Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı İç Mimarlar Odası Eskişehir Temsilcisi Esen Ünverdi, son günlerde yaşanan depremleri hatırlatarak, iç mekanlarda dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili açıklamalarda bulundu.İç mimarın görev tanımının doğru algılanmadığını vurgulayan Esen Ünverdi, vatandaşların iç mimarların önemi hakkında bilgisinin yetersiz olduğuna değindi. İç mimarların, iç mekanda hayati noktalara müdahale ederek, insanların yaşadıkları alanda hem fonksiyonel hem de can ve mal güvenliği açısından önemli noktaları tespit ettiğini belirtti. Lento ile çözümlenmiş geçişlerin, taşıyıcı kolon ve kirişlerin önemine de dikkat çeken Ünverdi, insanların uyku halinde depreme yakalanma olasılığını değerlendirdi.Ünverdi, “İç mekandaki profesyonel çözümlerin, hayat kurtarmada önemli yeri var. Örneğin, bir deprem esnasında yaşanabilecek yaralanmaları önlemek amacıyla eşyaların sabitlenmesi gerektiğini artık bilmeyen yoktur. Lakin sadece sabitlemek yetmiyor. Nasıl sabitlendiği ve sabitlendiği noktalar da önemli. Mesela ağırlığı fazla olan bir cismi tavana monte etmek yetmiyor. Onu taşıyabilecek bir konstrüksiyon ile kirişe sabitlemek gibi ince ayrıntılar var. İç mimarlar olarak bu kısımda devreye giriyoruz. 1999 yılında yaşanan depreme uykuda yakalanılmıştı. Orada dolapların altında kalarak can veren çok kişi oldu. Bu yüzden dolap gibi birçok eşyanın monte edilmesi önemlidir. Sadece büyük eşyalar değil, duvara monte ettiğimiz küçük eşyalar bile hayati tehlikeye yol açabilir. Bunlara sadece depremde değil, günlük yaşantımızda da dikkat etmemiz gerekmektedir. Bizim için detaylar hayati önem taşır” dedi.“MESLEĞİMİZİN DAHA ÇOK TANINMASI İÇİN YASAL HAKLARIMIZIN GENİŞLETİLMESİ GEREKİYOR”Esen Ünverdi, mimar ve mühendisler gibi denetlemelerde iç mimarın da yer alması gerektiğini, iç mimarsız projelendirilen ve denetlenen binalarda sıkıntılar bulunduğunu Ünverdi, meslek alanı olarak, tip imar yönetmeliğinde bulunmamalarından rahatsızlık duyduklarını aktardı. Gerek kamu kurumlarının gerekse özel sektörün yaşayabileceği maddi zararların minimuma inmesi için iç mimara ihtiyaç olduğunu savunan Ünverdi, “İç mimarlık son zamanlarda medyada ciddi anlamda yer almaya başladı. Ancak ne yazık ki haklarımız konusunda, yasal anlamda bu kadar olumlu gelişmeler görmüyoruz. Bir bina yapılırken mühendis ve mimarların görüşüne başvurulurken iç mimarlara yer verilmiyor. Bu durum, özellikle kamu kuruluşlarında ciddi sorunlara yol açabiliyor. Örneğin bir hastanenin koridorlarının yeterli genişlikte olmaması, inşaatı bitmiş bir yapıda tekrar düzenleme gerektirebiliyor. Bu durum da kamu kurumlarında maddi zararlara yol açarak devlet bütçesine de zarar veriyor. Mesleğimizin daha çok tanınması için yasal haklarımızın genişletilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz