İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Türkiye'nin dünyanın en güvenli ülkeleri arasında yer aldığını belirterek, "Uluslararası standart olan 100 bin kişiye düşen suç miktarı ülkemizde bin 339 iken, bu sayı İsveç'te 14 bin 442'dir, İngiltere'de 8 bin 123'tür, Almanya'da 7 bin 630'dur, Fransa'da 5 bin 603'tür" dedi.
Bakan Şahin, Gölbaşı Vilayetler Evi'nde düzenlendiği basın toplantısında, bakanlığının son 1 yılda gerçekleştirdiği faaliyetleri değerlendirdi. Toplantıya İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Osman Güneş, İçişleri Müsteşarı Seyfullah Hacımüftüoğlu, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar, Jandarma Genel Komutanlığı Harekat Daire Başkanı Tümgeneral Tünay Bilgen ile müsteşar yardımcıları katıldı.
Ülke nüfusunun yüzde 78'inin Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, yüzde 22'sinin ise Jandarma Genel Komutanlığı'nın görev ve sorumluluk alanında bulunduğunu söyleyen Şahin, ülke coğrafyasının yüzde 87'sinin ise Jandarma'nın sorumluluğunda olduğunu ifade etti. Şahin, "Emniyet Genel Müdürlüğü 256 bin, Jandarma Genel Komutanlığı 212 bin, Sahil Güvenlik Komutanlığı ise 5 bin 500 personelle hizmet veriyor. Güvenlik teşkilatının ana hedefi, ülkede herkesin suç teşkil eden olaylara karışmadan huzur içinde yaşamasını sağlamak" diye konuştu.
Bakan Şahin, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi'nin (MOBESE) yaygınlaştırılması çalışmalarını azami ölçüde hayata geçirdiklerini ve organize suç örgütlerine yönelik planlı müdahale edici operasyonları çok önemsediklerini söyledi.
"EN İYİ SUÇ, İŞLENMESİ ÖNLENMİŞ SUÇTUR"
"En iyi suç işlenmemiş, işlenmesi önlenmiş suçtur" diyen Şahin, "Bu doğrultuda suçu önlemeye yönelik mekanizmaları asayiş alanına uyarlamak, vatandaşla yakın irtibata girilen toplum destekli polislik ve jandarma anlayışını yurt düzeyine yaygınlaştırmak, suçların araştırılmasında delilden sanığı gidilecek teknolojik destekli sistem altyapısına dayanan yeni bir model oluşturmak, caydırıcı olmak üzere alanda polis, jandarma devriyelerini arttırarak sokağa daha çok güvenlik görevlisi çıkarmak, MOBESE başta olmak üzere önleyici teknik sistemleri kullanmak, güvenlik çalışanlarının sayısını ve niteliğini artırmak, ayrıca istihbarata dayalı projeli çalışmalar ve nokta operasyonlar yaparak suçun önlenmesi kapsamında bir çalışma tarzının yürütmekteyiz. Suçun önlenmesini esas alan anlayış çerçevesinde sosyal içerikli suç önleme projeleri hayata geçirdik ve bu kapsamda yaklaşık bin 750 projeyi uygulamaya koyduk" ifadelerini kullandı.
Şahin, jandarma ve polis okullarında 15 farklı ülkeden çok sayıda öğrencinin eğitim gördüğüne dikkat çekerek, jandarma ve polis kadrolarının büyük ölçüde yüksek öğrenim mezunu olanlardan oluşmasını hedeflediklerini belirtti.
"EMNİYET TEŞKİLATININ 100'DE YÜZÜNÜN YÜKSEK ÖĞRENİM MEZUNU OLMASINI HEDEFLİYORUZ"
Jandarma'da yükümlü asker sayısının gün geçtikçe aşağı çekilerek, onun yerine kadrolu profesyonel elemanlardan oluşan bir yapıya dönüşmeyi hedeflediklerini açıklayan Şahin, "Bugün itibarıyla polis mevcudunun yüzde 87'si yüksek öğrenim mezunu. Emniyet teşkilatının yüzde 100'ünün yüksek öğrenim mezunu olmasını amaçlıyoruz. Bu oran 10 yıl önce yüzde 21'di" dedi.
Polis merkezleriyle jandarma karakollarının halkın farklı ihtiyaçları için de rahatlıkla gidip gelebilecekleri sembol yerler olduğunu anlatan Şahin, söz konusu yerlerin herkesin, sivil toplum kuruluşlarının, basının yurt dışından gelen heyetlerin incelemelerine her zaman hazır ve kapısı 24 saat kapanmayan kurumlar olduğuna dikkat çekti.
Şahin, 81 il ve 59 ilçede MOBESE kurulumunun tamamlandığını, 20 ilçede de çalışmaların devam ettiğine işaret ederek, bu çalışmalar kapsamında devlet bütçesinden 203 milyon harcandığını bir o kadar da yerel kaynaklardan para aktarıldığını açıkladı.
"LABORATUVARLARIMIZ ÜLKEMİZİN GÖRÜNMEYEN YÜZ AKIDIR"
"Suçla mücadelede sanıktan delile gitmek dönemi kapandı" diye konuşan Şahin, "Artık delillerden sanığa giden anlayışı hayata geçirildi. Jandarma 4, Emniyet de 11 kriminal laboratuvar ile hizmet veriyor. Bu laboratuvarlarımız ülkemizin görünmeyen yüz akıdır" ifadelerini kaydetti.
Halkın huzurunu ve güvenini sarsan sokak, asayiş olaylarının olabileceğini anlatan Şahin, "Suç kaçınılmaz bir şeydir ama biz aynen akan bir nehir, yağan bir yağmuru yönetir gibi hayatta devam eden bu olayları bir taraftan önlemeye, bir taraftan aydınlatmaya hep devam ettik, devam edeceğiz. Özellikle şehir merkezlerimizde ve gerektiğinde kırsalda, jandarmada da güvenlik timleri ve yıldırım ekipleri çalışmalarımız söz konusu. Biz bu ekiplerle özellikle kalabalık şehirlerimizde kapkaç ve yankesicilik türü suçları neredeyse toplumumuzun gündeminden çıkarılması gibi bir mutlu sona ulaştık. Güven timlerimizden halkımız çok memnun" dedi.
Şahin, jandarma ve emniyet güçlerinin mafya ve çete diye tanımlanan organize suç örgütleri ile mücadelesi kapsamında 2011 yılında polis teşkilatı tarafından gerçekleştirilen 100 büyük operasyonda 2 bin 350 şüpheli hakkında yasal işlem yapıldığına dikkat çekerek, aynı yıl jandarma tarafından 14 bin 741 kaçakçılık, 2 bin 617 yasa dışı göç, 4 insan ticareti, 144 organize suç olayına müdahale edildiğini belirtti.
"2011 YILINDA UYUŞTURUCUYA YÖNELİK POLİS TARAFINDAN 18 BİN 200 OPERASYON DÜZENLENDİ"
Uyuşturucu konusunun Türkiye açısından önemli bir tehdit oluşturduğunu söyleyen Şahin, şehir merkezlerinde ve okul çevrelerinde uyuşturucu satışını engellemek amacıyla okul timlerinin kurulduğuna işaret etti. Şahin, 2011 yılında uyuşturucuya yönelik polis tarafından 18 bin 200 operasyon düzenlendiğini belirterek, "Bu operasyonlarda 38 bin 500 şüpheli yakalanarak adli mercilere sevk edilmiştir. Yine 2011'de polis bölgesinde 46 ton 844 kilo esrar, 6 ton 413 kilo eroin, 591 kilo kokain, 1 milyon 304 bin 363 adet ekstazy maddesi ele geçirilmiştir. Jandarma bölgesinde 2011 yılında 4 bin 373 narkotik madde kaçakçılığı olayına müdahale edilmiş bu olaylarda 5 bin 889 şüpheli yakalanarak adli mercilere sevk edilmiştir. Jandarmamız tarafından 2011'de 28 bin 800 kilo esrar, 497 kilo eroin, 51 kilo metan tetamin, 70 bin 352 adet de tablet ele geçirilmiştir. Yine jandarma bölgesinde tarlalarda kaçak ekilen 12 milyon kök Hint keneviri ile 24 milyon kök haşhaş bitkisi de yakalanarak imha edilmiştir" diye konuştu.
Türkiye'nin uyuşturucu ile mücadelesinin başarılı sonuçlar verdiğini anlatan Şahin, Türkiye'nin eroin yakalamada Avrupa ve Asya sıralamasında ikinci ülke durumunda olduğuna dikkat çekti.
"TÜRKİYE ÖZGÜR BİR ÜLKEDİR"
Türkiye'nin özgür bir ülke olduğunu ancak kişinin özgürlüğünün, bir başkasının özgürlüğünü sınırladığı yerde bittiğini dile getirerek, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapılmasını özgürlük ve hak olarak gördüklerini anlatan Şahin, hukuk içerisinde herkesin bu hakkını kullanmasını hedeflediklerini söyleyerek, özgürlüğün anarşi ve kargaşaya dönüşmesini önlemenin kendilerinin sorumluluğunda olduğunu söyledi.
Şahin, metropol illerde ve terör hadiselerinin yoğunlaştığı doğu ve güneydoğu bölgelerinde toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkının hukuka uygun şekilde kullanımını sağlamak amacıyla güvenlik güçlerinin teşkilatlanmasını ve güç planlamasını bu bölge illerinde ağırlıklı olarak gerçekleştirdiklerini söyledi.
Türkiye'nin dünyanın en güvenli ülkeleri arasında yer aldığını belirten Şahin, "Uluslararası standart olan 100 bin kişiye düşen suç miktarı ülkemizde bin 339 iken, bu sayı İsveç'te 14 bin 442'dir, İngiltere'de 8 bin 123'tür, Almanya'da 7 bin 630'dur, Fransa'da 5 bin 603'tür" dedi.
Şahin, Türkiye'nin işlenmiş suçları aydınlatılması bakımından da dünyanın önde gelen ülkelerinden olduğuna dikkat çekerek, firardaki faillerin yakalanmasında yüzde 90'un üzerinde başarı sağlandığını bildirdi.
Son yıllarda KCK ve bölücü terör örgütüne karşı çok önemli operasyonlar gerçekleştirildiğini ve bu operasyonların yaz şartları, kış şartları demeden sürdüğünü söyleyen Şahin, yakın dönemde 301 bölücü terör örgütü mensubunun etkisiz hale getirildiğini, çok sayıda örgüt mensubunun pişmanlık duyarak emniyet güçlerine teslim olduğunu kaydetti.
"TERÖRZEDELERE BUGÜNE KADAR 2 MİLYON 770 BİN 448 BİN 123 LİRALIK ÖDEME YAPILDI"
Terör örgütü yapılanması ve o yapıyı yurt dışından, yurt içinden idare edenlerin, Türkiye'ye komşu ülkelerden idare edenlerin, sürekli bir direnci ortaya koymaya çalışmakta olduğuna dikkat çeken Şahin, "Bu ülkeyi bölme mücadelelerini, o anlamsız ve iğrenç mücadelelerini hem silahlı şekilde devam ettirmeye hem de akıllarınca psikolojik şekilde devam ettirmeye çalışmaktadırlar. Fakat güvenlik güçlerimiz, devletimiz bu mücadeleyi istihbarat ve operasyon boyutlarıyla yerine getirirken psikolojik olarak da yönetmektedir. Özellikle çok büyük dezenformasyonlar yapılmaya çalışılmaktadır fakat yalancının, iftiracının mumu eskiden yatsıya kadar yanarmış şimdi daha güneş batmadan, bu bölücü terör örgütleri ve onlara yardımcı olanlar tarafından yürütülen bu yalan ve iftira dolu psikolojik kampanya güneş batmadan sönmektedir" ifadelerini kullandı.
Suriye'de 1 yılı aşkın süredir iç karışıklık yaşandığını söyleyen Şahin, "Suriye'deki karışıklığa bağlı olarak bölücü terör örgütünün bu karışıklıktan istifade ile Türkiye'yi bölme amaçlı çalışmalarına zemin, ortam aradığı da bilinmektedir. Bunun istihbaratına da Türkiye sahiptir" dedi. Şahin ayrıca, masum vatandaşların terör nedeniyle gördükleri zararı telafi etmek için kanun çıkarıldıklarını hatırlatarak, terörzedelere bugüne kadar 2 milyon 770 bin 448 bin 123 liralık ödeme yapıldığını açıkladı. Şahin, açıklamalarını, "Terörle mücadelede şehitler vermekteyiz, gazilerimiz olmakta. Hayatın ölüme çok yakın olduğu bir mücadeledir terörle mücadele. Öncelikle aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum" sözleriyle tamamladı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz