin bir bölgedir. Bölgede yer alan yeryüzü şekillerini yakından incelemek için fiziki haritaya bakılır. Fiziki haritalar, bölgelerin coğrafi yapılarını inceleyemeye olanak sağlayan haritaların başında gelir.
Dünya üzerindeki tüm yeryüzü parçalarını fiziki haritalar üzerinden görebilmek ve detaylı inceleyebilmek mümkündür. Türkiye’nin bölgeleri arasında bulunan İç Anadolu Bölgesi de yeryüzü şekilleri açısından büyük bir öneme sahiptir. İç Anadolu Bölgesi coğrafi haritası sayesinde ova, tepe, ırmak, göl, dağ gibi pek çok yeryüzü oluşumunu doğrudan görebilmekteyiz. Bu oluşumlar fiziki harita üzerinde açıktan koyuya doğru farklı renkler kullanılarak belirtilmektedir.
İç Anadolu Bölgesi Türkiye’nin ikinci büyük bölgesi olma özelliğini taşır. Bölgenin doğru kısmında çok sayıda dağlara rastlamak mümkündür. Dağların konumu ve boyutları fiziki haritada net bir şekilde yer alır. Bölgede bulunan yeryüzü şekillerinin büyük bir kısmı düzlükten meydana gelmektedir. İç Anadolu Bölgesinde kıvrım ve volkanik olmak üzere toplam iki farklı yeryüzü oluşumu vardır. Bölgede yer alan başlıca dağlar şunlardır:
İç Anadolu Bölgesi'nde ova sayısı epey fazladır. Düz ve sade bir yapıya sahip olduğundan birçok ovayı bünyesinde barındırmaktadır. Konya Ovası, Türkiye’nin en geniş ovası olma özelliğini taşımakla birlikte bu bölgede yer almaktadır. Bölgenin diğer öne çıkan ovaları ise şunlardır:
İç Anadolu Bölgesi'nde verimli arazilerin meydana gelmesinde büyük bir rol oynayan birçok akarsu kaynağı bulunur. Akarsu, su kaynakları arasında büyük bir öneme sahiptir. Bölgede bulunan akarsu kaynaklarının yapısı sel rejimli akarsu olarak tanımlanmaktadır. Sel rejimli akarsularında yazın su yok denecek kadar azken diğer mevsimlerde yağıştan kaynaklı su daha fazladır. Bölgenin belli başlı akarsuları ise şunlardır:
Bölgede bulunan nehir, akarsu, ırmak gibi oluşumlar suyunu denize dökemediklerinde ortaya kapalı havza denilen bir oluşum çıkar. Bölgenin hem kapalı havzası hem de en büyük gölü olarak karşımıza Tuz Gölü çıkmaktadır. Tuz gereksinimin yüzde otuzluk bir bölümü bu gölden karşılanmaktadır. Bölgenin diğer önemli gölleri ise şunlardır: